Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının gölgesinde sandığa giden ABD’de, Cumhuriyetçi ve Demokratları ikiye ayıran “posta yoluyla oy kullanma” uygulaması, seçim gününden sonraki gündemi de belirleyecek.
ABD’de esasen uzun zamandır var olan “posta yoluyla oy kullanma” yönteminin, salgın nedeniyle neredeyse seçmenlerin yüzde 70’ini kapsayacak şekilde genişletilmesi nedeniyle bu oyların seçim sonuçlarının şekillenmesinde önemli rol oynaması bekleniyor.
Cumhuriyetçi Başkan Donald Trump ile Demokrat Joe Biden’ın yarıştığı seçimlerde, her eyaletin postayla oy kullanma tarihlerini ve bu oyların sayımını farklı günlerde başlatıp bitirmesi, seçim sonuçlarının 3 Kasım gecesi öğrenilememe ihtimalini doğuruyor.
POSTA YOLUYLA OY KULLANMAK NE DEMEK?
ABD’de seçim kanunlarına göre bir seçmen, belirli durumlarda seçim sandığına gitmeden uzaktan posta yoluyla oy kullanabiliyor. Kovid-19 salgınına kadar ABD’de sadece birkaç eyaletteki seçmenler, sandığa gitmeden posta yoluyla oy kullanıyorlardı.
Ülkedeki birçok eyalet ise geçerli bir mazereti olan seçmenlere (yurt dışında bulunmak, hastalık, mecburi görev, askerlik gibi) önceden başvuruda bulunmak kaydıyla posta yoluyla oy kullanma seçeneğini sunuyor. Az sayıdaki eyalet ise herhangi bir mazeret belirtmeden de sadece başvuru yapılması durumunda söz konusu seçmenlere postayla oy kullandırıyor.
Ülkeyi vuran Kovid-19 salgını ise tüm bu yerleşik geleneği önemli ölçüde etkilemiş durumda. Salgını zaten “geçerli bir mazeret” olarak kabul eden birçok eyalet, tüm seçmenlerinin herhangi bir başvuruda bulunmasalar bile sandık başına gitmeden posta yoluyla oy kullanabilmesinin önünü açtı.
Son verilere göre, ABD’de 9 eyalet ve başkent Washington DC’de kayıtlı 44 milyon seçmene (yüzde 21) herhangi bir başvuruya gerek olmaksızın “otomatik olarak” oy pusulaları gönderiliyor. Bu eyaletlerin çoğunda Demokrat seçmenler ön planda.
34 eyalette kayıtlı 118 milyon seçmene (yüzde 57) “başvuruda bulunması halinde evlerine oy pusulası” gönderilecek şekilde postayla oy kullanma hakkı tanınıyor. Bu kişiler bir mazeret bildirmek zorunda olmadığı gibi koronavirüs salgınını da mazeret olarak gösterebiliyor.
Kalan 7 eyalette kayıtlı 46 milyon seçmen ise (yüzde 22) posta yoluyla oy kullanabilmek için Kovid-19 dışında “geçerli bir mazeret bildirmek” zorunda. Çoğu Cumhuriyetçi olan bu eyaletlerdeki seçmenlerin büyük çoğunluğunun 3 Kasım’da sandık başında oy kullanması bekleniyor.
POSTAYLA GÖNDERİLEN OY PUSULALARININ KABUL TARİHİ HER EYALETTE FARKLILIK GÖSTERİYOR
Eyaletlerde postayla oy talep etme ve oy pusulalarının adreslere gönderilmesi işlemleri şu anda tüm eyaletlerde sona ermiş durumda.
Postayla gönderilen oy pusulalarının üzerine vurulan posta damgası için son gün 3 Kasım olsa da hangi tarihe kadar gelen oyların kabul edileceği ya da oyların resmi sayım sürecine ne zaman başlanacağı konusunda her eyaletin farklı uygulaması bulunuyor.
Seçimlerin kaderlerini belirleyecek kritik eyaletlerden Florida’da 3 Kasım’dan sonra seçim merkezlerine ulaşan ve posta yoluyla kullanılan oylar kabul edilmeyecek.
Eyalette posta yoluyla gelen oyların sayımına seçim gününden 22 gün önce başlandı. Gerek seçim gününden sonra oyların kabul edilmeyecek olması, gerekse de sayım sürecine erken başlanması sebebiyle bu eyaletteki sonuçların 3 Kasım gecesi büyük oranda netleşmesi bekleniyor.
Bir diğer kritik eyalet olan Pennsylvania’da ise Cumhuriyetçi Parti’nin itirazlarına rağmen ABD Yüksek Mahkemesi, 6 Kasım’a kadar seçim merkezlerine ulaşan oyların kabul edilmesine hükmetti. Postayla ulaşan oyların sayımına seçim gününden önce başlanamayacak olan eyalette, sonuçların büyük ihtimalle gecikmesi bekleniyor.
Seçim sonuçlarının kafa kafaya çıkması durumunda Florida’nın 29, Pennsylvania’nın ise 20 Seçiciler Kurulu delegesi seçimlerin kaderini belirleyecek.
Diğer kritik eyaletlerden Wisconsin ve Arizona’da 3 Kasım’dan sonra ulaşan oy pusulaları kabul edilmezken, Kuzey Carolina 6 Kasım’a, Michigan’da ise 17 Kasım’a kadar ulaşan oy pusulaları geçerli sayacak.
Kuzey Carolina ve Arizona’da oyların sayım işlemine seçimlerden 14 gün önce başlandı ancak Michigan ve Wisconsin’de oyların sayımı seçim gününe kadar mümkün olmayacak.
Seçiciler Kurulu bakımından Michigan’ın 16, Wisconsin’in 10, Kuzey Carolina’nın 15, Arizona’nın ise 11 delegeye sahip olması, tüm bu eyaletleri yeni başkanın belirlenmesi noktasında hayli önemli konuma taşıyor.
NÜFUS YOĞUNLUĞU ÇOK OLAN EYALETLERDE DURUM NE?
Öte yandan, nüfus yoğunluğu çok ve dolayısıyla “seçiciler kurulu” üyesi sayısı da yüksek olan eyaletlerdeki farklı uygulamalar da seçim sonuçlarının öğrenilmesinde belirleyici olacak.
Seçiciler Kurulu’ndaki 55 üyeyle en çok üye sahibi olan California’da 20 Kasım’a kadar ulaşan oylar kabul edilecek ancak buradaki oyların sayım işlemine seçim gününe kadar başlanamayacak.
36 üyeli Teksas’ta 4 Kasım’a, 29 üyeli New York’ta 10 Kasım’a ve 20 üyeli Illinois’de 17 Kasım’a kadar gönderilen oylar kabul edilecek. Bu eyaletlerde oyların sayım işlemine seçim gününden önce başlamak mümkün olmayacak.
DİĞER EYALETLERDE DURUM NE?
ABD’de en erken postayla oy kabulünü durduracak eyalet Louisiana. Bu eyalette 2 Kasım’dan sonra ulaşan oy pusulaları geçersiz olacak.
3 Kasım’dan sonra gelecek oyları kabul etmeyecek eyaletler ise Alabama, Arkansas, Colorado, Connecticut, Delaware, Georgia, Hawai, Idaho, Indiana, Maine, Missouri, Montana, Nebraska, New Hampshire, New Mexico, Oklahoma, Oregon, Rhode Island, Güney Carolina, Güney Dakota, Tennessee, Vermont ve Wyoming olarak sıralanıyor.
Kansas, Kentucky, Massachusetts, Virginia 6 Kasım’a, Iowa, Kuzey Dakota, West Virginia 9 Kasım’a, Mississippi, Nevada, New Jersey, Minnesota 10 Kasım’a, Alaska, Washington DC, Maryland, Ohio 13 Kasım’a ve Utah 17 Kasım’a kadar ellerine ulaşacak oy pusulalarını geçerli kabul edecek.
En geç tarihe kadar gelen oyları kabul edecek eyalet olarak Washington eyaleti öne çıkıyor. Burada 28 Kasım’a kadar gönderilen pusulalar geçerli sayılacak.