Avrupa Parlamentosu’nda (AP) siyasi tabloyu paramparça yapan seçimlerin ardından AB liderleri dün Brüksel’de bir araya geldi. Zirvenin en önemli gündem maddesi AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker’in halefinin belirlenmesiydi. Bu konuda ilk görüş alışverişinin yapıldığı toplantıya Almanya-Fransa çekişmesi damga vururken ‘koltuk savaşları’ yaşandı. Zirvede, görüş ayrılıklarının derinliği nedeniyle sonuç alınamadı. Liderler isimleri haziran ayında belirlemeyi umuyor.
TÜRKİYE KARŞITI ADAY
AB liderleri 2014’te AP’deki siyasi grupların belirlediği liste başı (Spitzenkandidat) adaylar arasından seçimlerde ilk sırada çıkanın AB Komisyonu Başkanı seçilmesine destek vermişti. AP seçimlerini güç kaybetmesine karşın merkez sağdaki Avrupa Halk Partisi (EPP) önde bitirdi. EPP’nin adayı da Alman Manfred Weber. Türkiye’nin üyeliğine başından bu yana karşı olan, seçim kampanyasında da AB Komisyonu Başkanı olması halinde müzakerelerin sona erdirilmesi için çalışacağı taahhüdünde bulunan Weber’in en büyük destekçisi Almanya Başbakanı Angela Merkel oldu. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ise Weber’e karşı olanların başını çekti. Weber’in seçilmesini sorunlu bulan ülke sayısı 11’i buluyor. Daha önce başbakanlık ya da bakanlık görevi yapmamış olması, karizmasının görev için zayıf bulunması, AP dışında pek tanınmaması Weber’e karşı çıkılıyor olmasının başlıca nedenleri arasında yer alıyor.
Zirve öncesi bir araya gelen AP’deki siyasi grupların liderleri liste başı uygulamasına sadık kalınmasını isteyen bir açıklama yaptılar. Liberal Grup lideri Guy Verhofstadt ise otomatik olarak uygulanmasına yönelik bir kural bulunmayan bu yönteme karşı çıktı. Weber’in engelleri aşamaması buna rağmen liderlerin diğer liste başı adaylardan birinde karar kılmaları halinde hukukun üstünlüğü konusunda Macaristan ve Polonya hakkında prosedür başlatılmasını sağlayan Sosyalistler ve Demokratların (S&D) adayı Hollandalı Frans Timmermans ile internet devlerine kestiği cezalarla adı sıkça duyulan Liberallerin adayı Margrethe Vestager’e şans tanınıyor. EPP’li Brexit Müzakerecesi Michel Barnier de adı en çok konuşulan AP dışı isim olarak dikkat çekiyor.
OYBİRLİĞİ GEREKMİYOR
Liderler komisyon başkanını belirlerken coğrafya, siyasi çizgi, ülke nüfusu ve doğal olarak adayın niteliklerini de dikkate alan bir tercih yapmak zorundalar. Belirlemede oybirliği değil nitelikli çoğunluk gerekiyor. Liderler tarafından belirlenen ismin daha sonra AP tarafından basit çoğunlukla kabul edilmesi gerekiyor.
2019-2024 döneminde görev yapmak üzere AB Komisyonu Başkanı, AB Konseyi Başkanı, AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi ile Avrupa Merkez Bankası
Başkanı liderler tarafından belirleniyor.
SEÇİMİN ŞİFRELERİ
SONUÇLARI daha önceki dönemlerde yapılanlardan çok farklı bir tablo oluşturan Avrupa Parlamentosu seçimlerinin içerdiği mesajlar oldukça önemli:
Seçim sonuçları her şeyden önce ‘öldü’ denilen Avrupa ruhunun hâlâ hayatta olduğunu ve tüm olumsuzluklara rağmen AB’nin ilke ve değerlerine karşı hareket edenlere karşı direnildiğini gösterdi.
Gençlerin Avrupa projesine sahip çıktığı ve geleceklerini ana çizgilerinden sapmayan bir AB’de gördükleri teyit edildi.
Çevre, iklim değişikliği başta olmak üzere göç, finansal sorunlar gibi temel başlıklarda çözümün AB içinde olduğunun ve bunun ortak hareketle daha kolay sağlanacağının kabullenildiği bir tablo oluştu.
Gençlere yönelik mesajları yoğunlaştırmanın ve modern kampanya tekniklerini kullanmanın oylara katkı sağladığı kanıtlandı.
Merkez sol ve sağdaki partilere değişime gitmeleri gerektiği aksi takdirde eylemsizliğin ciddi sonuçları olacağı mesajı iletildi. Aşırı uçlara verilen oylar da AB içinde rahatsız olan ciddi bir kitle olduğunu ve sorunların giderilmemesi halinde gelecekte ortaya çıkabilecek riskin potansiyelini gösterdi.