Mültecilerin haklarının korunması konusunda Avrupa Birliği’nde sicili en kötü ülkeler arasında ilk sıralarda yer alan Yunanistan, geçtiğimiz aylarda Türkiye ile kara sınırında iki göçmenin hayatını kaybetmesi, ikisinin de yaralanması konusundaki inkârcı ve umursamaz tavrını koruyor. Çok sayıda raporun Suriyeli Muhammed El Arab (22) ile Pakistanlı Muhammed Gulzar’ın (43) Yunan güvenlik birimlerince öldürüldüğüne işaret etmesine rağmen Atina etkili bir soruşturma yürütmedi. Bunun yerine ‘Avrupa’nın sınırlarını koruyoruz’ söyleminin arkasına saklanıyor.
ELEŞTİRİ YAĞMURU
Avrupa Parlamentosu Sivil Özgürlükler, Adalet ve İçişleri Komitesi’ndeki oturuma katılan Yunan bakanlar eleştiri yağmuruna tutuldu. AB Komisyonu’nun İçişlerinden Sorumlu Üyesi Ylva Johansson da Avrupa sınırlarının değerler ihlal edilerek korunamayacağını söyledi. AP üyeleri, hem ölümlere hem de kara ve deniz sınırlarındaki sistematik geri itmelere ilişkin netleştirme talep ettilerse de Yunanistan’ın Vatandaş Korumasından Sorumlu Bakanı Michalis Chrisochoidis ile Göç ve Sığınma Bakanı Notis Mitarachi suçlamaları ‘uydurma haber’ diyerek reddetti. Chrisochoidis, “Yunanistan, Avrupa’nın sınırlarını insan haklarına, uluslararası korumaya ihtiyaç duyanların haklarına saygı göstererek etkili şekilde koruyor” dedi.
AB’DEN YASAK HATIRLATMASI
Johansson ise iddiaların kesinlikle soruşturulması gerektiğini, geri itmelerin yasak olduğunu kaydederek, “Avrupa sınırlarını, Avrupa değerlerini ve insan haklarını ihlal ederek koruyamayız” diye konuştu. Johansson, “Yunan yetkililerden tüm yasa dışı faaliyetleri takip etmelerini ve gerekli soruşturmayı yürütmelerini bekliyorum. Herkese sığınma hakkı verilmeyebilir ama herkese değerlerimize uygun bir şekilde davranmalıyız” dedi. Oturumun yapılmasına öncülük eden Yeşiller üyesi Hollandalı parlamenter Tineke Strik, bu tür olaylarda sorumluların cezasız kalmasının göçmenlerin sınırdan geçmesini engellemek için ‘ne yaparsan yap ama geçmelerine izin verme’ mesajı anlamına geleceğini söyledi.
ATİNA’YA YOĞUN BASKI
– Mayıs ayında yüzden fazla AP üyesi AB Komisyonu’na mektup yazarak soruşturma açılmasını istemişti. İnsan hakları ve mülteciler alanında uzmanlaşmış sivil toplum örgütleri Yunanistan’ın sorumluluğuna dair çok sayıda rapor yayımladı.
– Son olarak Londra Üniversitesi’ndeki Forensic Architecture tarafından hazırlanan bir raporda, Suriyeli Muhammed El Arab’ın, Yunan güvenlik birimlerince vurulmuş olma ihtimalinin çok yüksek olduğu vurgulandı.
– Hem ölümler hem de geri itmeler Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) önüne taşındı. Yunan yargısı da Yüksek Mahkeme’ye yapılan iki cezai şikayet sonrasında devreye girdi.