Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, açık cezaevlerindeki mahkumların 31 Mayıs’ta sona erecek Kovid-19 önlemleri kapsamındaki müsaade müddetlerine ait yarın kabine toplantısında bir sunum yapacağını, oradaki değerlendirmenin akabinde karar çıkması halinde kamuoyuyla paylaşılacağını açıkladı.
Bozdağ, Kanal 7’deki Başşehir Kulisi programında gündeme ait değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.
Ak Parti‘nin Adana’da düzenlediği Bir Gençlik Şöleni’nden dönen gençleri taşıyan otobüsün devrilmesi sonucu vefat edenlere Allah’tan rahmet, yaralılara şifa dileyen Bozdağ, olayla ilgili isimli ve idari süreçlerin başlatıldığını söyledi.
“CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, dün İstanbul’da düzenlediği mitingde ‘Mükemmel bir misyona talibiz,’ tabirini kullandı. Bu cümle Kılıçdaroğlu’nun adaylık cümlesi midir?” sorusu üzerine Bozdağ, Kılıçdaroğlu’nun konuşmaları, çektiği görüntüler, bir ortaya geldiği vatandaş kümeleri, kurumların kapılarındaki hareketleri ve kullandığı “Ben” kavramı ile adaylık konusunda kendisini öne çıkardığını belirtti.
Kılıçdaroğlu’nun öncelikle CHP içinde cumhurbaşkanlığı adaylığı yarışında olanları kendi adaylığını kabul ettirmeye zorladığını kaydeden Bozdağ, “Kılıçdaroğlu, altılı değil bana nazaran, tam da yedili masayı, kendi cumhurbaşkanlığı adaylığını kabulden öteki bir seçeneğin olmadığına ikna etmeye çalışıyor.” diye konuştu.
Bozdağ, HDP’nin Millet İttifakı’nın “muvazaalı ortağı” olduğunu lisana getirdi.
“Halkın ne düşündüğünü biliyor, sıkıntıları da görüyoruz”
Millet İttifakı kimi aday gösterirse göstersin Türk halkı o adayı seçmeye mecburmuş ve o kişi cumhurbaşkanlığını kazanacakmış üzere bir algı oluşturulmaya uğraş edildiğini anlatan Bozdağ, şunları söyledi:
“15 seçimin tekzip ettiği kirli politikayı o denli görüyoruz ki 16’ncı seçimde Türk halkı bir kere daha tekzip edecektir. Biz her gün halkın ortasındayız. Halkın ne düşündüğünü biliyoruz, problemleri da görüyoruz. Meselelerin üzerine de gidiyoruz. Tavsiyem kendi meskenlerinde, kendi mahallelerinde oturup bütün mahallelerin tıpkı düşündüğü zehabına kapılmasınlar. Bu fikir onlara 15 seçimde kaybettirdiği üzere 16’ncı seçimde de kaybettirecektir.”
“Hukuktaki yanlışlıkları, eksiklikleri siyaset tamamlayamaz”
Yargıtayın CHP İstanbul Vilayet Lideri Canan Kaftancıoğlu hakkında verdiği karar ve Kılıçdaroğlu’nun bu karar hakkındaki “Tanımıyoruz” sözü sorulan Bozdağ, yargı kararlarının eleştirilebileceğini söyledi.
Kılıçdaroğlu’nun da tenkitte bulunabileceğine dikkati çeken Bozdağ, şunları kaydetti:
“Eleştirinin pak lisanla, hürmet üslubu içinde olması lazım. ‘Mahkemeyi, kararı tanımıyorum.’ diyor. Türkiye, bir hukuk devleti ise cari hukuka nazaran mahkemeler karar verdiyse mahkeme kararları derhal uygulanır diye bir amir karar varsa hukuk devletini lisanından düşürmeyen birinin ‘Ben beğenmedim, karşıyım, yanlıştır fakat bir mahkeme kararı vardır, bunun gereği yapılacaktır.’ demesi icap eder. Hukuktaki yanlışlıkları, eksiklikleri siyaset tamamlayamaz. ‘Yargı kararlarına uymayacağım.’ diyor. Bu, hukuk tanımazlık…Kanunlara uymamak, uymamaya davet etmek Türk Ceza Kanunu’nda kabahat.”
Bozdağ, Kaftancıoğlu ile ilgili soruşturmanın atılan tweet nedeniyle değil, tweetin içeriğiyle ilgili olduğunu lisana getirerek, “Sayın Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı’mızın merhume annesine ve kendisine söylenen küfürlü ifadeyi şayet söz hürriyeti kapsamında görüyorsa çıkıp İstanbul’daki mitingde tekrar etseydi. Siyasetimizi küfürden, siyasetçilerimizi küfür kullanan lisandan kurtarmalıyız. Tertemiz bir üslupla konuşma yapmamız gerekiyor.” dedi.
“Hukuk devletiyle bağdaşmayan haksızlıklar AK Parti ile ortadan kaldırıldı”
Yargıdaki alt mahkemelerin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi kararlarını kabul etmemeleri ve Osman Kavala ile ilgili kararlar nedeniyle ” Türkiye‘nin hukuk devleti olmaktan çıktığı” ve ” Türkiye‘de demokrasinin zayıfladığı” tezine ait soru üzerine Bozdağ, birkaç isim üzerinden Türkiye hakkında hem Avrupa Kurulu hem de Türkiye’de kararlar ve kararlar verildiğini, bunların dışında cezaevlerindeki başka beşerlerle ilgili hak ihlali üzere bahislerin gündeme getirilmediğini söyledi.
Birkaç kişi üzerinden Türkiye’nin yargı, infaz sistemi ve hukuk devleti anlayışını kimsenin sorgulayamayacağını, bu doğrultuda adil ve yanlışsız bir sonuca kimsenin varamayacağını vurgulayan Bozdağ, AK Parti iktidarında hukuk devletinin güçlendirilmesi için yapılan ıslahatları anlattı.
Açık cezaevlerindeki mahkumların Kovid-19 müsaadeleri
Açık cezaevlerindeki mahkumların 31 Mayıs’ta sona erecek Kovid-19 önlemleri kapsamındaki müsaade müddetlerinin uzatılmasıyla ilgili taleplere ait soru üzerine Bozdağ, hususla ilgili büyük bir beklentinin olduğuna dikkati çekti.
Bugüne kadar 413 bin 652 mahkumun Kovid-19 müsaadesinden yararlandığını, hala 103 bin 532 mahkumun de müsaadesinin devam ettiğini lisana getiren Bozdağ, şunları kaydetti:
“AK Parti MYK’da bu bahis konuşuldu, bir kıymetlendirme yapıldı. Yarın kabinede bir sunumum olacak. O değerlendirmeden sonra bir karar çıkarsa kamuoyuyla paylaşılacak. Elbette olumlu bir şey olduğu vakit Sayın Cumhurbaşkanı’mız bunu açıklayacaktır.”
Kiracılarla ilgili düzenleme çalışması
Kimi konut sahiplerinin kiracıları birtakım mazeretlerle konutundan çıkarmalarına ait soru üzerine Bozdağ, Borçlar Kanunu’nda kiracıları koruyan kıymetli kararların yer aldığı karşılığını verdi.
Son vakitlerde büyükşehirler başta olmak üzere pek çok yerde kiracıları zorlayan, onları zorla çıkarmak isteyen ve kiracıların karşılayamayacağı ölçüde kira artışı talep eden mesken sahiplerinin olduğuna ait önemli haberlerin bulunduğuna değinen Bozdağ, şunları kaydetti:
“Tabii bu bahis, Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızın konusu. Onlar bu bahiste Hazine ve Maliye Bakanlığı ile bir arada çalışma yapıyorlar. Adalet Bakanlığı olarak da bu çalışmalara katkı veriyoruz. Çalışma şimdi bitmiş değil, sürüyor lakin bu bahisle ilgili ortada bir sıkıntı var. Bu sıkıntıya de vaziyet ediliyor.”
Bozdağ, kiralarla ilgili kanunlardaki kararlarda ortaya konulan bir standardın bulunduğunu hatırlatarak, “Tamamen özgür mukavele prensipleri çerçevesinde kiralayan ile kiracı ortasındaki bağlantıyla şekilleniyor ancak yasa bu noktada taban müşterekleri ve yolu ortaya koyuyor. Haksızlık yapmak isteyene karşı kiracıyı da koruyor. Mesken sahibini de kiracıya karşı koruyan pek çok karar var.” dedi.
Mümkün bir düzenlemede nelerin yer alacağına değinen Bozdağ, “Hem mesken sahibinin hem de kiracının hukukunu koruyacak makul bir formül ortaya çıkarsa bu formülle ilgili adım atabiliriz lakin şu anda şimdi bu türlü bir formül ortaya çıkmış değil, ilgili bakanlıklar çalışıyor.” sözlerini kullandı.