Akbank İhracatçı Buluşmaları'nın ikincisi 29 Kasım'da Bursa'da gerçekleşti.
Açıklama şöyle:
Türkiye'nin sürdürülebilir büyümesine verdiği dayanak kapsamında, iktisadın lokomotifi olan ihracatçıları ve duayenleri buluşturan Akbank İhracatçı Buluşmaları'nın ikincisi 29 Kasım'da Bursa'da gerçekleşti.
Akbank İhracatçı Buluşmaları'nın Bursa'da gerçekleştirilen ikincisinde, Türkiye ve dünyadaki ihracatı etkileyen dinamikler, gelişmeler ve fırsatlar paylaşıldı. Dünya Gazetesi İmtiyaz Sahibi Hakan Güldağ moderatörlüğünde, Akbank Ticari Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Tugal, Akbank Başekonomisti Fatma Melek, Dünya Gazetesi Araştırma Yöneticisi ve Arel Üniversitesi Öğretim Üyesi Bader Arslan ve FCI'ın Orta ve Doğu Avrupa ile Orta Doğu'dan sorumlu Yöneticisi Betül Kurtuluş'un panelist olarak katıldığı toplantı ihracatçılar tarafından büyük ilgi gördü.
“2.000'e yakın ihracatçımıza yaklaşık 36 milyar TL fiyatında finansman dayanağı sağladık”
Toplantı kapsamında yaptığı açıklamasında Akbank Ticari Bankacılıktan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Tugal “Türkiye'nin geleceğine inanıyoruz. Ülkemizin hak ettiği ihracat atılımını daima birlikte başaracağız. İkincisini Bursa'da düzenlediğimiz bu toplantıları, ülkemizin dört bir yanında düzenleyerek tüm ihracatçılarımıza ve yarının potansiyel ihracatçılarına ulaşmayı hedefliyoruz. Türkiye iktisadının büyümesinin itici gücü olan ihracatı desteklemek için Akbank üzerine düşeni yapmaya devam ediyor. Bu sene başında ihracatçılarımızın gereksinim duyabileceği birçok mevzuyu barındıran İhracatçının Gücü Paketi'nin lansmanını yaptık. Paket çok ses getirdi, 2.000'e yakın ihracatçımıza yaklaşık 36 milyar TL meblağında finansman dayanağı sağladık. Mevcut dış ticaret müşterilerimizin yanı sıra, yaklaşık 2.500 ihracatçı ve 2.100 ithalatçı firmamız paketin avantajlarından faydalanarak bankamızla çalışmaya başladı” dedi. Açıklamasında Akbank'ın ihracatçılara yönelik eser, hizmet ve tahlillerini paylaşan Tugal, ''Halen yüklü açık hesap/mal mukabili satış yapan ihracatçılarımızın alacak tahsil riskini minimize etmek ve birebir vakitte ihracatçılarımızın işletme sermayesi taleplerini karşılamak için ihracat faktoringi konusunda da takviye veriyoruz. Türkiye'nin ihracata dayalı büyüme modelinde “dış ticaret deyince birinci akla gelen banka olma” gayesiyle ilerleyerek müşterilerimize a'dan z'ye muhtaçlık duydukları her türlü dayanağı sağlamaya devam edeceğiz. Mevcut ihracatçılarımızın yanında ihracata yeni başlayacak firmalarımıza bilgi ve danışmanlık hizmeti sunarak milletlerarası rekabetçi piyasalarda onları cesaretlendirmeye çalışıyoruz” dedi.
Toplantıdaki konuşmasında Akbank Başekonomisti Fatma Melek global iktisada hakim olan ticaret dinamikleri, Türkiye'nin bu ortamda kendisini nasıl konumlandıracağı mevzularına değinerek “Çin-ABD ticaret savaşları ve artan korumacılık eğilimleri ile bunun getirdiği derin belirsizlikler, dünya gündeminin odak noktası olmayı sürdürüyor. Bunun da ana nedeni, teknoloji ve inovasyon alanındaki güç savaşı. Münasebetiyle, kısa vadeli tahliller gelse de, bu bahisler kıymetli ve müzakereler çok uzun müddet devam edecek görünüyor. Bir harika güç ile yükselen öbür bir muhteşem güç ortasındaki fikir ayrılıkları, muhtemelen önümüzdeki 10 yılda gündemimizi domine edecek. Öteki taraftan, dünyada üretim yapısı ve süreçleri de değişiyor, yeni bir dönüşüm yaşanıyor. Üretim süreçlerinde teknolojinin daha ağır kullanımı, Sanayi 4.0 ve hızlanan global rekabet ehemmiyetini her geçen gün daha da artırıyor. Bu süreçte, Türkiye'nin, ihracat bölümü başta olmak üzere, milletlerarası seviyede rekabetçiliğini koruyacak ve geliştirecek stratejiler geliştirmesi ehemmiyet arz ediyor. Bu da bütüncül bir yaklaşım gerektiriyor. Teknoloji, ar&ge, yenilikçilik, etraf dostu teknolojilere yatırım, dijitalleşme, beşeri sermayeye yatırım, dış ticarette rekabetçiliğin artırılması, rasyonel yatırım kararları ve kurumsal kaliteyi öne çıkarmak üzere birçok ögenin eş anlı kıymetlendirilmesi gerekiyor” dedi.
Bugün KOBİ'lerin ihracatçı olmalarının dünden daha kolay olduğunu belirten Dünya Gazetesi İmtiyaz Sahibi Hakan Güldağ “Teknolojinin gelişmesi ile birlikte KOBİ'lerin muhtaçlıkları hem nitelik hem biçim değiştiriyor. Artık KOBİ'lerin dünyanın her yerindeki müşterilerine ulaşması için yesyeni imkanlar var. Müşterilerini tanıyabilecekleri, dahası eserlerini tek tek müşterilerine nazaran tasarlayabilecekleri yeni bir devirdeyiz. Yeniyi kurmak yeni bir düşünme çerçevesi, bir zihniyet değişimi ile mümkün. Bu toplantılarımızın KOBİ'lerimizin dünyaya açılma, ihracat gayretlerine dayanak olacak, esin oluşturacak bir yapısı olduğuna inanıyorum” dedi.
İhracattaki mevcut durum ve kısa vadeli beklentilerin değişiminde global gelişmelerin tesiri olduğunu vurgulayan Dünya Gazetesi Araştırma Yöneticisi ve Arel Üniversitesi Öğretim Üyesi Bader Arslan, “Bursa'lı ihracatçılar, ABD-Çin ticaret savaşını kendileri için bir fırsat olarak görmeli. İki iktisat ortasındaki tansiyon global ticaret için bir risk lakin bizim üzere ABD ve Çin pazarlarında zayıf olan ülkeler için tıpkı vakitte bir fırsat. Maksat pazar ve müşteri çalışmaları için Hindistan, Çin ve ABD öncelikli olmalı. Düzgün ihracatçı devamlı ihracatçıdır. Devamlılık bu işin en büyük katma bedel kaynağı. Bu nedenle firmalar yeni ihracat pazarlarına denemek için değil, kalıcı olmak için çalışmalı” dedi.
Toplantıda ihracat faktoringi ve avantajları konusunda bilgi veren FCI'ın Orta ve Doğu Avrupa ile Orta Doğu'dan sorumlu Yöneticisi Betül Kurtuluş, FCI'ın 2018 yılında dünyada, 400 üyesi ile 90 ülkede 400 milyar Euro finansman sağladığını belirterek, “75 bin çalışanı ile yaklaşık 700 bin faktoring müşterisine hizmet veren FCI üyeleri, global GSMH'nin ortalama yüzde %5'ini gerçekleştirdi. Türkiye'de ihracat yüklü büyümenin desteklenmesi için, faktoring bölümü anahtar rol oynamakta. Faktoring Türkiye'de 600 bin KOBİ'ye dokunuyor. Faktoring finansman, garanti ve tahsilat hizmetini bir ortada sunan tek finansal eser. Faktoring yalnızca KOBİ'lere yahut kurumsal şirketlere hizmet sunmakla kalmıyor. Birebir vakitte ihracata dayalı büyüme modelini benimsemiş olan Türkiye'nin, öz kaynaklarının korunduğunu ve ihracatçıların daha uygun maliyetli finansman imkanlarına sahip olduğunu da söyleyebiliriz” dedi.
-iDeal Haber Merkezi-