İngiltere’den Hull City’i satın alan ünlü üretimci Acun Ilıcalı, maç seyahatini CNN TÜRK spikeri Damla Uğurtürk ile birlikte gerçekleştirdi. Ilıcalı, Hull City’deki planları ve Türk futbolundaki gelişmeler hakkında açıklamalarda bulundu.
İşte Ilıcalı’nın açıklamalarından satır başları:
“TÜRK FUTBOLCULARI GETİRMEK İSTERİM”
“Transfer için spesifik isimler söyleyemem zira bir şey gizlediğimizden de değil, transfer için kendi içimizdeki konuşmayı önümüzdeki 1 hafta 10 gün içinde yapacağız. Açıkçası Türkiye’den bir isim olsun kaygısında değiliz. Ben Türk futbolcuları buraya getirmek istiyorum. Benim orta uzun vadede maksadım Türkiye’den yetenekli oyuncuların gelip ülkemizi hoş bir halde temsil etmesi fakat şunu unutmayalım Avrupa’da ki bir çok ekipte birbirinden başarılı futbolcularımız var gurur duyuyoruz zati. Lakin sahibi Türk ise kadronun neden bu kadar avantaj varken birkaç Türk olmasın. Lakin bunu da bu yaz çabucak alil çabuk yapabiliriz diyemem sana. Yalnızca şunu söyleyebilirim 5-6 tane net transfer yapacağız. Onun dışında toplam 7-8 tane daha yapacağız üzere gözüküyor.
“PARA İLE İŞİM YOK”
Kulübün ziyanını düşünmedim. Benim para ile bir işim yok. Allah’a şükür güzel kazanıyorum. Kalkıp da daha çok kazanayım diye atılımlar yapmıyorum. Ben hayatımda ticari ataklar yapmış biri değilim. Genelde sevdiğim işleri yaparım, sevdiğim işlerin sonunda da bir gelir elde ediyorum. Medya bölümünde başarılı olduğun vakit bunun bir getiresi oluyor. 15 ülkede yapım yapıp, yılda 1500 kısım yaparsanız bunun önemli bir geliri geliyor. Buna bakış açım da birebir halde. Buradan şunu kazanayım, bunu kazanayım değil. Muvaffakiyet, muvaffakiyet, muvaffakiyet. Tek bir gayem var muvaffakiyet.
“BAŞARISIZ OLURSAK DA BU FUTBOL”
Hayatımda hiç başarısız olmadım. Bir tedirginliğin var mı diyorsan başarısızlık olmaması olağan ki insan üzerinde bu sefer olmayacak mı sanki diye bir his diyorsan onu alışılmış ki her vakit yaşarım. Ben başarısızlık içinden memnunluk çıkarabilecek bir beyin yapısına sahibim. Başarısız olduğum vakit 2 saat geçsin bu durumla ilgili bir durum güldürüsü oluşturabilirim. O yüzden başarısızlık tabi ki olmayacak bir şey değil. Şu anda yeni bir alanda büyük bir maceranın içindeyim. Ancak başarısız olursak da bu bir spor, bir futbol. Olaya mevt kalım gayreti diye bakmıyorum. İnsanlara memnunluk veren bir spor kolundayım. Buradaki başarısızlık kariyersel olarak bir şey beceremedim diye düşünmem.
“ŞOTA İLE EVVELCE ANLAŞTIM”
Ben bunlardan evvel Şota ile anlaşmıştım. Ben Şota ile anlaştığım vakit üçü de misyondaydı esasen. Fatih Terim benim haftada bir görüştüğüm telefonuna koştuğum insanlardan biri. Sergen Yalçın ile olan samimiyetim zati biliyorsun daha geçen Dominik’te büyük buluşmada beraberdik. Onun dışında yazgı birliği etmişliğimiz var. Onlar benim çok yakın dostlarım. Hoca konusunda Şota ile ben grubu aldığım andan itibaren temasa geçtik. Sevgili Okan benim için çok çok bedelli. Bu isimler teknik yöneticilik konusunda sıfır soru işareti olabilecek hatta eleştirmeyi de kendimde çok had bulmadığım isimler. Sergen, Fatih Terim, Okan Buruk. Bunun içine ben Emre Belözoğlu’nu da koyacağım. Kendi yakın dostlarım. Futbol dünyasında hepsi de başarılı, hepsini takdir ediyorum. Hepsi bizim grup için çok büyük isimler de diyebilirim.
“SİSTEMİ DEĞİŞTİREBİLİRİZ”
Nihat liderimiz ruhsal olarak yıprandı. Artık kâfi dedi üzere anlıyorum. Oraya artık yeni bir isim gelecek lakin güya bu kere biraz futbol dünyasından bir isim olsa ne keyifli olurum. Saffet Sancaklı üzere bir isim neden olmasın derim. Sevgili Hamit neden olmasın derim. Bu isimler beni keyifli eder. Biraz futbol mantalitesine dönelim. Çok iş adamı tarafına değil de futbol tarafına gitsek de denesek ne yeterli olur.
