İklim değişikli ve kuraklık gıda üretimi etkiliyor, üretim zincirinin bozulmasına neden oluyor. Tam da bu noktada sürdürülebilirlik büyük önem kazanıyor. Eğer insanoğlu artık aç kalmak istemiyorsa suyu ve toprağı verimli kullanmak zorunda.
SORULAR DEĞİŞİYOR
Dünya 4 milyarlık bir nüfusa erişen Yıldız Holding’in Sürdürülebilirlik Genel Müdürü Begüm Mutuş, “Avrupa’da sürdürülebilirlik çok fazla öne çıkıyor. Hem müşteriler hem de marketler ürün alırken sürdürülebilirliğe ne kadar dikkat ettiğimize bakıyor. Ürünlerin tamamını inceliyor. Aktivist gruplar sürekli ensemizde. Faaliyetlerimiz hakkında rapor yayınlıyorlar. Ama işler Türkiye’de çok farklı. Biz ne kadar şeffaf olsak da müşterinin ilk odaklandığı konu fiyat. Onlar her zaman en uygun fiyatı gözetiyor. Çevre ve sürdürülebilirlik arka planda kalıyor. Yurtdışında aldığımız soruları Türkiye’de almıyoruz” şeklinde konuştu.
Sürdürülebilirlik konusundaki çalışmalarının ilk olarak 2014 yılında Ülker Bisküvi’de başladığını ve şimdi hem Borsa İstanbul’da hem de Londra Borsası’nda sürdürülebilirlik endekslerinde işlem gördüklerini söyleyen Mutuş, “Kerevitaş, Godiva ve Pladis başta olmak üzere tim şirketlerimiz odaklarını verimliğe çevirdi. Bu konudaki en önemli çalışma çiftçilerle yaptığımız garanti alım anlaşmaları. Kaliteli üretim ve çevre için onlara su kullanımından gübre kullanımına kadar eğitimler veriyoruz. Çiftçilerin çoğu sulamada yağmurlama yöntemini kullanıyordu. Bizimle damla sulamaya geçtiler. Sadece burada yüzde 37’lik su tasarrufu, yüzde 30 da enerji tasarrufu sağladık” ifadelerini kullandı.
TEK BAŞINA İSTANBUL’A 2 GÜNLÜK SU SAĞLADI
VERİMLİLİK politikaları ile tarladan markete kadar üretim sürecinde büyük bir tasarruf sağladıklarını söyleyen Begüm Mutuş, “Burada farkındalık eksikliği var. Ambalajlamada ve atık bertarafında istediğimiz noktada değiliz. Şu an bu konuların konuşulmaya başlamasını bile olumlu bir gelişme olarak kabul ediyoruz. Ancak bizim istediğimiz bunların herkes tarafından örnek alınıp uygulamaya geçilmesi” dedi. Mutuş, kısa sürede sürdürülebilirlik konusunda attıkları adımların sonuçlarını şöyle paylaştı:
– Şirketimizde yaptığımız adımlarda karbon salınımı 2014 seviyesinde tuttuk.
– Ülker’de 2018’de yaptığımız elektrik tasarrufu 9 bin hanenin yıllık tüketimine denk.
– Kerevitaş’ta gerçekleştirdiğimiz su tasarrufu İstanbul’un 2 günlük su ihtiyacını karşılıyor.
– Besler’de yaptığımız su tasarrufu ise 2 milyon kişinin duş almasına yetiyor.
TÜKETEMEDEN ÇÖPE
TÜRKİYE’DEKİ israfın büyük boyutta olduğunu söyleyen Begüm Mutuş, “Vatandaşların çoğu satın aldıkları tüketim mallarını tüketemeden çöpe atıyor. Burada büyük bir yanlışlık var. Bu hem son tüketim tarihi, hem ambalajlama, hem de israf bilinci ile ilgili bir eksiklik. Her hafta kişi başına 2 tam ekmek çöpe atılıyor. Ekmek bizim için çok önemli bir besin olmasına rağmen çöpe atmaktan çekinmiyoruz” dedi.