CHP Küme Başkanvekili Engin Altay, “Vatandaşlığı dolarla satıyoruz, devletin tüm ihaleleri dolarla, bütün garanti ödemelerimiz dolarla, her şey dolarla. Sonra beyefendi kürsüye çıkıyor, ‘yerlilik ulusallık.’ Yere batsın senin yerliliğin, ulusallığın. Bu türlü yerlilik olur mu, bu türlü ulusallık olur mu? Fahiş Fiyatla Çaba Timi kurmuş beyefendi. Bir ihbarda bulunuyorum. Yıllık bazda en yüksek artış gübrede oldu, yüzde 400. Bu fahiş fiyat değil mi Erdoğan? Bu gübre fiyatını kim artırdı ise timi oraya yolla ya da timi kendine yönelt. Tim senden başlasın” dedi.
CHP Küme Başkanvekili Engin Altay, TBMM’de basın toplantısı düzenledi.
Altay, CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçim güvenliğine dikkat çekmek gayesiyle önüne gittiği SADAT için “Uzaktan yakından hiçbir alakam yok” diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a cevap verdi. SADAT Lideri Adnan Tanrıverdi’nin Cumhurbaşkanlığı kararıyla Güvenlik ve Dış Siyasetler Konseyi’ne birinci sıradan atandığını aktaran Altay, bu karara ait metnin görselini ve Erdoğan ile Tanrıverdi’nin, Ocak 2018’de Cumhurbaşkanlığı’nda yapılan bir Güvenlik Tepesi’nde çekilen fotoğrafını da gösterdi.
Kelamlarına; 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutlayarak başlayan Engin Altay, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın küme toplantısında yaptığı konuşmayı kıymetlendirdi. Altay, şunları söyledi:
“İHANET ARIYORSAN AYNAYA BAK”
“Bizi güldürdü. Mesela ‘benden evvel İstanbul’da ağaç yoktu’ dedi. Hani buzdolabı, çamaşır makinesi yokmuş lakin ağaç da yokmuş” diyen Engin Altay, Recep Tayyip Erdoğan’ın 2017’de kullandığı “İstanbul’a ihanet ettik” kelamlarını anımsattı. Altay, “‘İstanbul’a ihanet ettik’ kelamının üzerinden 5 yıl 7 ay geçti. İstanbul’a ihaneti kabul ettin, kuleleri yıkamadın, teslim oldun. İhanet arıyorsan aynaya bak Erdoğan” dedi.
“O PİSTİ YOK EDEN VE ETTİRENDEN PARAYI PAŞA PAŞA ALACAĞIZ”
Altay, “Atatürk Havalimanı oldukça tartışılacak üzere görünüyor. Biz yok edilen pistleri tekrar yapacağız. Bir pist kalacakmış, o da kuşkulu, orada üç pist var, tekrar yapacağız. O pisti yok eden ve ettirenden de parayı paşa paşa alacağız” dedi.
“16 TEMMUZ SABAHINA BAKIN”
Altay, “Atatürk’ün isminden rahatsız olduğunu kimi telaffuzların hatta hareketlerinle ortaya koydun zati. İşine gelince Atatürk’e sığınan varsa, 16 Temmuz sabahı AK Parti Genel Merkezi’ne asılan Atatürk posterine bakın” dedi.
“BİR CUMHURBAŞKANI PALAVRA SÖYLEMEZ”
Altay, Erdoğan’ın “SADAT’ın yöneticileri ile yakından uzaktan hiçbir alakam olmadığı halde bunu bizim şu anda kullandığımız adeta darbeci oluşum olduğunu söyleyecek kadar bu lider terbiyesizleşiyor” sözlerine karşı evrak ve fotoğraf göstererek şu yansıyı gösterdi:
“Bir cumhurbaşkanı yanlış söylemez ayıp eder. Palavra söylemez, söylememeli. 2016 Erdoğan, Adnan Tanrıverdi’yi güvenlik başdanışmanı olarak atamış. Sonra ucube sisteme girdik 2018’e, bu sefer Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Siyasetler Heyeti’ne atadı. ‘Mış’ demiyorum. Erdoğan güzel bak. Şuranın ismi Güvenlik ve Dış Siyasetler Konseyi. Hem de birinci sırada beyefendi. Başında Adnan Tanrıverdi. Bu doküman. Resmi de var. Bir saat evvel ‘Adnan Tanrıverdi ile ilgim yok’ diyen Erdoğan’ın avenesine duyurulur. Adama palavra söylemeyin, adam unutuyor olabilir. Bu güvenlik toplantısı. Adamın karanlık işlerde olabileceği zannı içindesin. Neden bunu bu türlü söyleme gereksinimi duydun? Sana oy verenler dahil herkes senden yeni açıklama bekleyecek. ‘Ben onu orada tanımıyorum, onu oraya kim koymuş, kim oturtmuş’ der misin bilmem. Ancak bir şey söylemen lazım.”
“FAHİŞ FİYATLA UĞRAŞ TİMİ’Nİ KENDİNE YÖNELT”
İktisada ait değerlendirmede bulunan Altay, Hazine ve Maliye Bakanlığı bünyesindeki Enflasyonla Uğraş Timi’nin kuruluş hedefini şöyle eleştirdi:
“Bir ülkenin iktisadı risk altındaysa, demokrasisi risk altındaysa ülke risk altındadır. Milletçe borçlanıyoruz. Borç stokumuz bir trilyon büyüdü, 8 ayda. Faiz yükü de büyüdü. Bunu toplarsak beş buçuk trilyon borcumuz var. Yeni parayla bu, eski parayla karşılığı yok aslında. Türkiye’nin bir yıllık bütçesi bir trilyon 700 milyar 2022 bütçesi. Borcumuz üç-dört tane bütçe kadar. Sebep? Döviz kuru. Sebep? Faiz oranlarındaki artış. Erdoğan bütün bu musibetlerin tek ve yegane sebebidir. Dışarıdan döviz borçlanabilir anlarım ancak Türkiye’nin içinden kendi vatandaşından devlet dolar borçlanır mı? Nasıl ulusallık? Nasıl yerlilik? Devlet iç borçlanma senetleri çıkarır fakat döviz yok. Bu 2018, damat devri ile başladı. Devlet dövizle borç alıyor kendi vatandaşından. Yabancılardan esasen yüksek faizle borç alıyoruz. Vatandaşlığı dolarla satıyoruz, devletin tüm ihaleleri dolarla, bütün garanti ödemelerimiz dolarla, her şey dolarla. Sonra beyefendi kürsüye çıkıyor, ‘yerlilik ulusallık.’ Yere batsın senin yerliliğin ulusallığın. Bu türlü yerlilik olur mu, bu türlü ulusallık olur mu? Fahiş Fiyatla Gayret Tim’i kurmuş beyefendi. Bu Tim’de kim vazifeli bilmiyorum, kimin yakasına yapışacak bilmiyorum fakat bir ihbarda bulunuyorum. Bir yıllık bazda en yüksek artış gübrede oldu, yüzde 400. Bu fahiş fiyat değil mi Erdoğan? Bu gübre fiyatını kim artırdı ise Tim’i oraya yolla ya da Tim’i kendine yönelt. Tim senden başlasın. Faizle Gayret Timi’ne söyle. de ki ‘hakka, hukuka, adalete inanırım.’ İnanmaz da. ‘Gelin benden başlayın. En fahiş fiyat gübrededir. Sebebi ve sorumlusu Erdoğan’dır. Akaryakıta yüzde 200 artırım yaptın. Tim’e söyle. Erdoğan mazota yüzde 240 artırım yaptın. Tim’e söyle. Çaya toplamda yüzde 84 artırım yaptın. Tim’in haberi olsun. Tüpgaz’a yüzde 141 artırım yaptın. Şekere yüzde 135 artırım yaptın. Una yüzde 101 artırım yaptın Erdoğan. Tim’de kim görevliyse fahiş fiyat buradadır. Gidip bu işle ilgilensinler. TÜİK besin enflasyonu yüzde 89 açıkladı. Pes. Tıpkı TÜİK tarla besin enflasyonu yüzde 118 açıkladı. Kimi kandırıyorsun? Milletin aklıyla alay etmeyin artık. Millet ziyanda haramiler karda. Millet karda haramiler sefada…Bunlar iki de bir ‘dış güçler’ diyor ya bal üzere buz üzere ekonomimiz ve demokrasimiz içeriden hançerleniyor.”
