Spor Arena / Ali Naci KÜÇÜK – Anadolu Efes Başantrenörü Ergin Ataman, futbol sezonu 12 Haziran’da başlarken basketbol ve voleybolda liglerin oynanmadan olduğu gibi tescil edilmesiyle ilgili olarak “Herkes belki futbol ekonomisinin bunun en büyük nedeni olduğunu düşünüyor ama ben sadece ekonomi değil, ülkedeki futbol sevgisinin de çok etkili olduğu görüşündeyim. TFF bu sevgiyi karşılıksız bırakmak istemediği ve sportif başarıyı ön plana aldığı için ciddi mesai harcayarak sezonu oynatma kararı verdi. TFF Başkanı Nihat Özdemir ve yönetimini tebrik ediyorum” dedi.
Virüs artık hayatımızın bir parçası
Basketbolda, futbolda olduğu kadar çaba gösterilmediğini savunan Ataman şöyle devam etti: “Olası başlangıç tarihleri ile kısaltılmış bir formül bulunabilirdi. TFF’nin gösterdiği çabayı Basketbol Federasyonu’nun da sergilemesini beklerdim. ‘Basketbol kapalı salonda oynanıyor’ denildi, peki soruyorum Almanya ve İsrail nerede oynayacaklar? Bu virüs, aşı bulunana kadar artık hayatımızın bir parçası. Futboldaki çabayı görünce, ülkede fabrikalar, iş yerleri, AVM’ler, turizm açılıyor ama basketbol ligi oynanmıyor. Kararı doğru bulmuyorum. Federasyon başkanı olsam büyük çaba sarf ederdim.”
Euroleague yüzde 70 devam
Tecrübeli çalıştırıcı, lider oldukları EuroLeague hakkındaki kararın 25 Mayıs’ta verileceğini belirterek, “Yüzde 60-70 oranında oynanacak gibi görünüyor. EuroLeague oynanmazsa üzülürüz. Anadolu Efes gerek Türkiye gerek Avrupa’da bu sezonun en iyi takımı olduğunu ispat etti. Şampiyonluğa çok yaklaştık. Evet Final-Four var önümüzde, rakipler de güçlü. Sanki yarı finalde kaybetmiş gibi oynayacağız. Apoletimiz eksik kalacak. O unvanı 1 sene ertelemek zorunda kalacağız. Ancak bu, Anadolu Efes’in EuroLeague’de sezonun uzak ara lider takımı, benim de lider antrenörü olduğum gerçeğini değiştirmeyecek” dedi
Fatih hoca mücadeleyi bırakmaz
Ergin Ataman, koronavirüse yakalanmasının ardından ‘görevi bırakır’ tahmininde bulunanların aksine, iyileştikten sonra maskeyle takımın başına çıkan Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim için şunları söyledi:
Galatasaray ruhu
– Fatih Terim, ‘Coronavirüs’ salgınına yakalandıktan sonra ‘ görevini bırakır’ diyenler oldu ama hoca yine en başta maskesi ile çıkıp Galatasaray’ın başında olduğunu gösterdi. Bununla alakalı neler söylersiniz…
Fatih hoca, zaten Galatasaray’ın ruhunu yansıtıyor. Mücadeleyi bırakmıyor ve sadece kazanmaya odaklı! Galatasaray futbol takımı tarihindeki en büyük başarıları Fatih hoca zamanında aldı. En ümitsiz olunan anlar, sezonlarda bile Fatih hoca hiçbir zaman geri adım atmayan, hırslı, iddialı ve başarıya götüren bir kişilik. Fatih Terim hiçbir zaman mazeret üretmeyen bir kişilik. Ben Fatih hocanın hastanede yatarken bir an, bir gün bile ‘ Ben yoruldum artık bu işi yapmayayım’ diye düşündüğünü zannetmiyorum.
Ben hocanın hastanedeyken bile ‘ Bu sezon Şampiyonlar Ligi’nde istediğimizi yapamadık. Önümüzdeki sezon daha yukarı nasıl geliriz’ diye ilerisini düşündüğüne eminim
Ali Koç’u kutluyorum
Galatasaray Başkanı acil şifalar dileyelim bir rahatsızlık geçirdi ve Fenerbahçe Başkanı Ali Koç 3 kez ziyaretine gitti. Bir dostluk ortamı getirebilir mi spor dünyasına… Çok güzel bir davranış. Burada insani duyarlılığı, jesti ve tavrından ötürü ben kutluyorum Ali Koç’u. Ama bunların sadece zor zamanlarda değil rekabetin ön plana çıktığı zamanlarda da kulüpleri yöneten kişilerin daha sağ duyulu olup sporun konuşulması gerektiğini düşünüyorum
Galatasaray’ın Euroleague’de yarışa girmesini isterim
Ergin Ataman, taraftarı olduğu Galatasaray’ın da EuroLeague’de iddialı olmasını istediğini belirterek, “Anadolu Efes’in başantrenörü olmaktan büyük bir keyif alıyorum. Ama Galatasaray’ın da, Real Madrid gibi, Barcelona gibi, Fenerbahçe gibi EuroLeague’de bir yarışın içine girmesini de çok arzuluyum. Bu benim önemli dileklerimden bir tanesi” diye konuştu.
Galatasaray favoriydi ama…
İyi bir futbol seyircisi olan Ergin Ataman, “Çok karışık! Trabzon gelip Galatasaray ile oynayacak. Galatasaray, Başakşehir’e gidecek. Hiçbir şey söylemek mümkün değil. Geçen yıl Galatasaray’ın ligin bitimine 10 hafta kala şampiyona olacağını kim bilebilirdi? 8 puan geriden gelip Galatasaray şampiyon oldu. . Çekişmeli, heyecanlı bir rekabet bizi bekliyor. Ama şimdi bana göre ligin son 8 haftası büyük bir heyecana sahne olacak.Ama şampiyon kim olacak dersen, şu anda çok ortada. Aslında Bana bunu ’corona’ başlamadan önce sorsaydın şampiyonluğun en büyük favorisi Galatasaray derdim. Ama Galatasaray adına Trabzon ile oynayacağı maçta iç saha avantajı kayboldu. Galatasaray için büyük bir dezavantaj! Bu seyircisiz oynanması kararında en avantajlı Başakşehir gözüküyor. Çünkü en az seyircisi olan takım Başakşehir idi. .”
Başkan olabilirim
– Birçok kez söylemiştiniz ’Hayalim Galatasaray başkanı olmak’ diye. Üyeliğinizde 4.seneye girdik. Başkanlıkta başarılı olabilir misiniz ?
Ben yapı olarak hep liderliği benimsemiş bir insanım. Galatasaray sadece spor kulübü değil, çok büyük sosyal bir kulüp. Ben bu kulübün binlerce üyesinden bir tanesiyim. Profesyonel antrenörlük kariyerimi bitirdiğim zaman yöneticilik görevinde de en üst noktaya gelmek isterim. Bu konuda kendime güvenim var. Böyle bir liderlik tarzım var. Galatasaray’da geçmişte basketboldan gelen Faruk Süren gibi, rahmetli Özhan Canaydın gibi çok değerli iki başkanımız var. Ben bir kulüp başkanının illa ki çok büyük bir iş adamı olması gerektiğini düşünmüyorum. Sonuçta Galatasaray kulübü ticari bir işletme değil. Galatasaray kulübünün başkanlığında o görevi hak eden, genel kurulda çoğunluğun desteklediği spor adamının olması son derece doğal. Belki de Galatasaray kulübünü çok daha ileriye götürecek formüllerden birisi olacaktır gelecekte.
Galatasaray Kadıköy’de hak ederek kazandı
Oğlum Sarp ile beraber evde izledik. Zaten tüm Türkiye’de herkesin izlediği bir maçtı. Derbiyi izlerken çok da keyif aldım. Çünkü Galatasaray o gün çok iyi bir futbol oynadı ve galibiyeti hak ederek aldı. Sonuçta Fenerbahçe’nin sahasında uzun yıllardır kazanamıyordu ama gün gelecekti kazanacaktı. O bu sene oldu. Ben bunlara çok takılmıyorum. Galatasaray o gün Fenerbahçe’den daha iyi oynadı ve maçı kazandı.
14 Muslera ve Drogba alınmaz, yabancı azalmalı
Yabancı sınırlamasına katılıyorum. Şu anda futbolda 14 yabancı kadronuzda bulunabiliyor. Ben kulüplerin yabancı oyuncuya ayırdığı bütçeleri daha az sayıda ancak çok kaliteli isim tercihleri ile kullanması gerektiğini düşünüyorum. Sayı azalıp kalite artsa en doğrusu olur. 14 tane yabancı oyuncuya verilecek, harcanan olan para 6-7 yabancıya harcanarak hem daha kaliteli oyuncuların Türkiye’ye gelmesi sağlanabilir. Hem de Türk oyuncularının daha fazla şans alması sağlanır. Şu bir gerçek ki kulüpler 14 yabancı getirdiği zaman da biz Avrupa Kupaları’nda sonuca gidemiyoruz. Demek ki sistemde bir hata var. Aslında sayı değil ama kalite kriteri olabilir. Bugün Sneijder, Drogba ve Muslera gibi 14 tane oyuncu alma şansınız var mı? Yok. Onlar gibi 7 tane oyuncun olsun da yanında Türk oyuncuların olsun. Ben kısıtlamanın olmasından yanayım. 14 yabancı sayısının çok olduğunu düşünüyorum. Bu rakamın yarı yarla indirilmesi gerektiğini düşünüyorum. 7-8 yabancıya…14 tane bana Muslera geliyorsa, tamam, eyvallah!
ATAMAN İLE KISA KISA
· Hagi mi Alex mi?
– Hagi
· Ronaldo mu Messi mi?
– Messi
· Michael Jordan mı Kobe Bryant mı?
– Kobe Bryant
· Muslera mı Taffarel mi?
– Taffarel!