Türkiye’nin ‘Yeniden Asya’ politikası hakkında Asya ülkelerinin başkentteki diplomatik misyon temsilcilerine yönelik toplantıda konuşan ve gazetecilerin sorularını cevaplayan Çavuşoğlu, Suriye’deki gelişmelerle ilgili özetle şu mesajları verdi.
REJİMİN ARSIZLIĞI ARTIYOR
“Rejimin saldırganlığı, arsızlığı artıyor. Bunu durdurmak için yine bugüne kadar olduğu gibi, Astana ve Soçi sürecinde olduğu gibi özellikle komşumuz Rusya ile bu çatışmaları durdurmak için çaba sarf ediyoruz. Bir an önce kalıcı bir ateşkes ve anayasa komisyonu ile beraber de siyasi sürece ivme kazandırmak istiyoruz.
Ama bize yönelik saldırıları da tolere etmemiz mümkün değil. Dün de (önceki gün) askerlerimize saldırdılar ve 8 şehidimiz var. Karşılığını verdik, çok fazla zayiat verdiler. Rejimin bu saldırganlığını bir an önce durdurmak gerekiyor, dün (Rusya Dışişleri Bakanı) Lavrov’a verdiğim mesaj oydu. Acilen bir şeyler yapmamız gerekiyor. Astana ve Soçi süreçleri son zamanlarda tamamen ortadan kalkmadı ama yara almaya ve önemini kaybetmeye başladı.”
ASTANA SÜRECİ NEDİR?
3-4 Mayıs 2017 tarihlerinde Türkiye, İran ve Rusya, Astana süreci çerçevesinde Suriye’de çatışmasızlık bölgeleri oluşturulmasına karar vermişti.
Muhtıranın ilk maddesinde Suriye’nin çeşitli bölgelerinde çatışmasızlık bölgeleri oluşturulması öngörülmüştü. Ancak Esad rejiminin saldırıları nedeniyle, çatışmasızlık bölgeleri Doğu Guta, Dera ve Kuneytra’dan muhalifler peyder pey İdlib’e tahliye edilmek durumunda kalmıştı.
SOÇİ SÜRECİ NEDİR?
Türkiye ve Rusya, 17 Eylül 2018’de İdlib’de insani bir kriz yaşanmaması için gerginliği azaltma bölgesi kurulması için anlaşmaya varmışlardı.
Anlaşma uyarınca, muhalif gruplar ile rejim ordusu arasında 15-20 km derinliğinde silahtan arındırılmış bir bölge oluşturulacaktı.
Suriye’nin kuzeyindeki M-4 ve M-5 karayollarının 2018 sonuna kadar açılması öngörülüyordu. Ancak Esad rejimi, destekçisi Rusya ve İran ile birlikte terör gruplarını bahane ederek İdlib’e saldırılarını artırdı. Yüz binlerce kişi Türkiye sınırına göç etti.