Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Sağlık ordusu güçlü olan bugün kazanıyor. Antalya’ya da bir şehir hastanesi kazandıracağız. Uzun süre yeri ve imarıyla ilgili işlemler devam etti. Şimdi ihale aşmasında” dedi. Bugün yaşananların 2. Dünya Savaşı’nda sonra yaşanan en büyük kriz olduğunu söyleyen Bakan Çavuşoğlu, “Bütün dünyayı kasıp kavuran bir pandemi var ama Türkiye olarak gerekli adımları attık, atıyoruz, turizm sektörü için de çalışıyoruz, hemşehrilerimiz müsterih olsunlar” mesajını verdi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Antalya Kanal V’de Gazeteci Ali Buldu’nun konuğu olduğu programda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bakan Çavuşoğlu, korona virüs salgınının ardından sağlık sistemi güçlü olan ülkelerin fark oluşturduğunu söyledi. Türkiye’nin sağlık sistemindeki gücünü tüm dünyaya kanıtladığını dile getiren Çavuşoğlu, “Dünyada 135 ülke bizden tıbbi malzeme talebinde bulundu. Bazısı hibe bazısı da satın alma talebi. 81 ülkenin ihtiyaçlarını kısmen de olsa karşıladık şimdi diğerlerine de nasıl yardımcı olabiliriz diye, bunun üzerine çalışıyoruz. Test yapma kapasitemiz 200 binin üzerinde. Ürettiklerimizden ihracat yapıyoruz. Bugüne kadar 115 ülkeden 70 binden fazla vatandaşımızı ülkemize getirdik” dedi.
“POMPEO İLE GÖRÜŞTÜK”
“Biraz önce ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile telefonla görüştük” diyen Çavuşoğlu, “Onlar bizden 4 bin civarında vatandaşını götürdü. Aynı şekilde o rakama yakın vatandaşımızı da değişik eyaletlerden ülkemize getirdik. Bu konuda da birbirimize destek oluyoruz. Bugüne kadar yurt dışında yaşayan 535 vatandaşımız hayatını kaybetti. Tek tek ailelerini arıyoruz. Hepsi de sağlık sistemindeki başarıdan, vatandaşına gösterdiği ilgiye kadar devletin ne kadar güçlü ve şefkatli olduğunu gördüklerini söylüyorlar. ’Size oy vermedik. Belki bir daha vermeyiz ama gerçekten çok teşekkür ediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti devletinin ne kadar güçlü olduğunu, potansiyelinin ne olduğunu gördük’ diyorlar. Bugüne kadar 438 cenazemizi de ülkemize getirdik. Bazı vatandaşlarımız da cenazelerini orada defnetmek istedi” şeklinde konuştu.
“UNICEF İLE MUTABAKATA VARDIK”
Bazı Avrupa ve Asya ülkelerinden kimyasallar getirdiklerini aktaran Çavuşoğlu, “UNICEF ile onların talebi üzerine tüm dünyadaki çocukların ihtiyacını karşılamak için maske ve benzeri bazı ürünlerin Türkiye’de üretilmesi konusunda mutabakata vardık. Bu önümüzdeki yıllara sarih bir proje. Bu ürünün taşımasını da Türk Hava Yolları Kargo yapacak. Bu şunu gösteriyor. Türkiye bu anlamda işte kimyasal vesaire bazı ilaçlara ihtiyaç duyabilir. Onları alır, satın alır, getirir ama esas tıbbi malzeme ve diğer konularda güvenli bir kaynak ülke haline geldi. Bu ekonomimizin geleceği bakımından önemlidir” ifadelerinde bulundu.
“2. DÜNYA SAVAŞI’NDA SONRA YAŞANAN EN BÜYÜK KRİZ AMA AŞACAĞIZ”
Turizm alanında da Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile birlikte çalıştıklarını ifade eden Çavuşoğlu, “Turistler gelecek ama nereye gelecek? Hangi şehirlere gelecek? Burada alınacak tedbirler ne? Sertifikasyona uyan otellerimiz turistlerini alabilecek. İlçe ilçe çalışmalar olacak. Kemer, Belek, Manavgat, Alanya, Gazipaşa, hepsinin planlaması yapıldı, ne zaman açılacak, gelecek misafirlerimiz için yapılacak testler o ülkelerde mi, havaalanında mı yapılacak? Kapsamlı çalışma içerisindeyiz. Sağlık ve turizm bakanlığımız ile iç içeyiz. Turizm bakanımız 70 muhatabına mektup hazırladı. Biz muhataplarına ilettik ve hemen muhataplarımızı aramaya başladık. Lavrov ile ben konuştum. Kültür ve Turizm Bakanımız kendi muhataplarıyla konuştu. Dışişleri Bakanıyım ama bugün Kültür ve Turizm Bakanımızın 4 bakan yardımcısı var, ben de 5’inci bakan yardımcısıyım. Turizmin bölgemiz ve ülkemiz için ne kadar önemli bir gelir kaynağı olduğunu biliyoruz. Sektörün önemini biliyoruz. Tüm işletmeciler ve çalışanlarımız müsterih olsunlar. Evet çok büyük bir kriz yaşıyoruz. 2. Dünya Savaşı’nda sonra yaşanan en büyük kriz, yani 11 Eylül’de bile böyle olmamıştı, herkes bu kadar etkilenmemişti. 2008 krizinde bile Cumhurbaşkanımız ‘teğet geçecek’ demişti. Doğru teğet geçti, çabuk toparladık. Şimdi bütün dünyayı kasıp kavuran bir pandemi var ama Türkiye olarak gerekli adımları attık, atıyoruz, turizm sektörü için de çalışıyoruz, hemşehrilerimiz müsterih olsunlar” mesajını verdi.
“HESTOUREX İÇİN TEKRAR ÇALIŞACAĞIZ”
Ülkedeki başarılı bir doktorun tüm dünyadaki hastaları cezbettiğini ama çalışmaları iyi koordine etmek gerektiğini belirten Çavuşoğlu, “4 sene önce başlayan Hestourex çok önemli bir rol oynadı ve Antalya’mızda başladı. İlk sene bakanlığımızın himayesindeydi. Buradaki rakamları Sayın Cumhurbaşkanımıza atınca Hestourex, Cumhurbaşkanlığımız himayesine alındı. Çünkü daha ilk yılında Türkiye’ye 4 binden fazla satın alma heyeti geldi. Çok ciddi sayıda iş görüşmeleri oldu, sözleşmeler imzalandı. İkinci yılında 5 binden fazla yine katılımcı oldu, yine 3. yılında fazla katılımcı oldu ve imzalanan anlaşmalara bakıyorum da 30 milyar lirayı buluyor” dedi.
Nisan ayında yapmayı planladıkları Hestourex’in salgın yüzünden ertelendiğini belirten Çavuşoğlu, işin öncüleriyle tekrar bir çalışma yapacaklarını aktardı.
“ANTALYA’YA ŞEHİR HASTANESİ KAZANDIRACAĞIZ”
Savunma sektöründe Türkiye’nin geldiği noktayı hatırlatan Çavuşoğlu, “Savunma, sağlık, eğitim bunlar bir bütündür. Sağlık ordusu güçlü olan bugün kazanıyor. Antalya’ya da bir şehir hastanesi kazandırılacağız. Uzun süre yeri ve imarıyla ilgili işlemler devam etti. şimdi ihale aşmasında. Sağlık ordumuza ne kadar teşekkür etsek azdır” diye konuştu.
Turizmin önemine değinen Çavuşoğlu, yarın Alman mevkidaşı ile turizm konusunda görüşeceklerini söyledi. Çavuşoğlu, “Avrupa’da bu sene en güvenli turizm destinasyonu Türkiye olarak belirlendi. Tabii ki Türkiye denilince herkesin aklına Antalya geliyor. Antalyamız da inşallah bundan kazançlı çıkacak” dedi.
“EXPO İLE İLGİLİ ÇALIŞIYORUZ”
Expo alanıyla ilgili soruyu yanıtlayan Çavuşoğlu, “Expo alanının bugüne kadar atıl kalmasından büyük üzüntü duyuyoruz. Katılımcı ülkelere onların milli bahçelerinin korunacağı sözünü de verdik. Tarım ve Orman Bakanlığımız burayı canlı tutmak için elinden geleni yapıyor. Expo ile ilgili çok farklı fikirler geldi fakat buranın sadece bir pandemi hastanesi olarak değerlendirilmesi doğru olmaz, bu kişisel fikrim. Antalya’da devlet ve özel hastanelere pandemi konusunda çok fazla iş düşmedi, rakamları baz alırsak. Antalya’daki bazı küçük hastaneler de pandemi için tahsis edilebilir. Expo’yla ilgili değişik fikirler var, üzerinde çalışıyoruz. Şu anda net bir şey dersek yanlış bilgi vermiş oluruz. Burasını bir cazibe haline getirmeliyiz, çok iyi bir şekilde değerlendirmemiz gerekiyor” açıklamasında bulundu.