Çavuşoğlu, Bosna Hersek’te 1992-1995 arasında yaşanan ve on binlerce masum sivilin yaşamını yitirdiği kanlı savaşı sonlandıran Dayton Barış Anlaşması’nın 25. yıl dönümü vesilesiyle Bosna Hersek’teki Yüksek Temsilci Ofisinin (OHR) düzenlediği etkinliğe video mesajla katıldı.
Bakan Çavuşoğlu, Anlaşma’nın yıllarca süren şiddetli çatışmalardan sonra çok ihtiyaç duyulan barışı getirdiğini, Bosna Hersek’teki savaşı ve soykırımı sonlandırdığını belirtti.
Türkiye’nin, Bosna Hersek’in iki entiteden ve Brcko Bölgesi’nden oluşan tek, egemen bir devlet olarak toprak bütünlüğüne ve temel yapısına güçlü bağlılığının altını çizen Çavuşoğlu, “Bosna Hersek’in bütünlüğü, birliği ve egemenliği Türkiye için çok önemlidir. Aynı zamanda Balkanlar’da ve ötesinde barış ve istikrarı korumak için kilit bir unsurdur. Dolayısıyla bölgenin refahı için bölgesel iş birliğini geliştirme çabalarını destekliyoruz.” ifadesini kullandı.
Çavuşoğlu, Bosna Hersek’in Avrupa-Atlantik entegrasyonu yolunda ilerlemesini de desteklediklerini vurgulayarak, “Dayton’ın başarıları dikkate değerdi. Ancak son çeyrek yüzyılda birçok değişim yaşandı. Bu nedenle yeni gerçeklerle uyumlu olmamız gerekiyor. Tüm Bosna Hersek vatandaşlarının refahını artıracak daha iyi işleyen bir sisteme ihtiyacımız var.” değerlendirmesinde bulundu.
“GELECEĞE BAKARKEN GEÇMİŞİ UNUTMAMALIYIZ”
Geleceğe bakarken geçmişin unutulmaması gerektiğini söyleyen Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
“Saraybosna kuşatması ve Srebrenitsa Soykırımı sırasında masum insanların çektiği acılar hala aklımızda. Adalet ve barış el eledir. Hesap verebilirlik, gelecekteki suçlar için güçlü bir caydırıcı vazife görür ve aynı zamanda barışı pekiştirir. Geçmişi hatırlamak ve hayatını kaybeden masumları onurlandırmak, her ne pahasına olursa olsun barışı korumamız gerektiğini hatırlatacaktır.
Nefret, hoşgörüsüzlük, kültürel ve etnik bölünmeler veya aşırı milliyetçilik söylemi, acıdan başka bir şey getirmez. Geçmişin acılarından çıkarılan dersler bizleri bölgede daha güçlü bir iş birliğine yönlendirmelidir. Kültürel farklılıklarımızın kıymetini bilmeliyiz. Bu bizim zenginliğimizdir.”
Çavuşoğlu, “öteki”ne saygı duymanın, barış içinde bir arada yaşamanın anahtarı olduğunu belirterek, “Bu sadece Balkanlar için değil, aynı zamanda daha geniş Avrupa ve dünya için de geçerli. 25 yıl öncesinin acıları, özellikle Avrupa’da yükselen yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve İslamofobinin önlenmesi gerektiğinin acı bir hatırlatıcısı olmalı.” ifadesini kullandı.
Bunun, ancak popülizmden çok bilgelikle hareket eden güçlü bir siyasi liderlikle sağlanabileceğine işaret eden Çavuşoğlu, şu görüşlerini paylaştı:
“Türkiye, Barış Uygulama Konseyi Yürütme Kurulu üyesi olarak Bosna Hersek’te barış ve istikrarın korunmasına tam destek vermeye devam edecek. Birlikte olursak, gelecek daha iyi olabilir.”
DAYTON BARIŞ ANLAŞMASI
Bosna Hersek’te 1992-1995 yıllarında yüz binlerce kişinin yaşamını yitirdiği kanlı savaş, ABD’nin Ohio eyaletindeki Dayton şehrinde bulunan Wright-Paterson Hava Üssü’nde 21 Kasım 1995’te paraf edilen ve 14 Aralık 1995’te Fransa’nın başkenti Paris’te Bosna Hersek Cumhurbaşkanı Aliya İzetbegovic, Sırbistan Cumhurbaşkanı Slobodan Milosevic ve Hırvatistan Cumhurbaşkanı Franjo Tudjman tarafından imzalanan Dayton Barış Anlaşması ile son bulmuştu.
Dayton Anlaşması, silahları susturmayı başarsa da ülkeye dünyadaki en karmaşık siyasi sistemlerden birini getirdi. Anlaşma sonrasında kurulan Devlet Başkanlığı Konseyi, Boşnak, Sırp ve Hırvat olmak üzere, üç üyeden oluşuyor. Dört yılda bir yapılan seçimlerde belirlenen üyeler, 8 aylığına dönüşümlü Konsey başkanlığı yapıyor.