Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Hatay ziyaretinde ilk olarak tarihi Uzun Çarşı’yı gezerek esnafla sohbet etti. Ersoy’a burada künefe ikramında bulunuldu. Daha sonra Hatay Arkeoloji Müzesi’ni gezen Bakan Ersoy, yaptığı açıklamasında gastronomi ve Türk mutfağı diye bakıldığında sadece lezzetin algılanmaması gerektiğini söyledi. Bakan Ersoy, UNESCO’dan tescilli 3 şehir olduğunu belirterek “Bilindiği gibi 2020 yılı Türk mutfağı konsept yılı olarak ilan edildi. UNESCO’dan tescilli 3 şehrimiz var. Biri Gaziantep, ikincisi Hatay, üçüncüsü de Afyonkarahisar. Basın mensuplarımızla Hatay’a ‘Türk Mutfağı Yılı’ çerçevesinde bir ziyaret düzenledik. Buranın tescilli ürünleri var. Hem vekillerimiz hem belediye başkanlarımızla buradaki tescilli ürün sayısını nasıl arttırabiliriz, buranın mutfağını daha çok nasıl tanıtırız bunlarla ilgili görüşmeler yapıyoruz” diye konuştu.
Türk mutfağından ve gastronomiden bir gelir elde etmek için bunun dörtlü bir bacağı olduğunu belirten Bakan Ersoy “Gastronomi ve Türk mutfağı diye bakıldığında sadece lezzetin algılanmaması gerekiyor. Türk mutfağından ve gastronomiden bir gelir elde etmek istiyorsanız bunun dörtlü bir bacağı var. Önce ürün tedarikinin, malzeme tedarikinin markalaşması ve standardize edilmesi gerekiyor. Daha sonrasında nitelikli şefler ön plana çıkıyor tabii ki o lezzeti vermek açısından. Sonra bunların sunulacağı mutfaklar ve bununla birlikte de ortamın oluşması gerekiyor. Bu dördünü bir araya getirdiğiniz zaman gastronomiyi bir ekonomiye çevirebiliyorsunuz, bir gelir elde ediyorsunuz. Hepsi ile birlikte markalaştığınız zaman da sadece bulunduğunuz şehir de değil, şehir dışına da ihraç edebiliyorsunuz. Bu bağlamda Türkiye’nin daha katetmesi gereken yol var. Türkiye’nin gastronomi geliri, konaklama gelirinin yarısı kadar. Aslında bunun birebir eşit olması lazım” şeklinde konuştu.
Bakan Ersoy daha sonra Hatay Valiliğini ziyaret ederek, Valilik Anıt Defteri’ni imzaladı. Toplantı basına kapalı olarak gerçekleştirildi.