Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, son dönemlerde okullarda yapılan güçlendirme, yık-yap çalışmalarıyla Japonya’daki gibi depremde toplanma alanlarının oluşturulmasını amaçladıklarını belirtti.
Bir takım ziyaretlerde bulunmak üzere Karabük’e gelen Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, valilik tarafından düzenlenen iftar programına katıldı.
Programda konuşan Bakan Özer, göreve geldikten sonra pandemi nedeniyle kapalı olan okulların yüz yüze eğitime geçmesi gerektiğini vurguladığını ifade etti. Türkiye’de okulların yüz yüze eğitime kesintisiz bir şekilde devam etmesinin bir güvenlik meselesi haline geldiğini kaydeden Özer, “6 Eylül 2021 tarihinde eğitim ve öğretime başladığımız zaman toplum eski alışkanlıklarından dolayı bu kararın sürdürülebilir olmadığına inanmıştı. Kurallara riayet ederek Allah’a şükür 7 ay içerisinde bir gün kesintiye uğratmadan eğitimi bugünlere getirebildik. Dün Cumhurbaşkanımızın açıklamalarıyla kapalı mekanlarda artık maske kullanımının kalktığını deklare etmesi bu süreci nasıl isabetli bir kararla yönettiğimizin en somut örneğidir. Dünyanın en güçlü en dinamik en zirvede olan dijital platformlarını da kullansanız yüz yüze eğitimin sağladığı kazanımları ile ikame edilemez” dedi.
Bir toplumda olağanüstü vakalar olduğu zaman, salgınlar olduğu zaman en güvenli ortamların eğitim kurumları olan okullar olduğunu belirten Özer, “Japonya’da depremlerde toplanma merkezleri okuldur. İnşallah son dönemde yaptığımız güçlendirme çalışmalarıyla yık-yap çalışmalarıyla aynı merkeze doğru okullarımızı getireceğiz” diye konuştu.
Pandemi gibi bir sürecin yeniden yaşanmaması için temennilerini aktaran Özer, şunları söyledi:
“Bu dönemde şunu gördük ürettiğimiz zaman varsınız. Kritik zamanlarda paranız olsa o kritik ürünlere erişebilmeniz mümkün değil. Türkiye inşallah bu süreçten çok güçlü bir şekilde çıkıyor. Üretim kapasitesini arttırarak daha sonra gelebilecek olan herhangi bir sıkıntılı günlere daha dinamik refleksleri gelişmiş olarak girme kapasitesine sahip olacak.”
“Son 20 yıl içerisinde eğitimden-ulaştırmaya, kültürden-turizme tüm alanlarda devasa yatırımlar oldu” diyen Özer, “Vatandaşlarımızın tüm alanlarda hizmeti erişimleri kolaylaştırıldı. Artık eğitim sistemimiz 2000’li yıllarda 355 bin olan derslik sayısından 855 bin dersliğin olduğu bir eğitim sistemine dönüştü. Okul öncesi 5 yaşta okullaşma oranlarının yüzde 14 olduğu bir sistemde yüzde 90’lara ulaşan bir sisteme dönüştü. Ortaöğretimde okullaşma oranlarının yüzde 40 olduğu bir eğitim sisteminde yine yüzde 90 oluşan bir sisteme dönüştü. Yani eğitimin tüm kademelerinde okul öncesinden ortaöğretime, ortaöğretimden yükseköğretime kadar eğitimin tüm kademelerinde vatandaşlarımızın çocuklarının eğitime erişimi kolaylaştırıldı” ifadelerine yer verdi.
(Rıdvan Bostancı – Fatih Ünlü – Yasin Erdem/İHA)
