Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Türkiye’nin orman yangınlarına müdahale süresinde iddialı olduğunu belirterek “Orman yangınlarına müdahale için Akdeniz Bölgesi’nde operasyon merkezi olmaya hazırız.” dedi.
Pakdemirli, Sheraton Otel’de, büyükelçiler, yabancı misyon temsilcileri, uluslararası kuruluşların üst düzey temsilcileri ve bürokratların katılımıyla düzenlenen çalışma kahvaltısında, Bakanlığının 2019 yılı faaliyetleri ile 2020 yılı hedeflerini anlattı.
Burada yaptığı konuşmada Türkiye’nin elverişli coğrafi konumu, üretim kapasitesi ve uluslararası ticaretteki potansiyeli ile tarım sektöründe ilgi odağı haline geldiğini bildiren Pakdemirli, Bakanlığının görev alanındaki konuların uluslararası gündemde en üst sıralarda bulunduğunu aktardı.
BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nin de küresel gıda sistemi, su ve ormancılıkla bağlantılı olduğuna dikkati çeken Pakdemirli, tüm zorlukların üstesinden gelmek için ikili ve çok taraflı iş birliklerinin geliştirilmesi gerektiğini söyledi.
“GDO’SUZ ÜRETİM DIŞ TİCARETİMİZDE AVANTAJ”
Türkiye’nin, dünyanın en büyük tarımsal üreticileri arasında ilk 10 içerisinde yer aldığına işaret eden Pakdemirli, ülkedeki tarımsal üretiminin tamamen GDO’suz olarak yürütüldüğünü vurguladı. Pakdemirli, bu alanda ithalatın da yasak olduğunu belirterek “Bu konuda devam eden küresel tartışmaları düşünecek olursak GDO’suz şekilde gerçekleştirilen tarımsal üretimimizin dış ticaretimizde büyük bir avantaj teşkil ettiğine inanıyorum.” diye konuştu.
Pakdemirli, tarımda teknoloji kullanımı için yürütülen çalışmaları da anlatarak sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dizel yakıt kullanımını azaltmak için yakın zamanda çevre dostu elektrikli traktör prototipini geliştirdik. Prototip hazır ve seri üretimine 2021 yılında başlanacak. Hayvanlar için geliştirilen akıllı kulak küpesi de vücut ısısı, coğrafi konum gibi her türlü veriyi kayıt altında tutuyor. Bu veriler, SMS yoluyla veterinere gönderiliyor. Bu şekilde hayvancılıkta büyük önem taşıyan çiftleşme zamanı gibi doğurganlık ve verimliliği arttırmak için doğru zaman ve müdahale yöntemi kolaylıkla belirlenebiliyor. Tarımsal İzleme ve Bilgi Sistemi’yle (TARBIL) de bilgi teknolojilerine dayalı bir kayıt sistemi oluşturuldu.”
Uluslararası ilişkilerde kurumsal kapasitenin geliştirilmesi için Uluslararası Tarım Diplomasisi Akademisi’ni kurduklarını belirten Pakdemirli, “Akademi sadece çalışanlarımıza değil, aynı zamanda Balkanlar, Orta Asya, Kafkasya ve Afrika ülkelerinden meslektaşlarımıza da hizmet veriyor. Bir sonraki eğitim nisan ayında Ankara’da düzenlenecek.” ifadesini kullandı.
“AFRİKA’YLA İLİŞKİLERİ GELİŞTİRECEĞİZ”
Pakdemirli, Türkiye’nin uluslararası çalışmalarını da anlatarak, “Ana hedefimizin AB üyesi olmak olması nedeniyle Avrupa Komisyonu’ndaki çalışma arkadaşlarımızla yakından çalışmaktayız ve diyaloğumuza, politik tartışmaların dışında, üst seviyede devam etmeyi arzulamaktayız. Tecrübe teatisi ve teknik kapasite geliştirme vasıtasıyla özellikle tarım alanında olmak üzere, Afrika ile olan ilişkilerimiz daha da geliştirmeyi hedeflemekteyiz. Yeniden Asya Açılımı çerçevesinde tarımsal ve ormana dayalı ticaret hacmimizi daha da arttırmayı ummaktayız.” dedi.
“GIDANI KORU” KAMPANYASI
Bu yıl gerçekleştirecekleri uluslararası etkinliklere işaret eden Pakdemirli, şu bilgileri paylaştı:
“İslam Ülkeleri Teşkilatı 8. Tarım Bakanları Konferansı 16-18 Haziran’da İstanbul’da düzenlenecek. Aynı tarihlerde, gıda güvenliği için İslam Teşkilatı (IOFS) 3. Genel Kurulu da İstanbul’da yapılacak. FAO ile ortaklaşa yapılacak ‘Gıdanı Koru’ kampanyasıyla gıda kaybı ve ziyanını azaltmayı hedefliyoruz. Eylül ayı sonunda yapılacak uluslararası bir konferans vasıtasıyla Türkiye’deki iyi uygulamalar ve örnekleri diğer ülkelerle paylaşmak istiyoruz.
FAO Genel Müdürü Bay Qu da konferansa katılacak. Uluslararası Ormancılık Sektörü Zirvesi (IFSS) de 1-4 Ekim’de İstanbul’da düzenlenecek.”
YEŞİL BİR DÜNYA İÇİN İŞ BİRLİĞİ ÇAĞRISI
Pakdemirli, 11 Kasım’ın “Geleceğe Nefes” kampanyasıyla Türkiye’de Ağaçlandırma Günü ilan edildiğini de anımsatarak “Şimdi, bu eylemi bölgemizde yaygınlaştırmak ve ortak geleceğimizi kurtarmak için en büyük toplumlar arası eylemi başlatmak için sabırsızlanıyoruz. Bunu 2020’de birlikte gerçekleştirelim. Türkiye olarak yeşil ve yaşanabilir bir dünya için uluslarla iş birliği yapmaya ve birlikte çalışmaya hazırız.” dedi.
Türkiye’nin 4,8 milyar dolar ticaret fazlası ve 200’den fazla ülkeye ihraç edilen yaklaşık 1700 farklı tarım ürünüyle tarımda net ihracatçı konumunda olduğunu belirten Pakdemirli, “Bilgi, veri ve ‘know-how’ımızı paylaşmak, insanlarımıza ve bölgemize gıda güvenliği sağlamak, adil ticareti ve gıda güvenilirliğini oluşturmak, uluslararası fonları mobilize etmek ve uluslararası projeleri teşvik etmek, toprak ve su kaynaklarımızı korumak, orman yangınları ve ormansızlaşma ile savaşmak için her düzeyde uluslararası iş birliğine hazır olduğumuzu vurgulamak istiyorum.” ifadesini kullandı.
Pakdemirli, Türkiye’nin orman yangınlarıyla savaşta ve müdahale süresinde iddialı olduğunu vurgulayarak “Yangına müdahale süresini 12 dakikaya indirdik. Ayrıca orman yangınlarına müdahale için Akdeniz Bölgesi’nde operasyon merkezi olmaya hazırız.” dedi.
“MÜLTECİLER ULUSLARARASI TOPLUMUN DA SORUMLULUĞU”
Türkiye’nin 4 milyondan fazla mülteciye ev sahipliği yaptığını hatırlatan Pakdemirli, “Kuşkusuz onları besleyecek kadar güçlü olduğumuza şüphe yok. Bu sadece bizim sorumluluğumuz değil, aynı zamanda uluslararası toplumun da sorumluluğunda olmalı. Bu meseleleri politik kaygıların üzerinde tutmalıyız.” değerlendirmesinde bulundu.
KAHVALTIDA FINDIK, İNCİR VE KAYISI İKRAMI
Pakdemirli, kahvaltıda fındık, kuru incir ve kayısı ikram edildiğini kaydederek “Bu ürünlerimizi lütfen tadınız, üçü de dünya üretimi ve ihracatında lider ürünlerimizdendir.” dedi.