ABD Dışişleri Bakanlığı, Batı Şeria’daki İsrailli yerleşimleri artık yasadışı kabul etmediğini açıklayarak 1978 yılında Amerikan Dışişleri Bakanlığı tarafından yazılan yasal tavsiyeyi resmen görmezden geldi. İsrail’in Batı Şeria’daki yerleşimlerine hoş bakmadığı bilinen Demokrat Partili ABD eski Başkanı Jimmy Carter döneminde ABD Dışişleri Bakanlığı’nın hukukçusu Herbert J. Hansell tarafından yazılan ve 21 Nisan 1978 tarihli yasal tavsiye mektubunda İsrail’in işgaline karşı yasal gerekçeler sıralanmıştı.
DÖRT BAŞLIK
Söz konusu belgede İsrail’in Batı Şeria’daki yerleşimlerinin neden yasadışı olduğu dört başlık altında anlatılıyor. Birinci maddede, 1967’deki askeri durumdan sonra Gazze, Batı Şeria, Sina Yarımadası ve Golan Tepeleri’nin İsrail’e ait olmadığı, uluslararası hukukun işgal edilen yerlere nüfus taşınması ve kalıcı yönetimlerin kurulmasına karşı yasaklarına rağmen İsrail’in buna karşı hareket ettiği vurgulanıyor. İkinci maddede Dördüncü Cenevre Sözleşmesi’nin 49’uncu maddesine atıf yapan Hansell, bu maddedeki “İşgalci güç, kendi sivil nüfusunu işgal ettiği bölgelere taşıyamaz ya da sınır dışı edemez” ifadesini hatırlatıyor. Üçüncü maddede, İsrail’in işgal ettiği bölgelerdeki mevcûdiyetinin anlaşma ile sona ermesi ihtimalinin bulunmasına rağmen bu seçeneğin İsrail tarafından tercih edilmediği hatırlatılıyor. Belgede dördüncü olarak, Filistinli sivillere yönelik kaygılar ifade ediliyor. İsrail’in 1967’de işgal ettiği Batı Şeria’da 250’ye yakın yasa dışı Yahudi yerleşim birimi bulunuyor. Buralarda 400 binden fazla Yahudi yerleşimci ikamet ediyor.
‘PLANIN PARÇASI’
Hürriyet’e konuşan Oklahoma Üniversitesi’nden Ortadoğu uzmanı Joshua Landis, bunun Trump’ın ‘yüzyılın planı’ olarak adlandırılan İsrail-Filistin barış girişiminin bir parçası olduğunu söyledi. Trump’ın ‘tek ve büyük İsrail’ politikasına devam ettiğini belirten Landis, iç politikada sıkışan Trump’ın Demokratlarla ‘siyasi savaşında’ yeni bir cephe açmak istediğini ifade etti.
SEÇİMLERE VURGU
Landis’e göre, Trump karara tepki gösteren Demokrat Partili isimleri ‘aşırı solcu’, ‘militan’ ve ‘İsrail karşıtları’ söylemleriyle siyaseten yıpratmaya çalışarak bu hamleyi seçim öncesi siyasi kazanım için kullanmayı deneyecek. Kararın ABD’de yaklaşan seçimler kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen Landis, Trump’ın “Demokrat Partililere göre İsrail’e daha fazla destek veriyorum” demek istediğini kaydetti.
DÜNYA TEPKİYLE KARŞILADI
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun önceki gün ABD’nin İsrail’in Batı Şeria’daki işgalini yasadışı olarak tanımlamaktan vazgeçtiğini açıklamasına dünyadan tepki yağdı.
- Türk Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, “İsrail işgali altındaki Kudüs ve Golan Tepelerine yönelik hukuk dışı tasarruflarıyla tüm uluslararası toplumu karşısına alan ABD yönetiminin, bu kez Batı Şeria’daki yasa dışı yerleşim yerlerinin hukuka aykırı olmadığı iddiasında bulunması, İsrail’in yasa dışı eylemlerini meşrulaştırmaya yönelik pervasız ve hukuk tanımaz tutumunun yeni örneğidir. Bu konuda ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo tarafından yapılan talihsiz açıklama, Dördüncü Cenevre Sözleşmesi’nin 49. maddesi ve 2334 (2016) sayılı Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararı başta olmak üzere, uluslararası hukuku açıkça hiçe saymaktadır” ifadesi kullanıldı.
- AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, “AB’nin, işgal altındaki Filistin topraklarında İsrail’in yerleşim birimleri politikasına ilişkin tutumu değişmedi ve çok açık. Tüm yerleşim birimi faaliyetleri uluslararası hukuk uyarınca yasa dışıdır ve iki devletli çözüme zarar vermektedir” ifadesini kullandı.
- Rusya Dışişleri Bakanlığı, “Washington, aldığı kararla Ortadoğu ile ilgili uluslararası yasalar temelini bozmaya ve Filistin-İsrail ilişkilerindeki gerginliği artırmaya yönelik adımlar atıyor” ifadeleriyle tepki gösterdi.