Şenol, AA muhabirine yaptığı açıklamada, erkek ve kadın basketbol takımlarında yeni bir yapılanmaya girdiklerine dikkati çekerek, “Genç kadrolar kurduk. Şampiyonluğu değil ama her yaş grubunda milli takıma en çok oyuncu veren kulüp olmayı hedef olarak koyduk. Uzun vadede yine şampiyonluk hedefimiz tabii ki olacak.” dedi.
Kısa vadede zarar etmeyen, üreten bir basketbol şubesini hedeflediklerini vurgulayan Şenol, “Sayın başkanımız da bu konuda bizim yaptığımız projeye inandı ve önemli destek sağladı.” ifadelerini kullandı.
– “Şampiyonluğu hedeflemenin maddi külfeti çok olacaktı”
Takımı gençleştirmenin sportif ve mali gerekçeleri olduğunu anlatan Şenol, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Anadolu Efes ve Fenerbahçe, Türk basketboluna yurt dışında temsil etme açısında ciddi katkılar sunuyor. Bir yandan da sürdürülemez şekilde para harcıyorlar. Anadolu Efes bir iş adamının bir nevi hobisi gibi. Fenerbahçe de geçmişten gelen alışkanlığın yanı sıra sponsor desteğinden gelen çizgiyi sürdürmeye çalışıyor. Onların harcadığı sıra dışı paralar yüzünden diğer takımlar şampiyonluğa oynayamaz durumda. Zaman zaman sürprizler oluyor. Türkiye liginin son 10 yılında birer defa Beşiktaş, Galatasaray ve Pınar Karşıyaka şampiyon oldu. Özellikle son 3-4 yılda Efes ve Fenerbahçe’nin lige koyduğu ambargo var. Şampiyonluğu hedeflemenin maddi külfeti çok olacaktı.”
Bu sezon kurdukları genç kadroyla kulüp için basketbolda maliyeti çok aşağı düşürdüklerini vurgulayan Şenol, “Mali açıdan 3 milyon dolar da harcasak, 5 milyon dolar da harcasak, bu sene yaptığımız gibi 750 bin dolar da harcasak ligi bitireceğimiz yer aynıydı. Geçen seneki kadroyu 1,2 milyon dolar seviyesine çekmiştik, o kadronun bile ligi ilk 8’de bitirme ihtimali vardı. Kulübümüze minimum hasar verecek şekilde branşları oluşturmaya çalıştık. Altyapıya önem vererek, oradan gelecek oyunculara önem verecek sisteme geçtik.” diye konuştu.
– “Önümüzdeki seneyle ilgili kafamız çok rahat”
ABD’li oyuncular hariç bütün sözleşmelerin Türk lirası üzerinden olduğunu belirten Şenol, “Kadromuzda üç ABD’li oyuncumuz var. Basketbolcularımızla sözleşmeleri yaptığımız zaman dolar lira paritesi 6,5 liraydı. Şimdi 8 lira civarında, kontratlarımız yüzde 25 ucuzlamış. Bu da sürdürülebilirlik açısından avantaj sağlıyor. Önümüzdeki seneyle ilgili kafamız çok rahat.” değerlendirmesinde bulundu.
Şenol, oyuncularla üçer yıllık sözleşme imzaladıklarını ve gelecek sezon herhangi bir oyuncunun başka takıma gitmek istemesi halinde B planlarının da hazır olduğunu dile getirdi.
Bir oyuncunun başka takıma gitmesinin kulübe bağlı olduğunu vurgulayan Şenol, “Oyuncularla üçer yıllık sözleşme imzaladık, çıkış yok. Beşiktaş’ta gururla, keyifle, huzurla forma giymelerini isteriz. Bandırma’dan sadece A takımdaki 7-8 oyuncuyu getirmedik. Ahmet Gürgen’i de getirdik. Altyapı hocalarımızla bir harman yaptık. Beşiktaş’ta 25 kişilik yurt var. Beşiktaş’ın 12-18 yaş aralığındaki 25 genç basketbolcusu burada kalıyor. Okul hayatlarına da devam ediyorlar. Beşiktaş onlara bakıyor, besliyor, özel okulda okutuyor ve geleceğe hazırlıyor. Bu projeyi bir senelik düşünmeyin; önümüzdeki 3-5 yıl üreten, mümkünse ihraç eden bir kulüp olacağız.” şeklinde görüş belirtti.
Sezon başında yabancı oyuncu seçiminde erken davrandıklarını anlatan Şenol, “Sezon başında bocalama dönemi oldu. Yabancı oyuncu konusunda biraz daha bekleyip, takımın ihtiyaçlarını net görüp transfer yapabilirdik. Teknik heyet o dönem getirmeyi tercih etti.” diye konuştu.
– “Ahmet Kandemir ile yola devam etmeyi düşünmüyorduk”
Yollarını ayırdıkları Burak Bıyıktay’ın Beşiktaşlı iyi bir antrenör olduğunu kaydeden Şenol, “Geçen sezonki sıkıntılı süreci iyi yönetti. Genç oyuncuları iyi yönetecek, özellikle savunma konusunda hırslı bir hocaya ihtiyacımız vardı. Ahmet Kandemir ile yola devam etmeyi düşünmüyorduk. Bir hocayla görüştük, ertesi gün korona oldu. Bir hocayla görüştük, başka kulüpte gelişme yaşandı ve tereddüte düştü. Ahmet hoca fedakarlık yaptı ve takımın başına geçti. O durumdaki takımı devralmak cesaret isteyen konu. Kandemir etkisini de gösterdi. Kandemir’in sahaya inme niyeti yoktu. İş başa düşünce gerekeni yaptı.” ifadelerini kullandı.
Sezon başındaki 6 yenilginin ardından 4 galibiyet aldıklarını hatırlatan Şenol, “Burak hocayla Ahmet hocanın elindeki kadro arasında fark yok. Hatta ilk 6 maçta Ercan Osmani vardı. Bir eksiyle yola devam ettik. Ahmet hocanın ilk iki maçında Şehmus Hazer de oynamadı.” değerlendirmesinde bulundu.
Elde ettikleri galibiyetler sonrası yol haritalarında bir değişikliğin olmadığını vurgulayan Şenol, “Genç oyunculara maksimum süre vermek, onları milli takıma göndermek konusunda bir değişiklik yok. FIBA Avrupa Kupası oynanırsa orada olabildiğince üst sıralara çıkmak ve yine bu platformda da genç oyuncuları uzun süreler vermek istiyoruz.” diye konuştu.
Küçük yaş gruplarında çok önemli oyunculara sahip olduklarını belirten Şenol, “A takımda onlara da yer vermek istiyoruz. Federasyon 16 yaşın altındakilere izin vermiyor. Son maçta 16 yaşındaki Samet’i oynatabildik.” değerlendirmesinde bulundu.
– “En büyük eksiğimiz taraftar”
Camianın da kendilerine destek verdiğini dile getiren Şenol, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Camia yaptığımız projenin farkına varıp basketbol konusunda diğer branşlara nazaran daha anlayış gösterdi. Üst üste 6 maçı kaybetmenin baskısını zaten hissettik ama taraftar ve camia baskıyı artıracak söylemde bulunmadı. Camianın bu projeye gösterdiği refleksten memnunum. Keşke taraftar olsaydı, başka hedeflerden bahsediyor olabilirdik. En büyük eksiğimiz taraftar.”
Basketbol camiasından da olumlu tepkiler aldıklarını belirten Şenol, “Biz özel destek ya da torpil, kayırma beklemeyiz. Bu zaten Beşiktaş’ın öz değerlerine aykırı durum ama yaptığımız projeye pozitif ayrımcılık göstermelerini isteriz. Diğer camialara da örnek olmasını isteriz. Artık insanlar izlediğinde heyecan veren yeni oyuncular görmek istiyoruz. Beşiktaş ailesi olarak yeni oyuncuların gelişiminden mutluyuz, bizi kupalardan daha tatmin eden süreç olduğunu söyleyebilirim.” ifadelerini kullandı.
Milli takıma Alperen Şengün ve Şehmus Hazer’i gönderdiklerini hatırlatan Şenol, “Egehan, Sadık Emir Kabaca var. 18 yaşını yeni dolduran Furkan Haltalı var. Artık ehliyet alabilecek. Milli takıma onun da gidebileceğine inanıyorum.” diye konuştu.
Mehmet Yağmur’in takıma ağabeylik yaptığını anlatan Şenol, “Mehmet Yağmur’u 16 yaşında ilk oynatan Ahmet Kandemir olmuştu. Mehmet de kendini zaman makinesinde hissediyordur. Takımımızda 16 yaşında oyuna giren oyuncuları ve kenarda Ahmet hocayı gördüğünde böyle hissediyordur. Takıma ağabeylik yapmak onun için de bir şans.” ifadelerini kullandı.
– “Evdeki yangını söndürmeye bakıyoruz”
Gelecek sezon Ahmet Kandemir’in devam edip etmeyeceği sorusunu yanıtlayan Şenol, şunları söyledi:
“Evdeki yangını söndürmeye bakıyoruz. Biraz daha kafamız rahatladığında planları rahat yapabiliriz. Hocanın kendi düşünceleri önem kazanacaktır. Planlarımız hedeflerimizin nereye gideceğine de bağlı. Mart veya nisan gibi hedefleri ortaya koyuyor oluruz.”
Sorunları yavaş yavaş çözdüklerini kaydeden Şenol, “Devraldığımız maddi tablo kolay çözülecek tablo değil ama borçları bayağı düşürdük. Başkanımızın fedakarlığı sayesinde borçları yönetebildik, transfer yasağını kaldırabildik. Gerek başkan gerek Mesut Urgancılar çok destek oluyor. Sorunları tamamen önümüzdeki sezonun sonunda gidermiş oluruz diye düşünüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Taraftarlara da seslenen Şenol, “Bir an önce aşılarını olsunlar. Önümüzdeki sene maçları seyircili oynamak istiyoruz. Taraftarların yokluğunu en çok çeken biziz. Taraftarın en çok etkilediği, motive ettiği kulüp bizim kulübümüz olduğu için sıkıntı yaşıyoruz. Bu bütün branşlarımız için geçerli. Taraftarların yokluğu diğer takımları bir etkiliyorsa, bizi üç etkiliyor. Umarım taraftarlarımız bir an önce salonlara, statlara dönebilir.” diyerek sözlerini tamamladı.