Cuma
16.00 Sahilde yürüyüş
Körfez kıyısındaki şehri keşfe balıkçı teknelerinin, Tokyo’dan gelen yolcu ve yük gemilerinin yanaştığı limanda çıkacağınız yürüyüşle başlayın. Sahildeki Rinko Parkı’nda kent yönüne baktığınızda gökdelen hattını, denize döndüğünüzde sudan sıçrayan balıkları göreceksiniz. Güneye doğru ilerleyin. Gökdelenlerin arasından 120 metre yüksekliğindeki Ferris dönme dolabını, 19.yy’da inşa edilmiş iki dev hangara modernizmi taşıyan Red Brick Warehouse alışveriş merkezini geçin. Yamashita Parkı’ndaki zengin heykel koleksiyonunu gördükten sonra Osanbashi İskelesi’ne dönün. Yurtdışından gelen kruvaziyerlerin yanaştığı terminal ahşap ve ot ile yapılmış. Mimarisi en az Yokohama Körfezi Köprüsü kadar etkileyici.
18.00 Sake ve ızgara
İşten çıkan Yokohama’lılar günün stresini atmak için Hanamichi’ye uğruyor. Pio City binasının eksi ikinci katındaki barda sake’nin en ucuzu içki makinelerindekiler. Kadehi 12 lira. Yanında ton balıklı saşimi, acılı karides tempura atıştırabilirsiniz. Sonra yakındaki Noge semtine gidin. Restoran ve gece kulüplerinin sıralandığı sokaklardaki yapılar kentsel dönüşümle hızla yenileniyor. Sıradışı bir akşam yemeği için Suehiro’ya uğrayın. Mönüdekiler şişe dizilip, kömürde pişiriliyor: Kawa (tavuk derisi), ginnan (ginkgo çekirdeği içi), shishito biberi ve tavuk kanadı… İki kişi akşam yemeği ortalama 250 TL.
20.00 Harika köşe
Chigusa’da geçmişe doğru yolculuğa çıkın. Noge semtindeki caz kafe 1933’te açılmıştı. Savaş, deprem, yangınlar atlattı. Kurucusu öldükten sonra 2007’de kapanmak zorunda kaldı. Chigusa Müdavimleri Derneği’nin desteğiyle birkaç yıl sonra tekrar açıldı. Grupların düzenli konser verdiği sempatik kafe geniş plak arşivine sahip. Müşteriler plak seçip nadir kayıtları dinleyebiliyor. Sıranızı beklerken bir kadeh cin tonik yuvarlayın. Ve unutmayın, burası müzikseverlerin buluşup birlikte caz dinledikleri bir kafe. Sosyalleşme mekânı değil.
Cumartesi
9.30 Kanal turu
Yokohama kanallarında dalga riski neredeyse yok, sörf tahtasına atlayıp kürekle gezintiye çıkmak, şehri farklı açıdan görmek için ideal. İki yanında ağaçların yükseldiği kanaldan ilerleyerek gökdelenlerin arasından, parkların içinden geçin. Şehirde su sporlarını geliştirmek amacıyla kurulan Mizube-so meraklı gezginlere yönelik başlangıç seviyesinde kurslar düzenliyor. Yıl boyunca, yağmursuz, fırtınasız havalarda düzenlenen bu kursların en popüler zamanı bahar. Japon kirazları çiçek açtığında Ooka Nehri’nin kıyıları cennet bahçesine dönüşüyor. Sabahları 90 dakikalık kurs 200 lira. Kışın sörf kıyafetinin kirası 50 lira.
12.30 Öğlen mönüsü
Maruwa’da kuyruğa girmiş müşterileri görürseniz şaşırmayın. Tonkatsu (domuz pirzola) meraklıları kapılar açılmadan beklemeye başlıyor. Bu küçük, geleneksel lokantanın masaları, barı, köşedeki yer sofrası dahil toplam oturacak yer sayısı 25. İngilizce tercümesi olmadığı için yemekleri anlamak biraz zor. Tonkatsu istediğinizde beraberince çay, miso çorbası, Japon turşusu, pilav, lahana salatası getiriliyor. Pirzola, galeta ununa bulanarak altın rengini alana kadar derin yağda kızartılıyor. Porsiyon küçük gelirse rosukatsu isteyebilirsiniz. Daha büyük ve yağlı eti aynı garnitürlerle sunuyorlar. Pirzolanızı mutlaka restoranın kendi yapımı tonkatsu sosuyla tadın (tonkatsu 60 lira, rosukatsu 90 lira).
13.30 Bahçedeki mücevherler
Yemekten sonra 8 ya da 148 numaralı otobüse atlayın (10 TL). Kentin güneyindeki huzurlu Sankei-en bahçelerine gidin. Bir zamanlar zengin ipek tüccarına ait olan bu park 1900’de kamuya açıldı. Tepedeki koruda göreceğiniz 17 yapı ülkenin farklı bölgelerinden buraya taşınmış. Kyoto’dan getirilen üç katlı pogoda tepede, panoramik manzaralı bölgeye yerleştirilmiş. Kışın sonuna doğru çiçeklenen erikler, baharda açan kirazlar, yazın laleler, kışın kır manzaraları görülmeye değer. Bu güzelliklerin içinden geçen patikalarda yürüyüşe çıkın, dereler, köprüler, bambuyla çevrili, içinde nilüferlerin yetiştiği göletleri aşın. Daha sonra ana göletin kıyısındaki kafede oturup yeşil çay dondurmasını tadın. Giriş 35 TL. Gönüllü rehberlerin ücretsiz İngilizce turları saat 14.00’te başlıyor.
17.00 Sky Garden’dan Fuji Manzarası
Geçmişte tersane olarak kullanılan bölge günümüzde şehrin iş merkezi… Minato Mirai 21 semtinin ışıltılı caddelerinde Yokohama Sanat Müzesi, Mitsubishi Minato Mirai Endüstri Müzesi, 320 metre yüksekliğindeki Landmark Tower gibi gezmeye değer yapılar sıralanıyor. Landmark Tower’ın 69’uncu katı Sky Garden adlı gözlem alanına ayrılmış. Günbatımında gittiğinizde, eğer hava güzelse Fuji Dağı’nı görebilirsiniz. Alacakaranlık bastığında da şehrin ışıklarını seyretmek çok keyifli. Giriş 50 lira.
18.30 Çin Mahallesi’nin renkleri
Ülkedeki en büyük Çin Mahallesi, Yokohama’da. Dev, rengârenk kapıdan girip semtin kırmızı kağıt fenerlerle süslü sokaklarını turlayın. Çay ritüellerinin düzenlendiği salonlar, İngilizce mönüleriyle turist avına çıkmış restoranları, altın cepheli Çin tapınağı Kanteibyo’yu görün. Akşam yemeği için Çin restoranlarından Dalian’ı seçebilirsiniz. Mantıları çok leziz! Üst kattaki masalardan birine oturun, tombu Çin mantısı gyoza ve bol acılı mantı çorbası xiaolongbao sipariş edin. Ekstra olarak mapo tofu isteyin. İki kişi ortalama 200 TL.
21.00 Stand-up sips
Tokyo’nın Golden Gai semtindeki mini barlarını sevenler Miyakobashi Shotengai’dekilerden de hoşlanacaktır. Nehir kıyısındaki iki katlı yapılarda çok sayıda bar ve büfe var. Pembe merdivenlerden ikinci kata çıktığınızda fıçıdan düşük alkollü Hoppy sunan nadir barlardan Hoppy Sennin’i göreceksiniz. Hoppy, rakı benzeri shochu karıştırılarak pilsner ya da siyah bira elde ediliyor. Daha sonra Japon butik biralarını tatmak için sokak seviyesindeki Una casa de G.b. G.b. El Nubichnom’a gidin. Tachinomi, yani ayakta içilen bu bar küçük, az bilinen Japon üreticilerin biralarından geniş seçkiye sahip.
Pazar
10.00 Sabah meditasyonu
Zen budizmin Soto kolunun iki önemli tapınağından Sojiji kentin kuzey sınırlarına yakın. Tsurumi Tren Garı’na yürüyüş mesafesinde. Tapınağın geçmişi 8.yy’a kadar gidiyor. 19.yy’ın sonundaki korkunç yangından sonra Yokohama’ya taşınmış. 485 dönümlük bahçesindeki tapınak ve öğretim merkezleri meditasyon yapmak isteyen ziyaretçilere açık. Kıvrımlı patikalarda yürüyüp çevreyi gözlemleyebilirsiniz, arzu ederseniz tapınaktaki rahiplerden İngilizce kılavuzluk yardımı alabilirsiniz (25 TL)
13.00 Ekip işbaşında
Bedava birayı duyan Kirin Bira Fabrikası’na koşuyor. Günde birkaç kez rehber eşliğinde düzenlenen turlar bir saat sürüyor. Bu sürede birahanenin tarihi, markaya ismini veren mitolojik yaratığın öyküsü, modern üretim teknikleri anlatılıyor. Taze şerbetçiotunun kokusu hakkında fikir edinip, meyvenin ilk sıkımından elde edilen sıvıyı tadabiliyorsunuz. Daha sonra fabrikanın kafeteryasında atıştırmalıklar eşliğinde üç bardak bira ikram ediliyor. Daha aromatik ürünleri tercih edenler firmanın yandaki binadaki diğer işletmesine gidebilir. “Kanpai”lere, yani butik bira meraklılarına hitap eden Spring Valley’de portakalla tatlandırılmış IPA, yuzu (beyaz ale) tadabilirsiniz. Aklınızda olsun, 2020 Japon Biracıları Kupası 24-26 Ocak’ta Osanbashi Yolcu Terminali’nde gerçekleştirilecek. 35 butik üretici, 6 ithalatçı 300 çeşit butik bira türünü görücüye çıkaracak.
Nasıl gidilir?
Yeni yılın ikinci haftasında İstanbul’dan Yokohama’ya bir aktarmalı uçuşlar Kore Havayolları’nda gidiş-dönüş 5 bin 45 TL’den başlıyor.
