Araştırma için, birlikte videolar izleyen bir çift şempanze incelendi. Psikologlar, şempanzeler arasında, daha önce yalnızca insanlara özgü olduğu düşünülen yakınlık geliştiğini gözlemledi.
Araştırmacılar bunun, birlikte bir şey izleyen bireylerde oluşan duygusal etkinin ‘derin evrimsel kökleri olduğunu gösterdiği’ sonucuna vardı.
Bu inceleme ayrıca, ortak deneyimlerin azalmasıyla kaybedilenlere dair de soru işaretleri doğuruyor. Birlikte televizyon izlemeyi bırakan aile bireylerinin ayrı ayrı sosyal medyayla veya cep telefonlarıyla ilgilenmeleri de bu yakınlığın kaybolduğuna işaret ediyor.
Araştırmanın yazarlarından ABD Duke Üniversitesi nörolojik bilim ve psikoloji bölümünden Wouter Wolf, “Deneyimler birlikte izlenince zenginleşiyor” diyor.
Royal Society tarafından yayımlanan araştırma için şempanzeler ve bonobo maymunları video oynatılan bir ekranın önüne oturtuldu.
Maymunların filmi izlediğinden emin olunması için göz takip cihatları kullanıldı. Maymunları aynı yerde sabit tutmaya teşvik etmek için de meyve suları verildi.
Wouter Worlf, gösterilen filmlerin daha önceki araştırmalarda maymunların neyi sevdiği dikkate alınarak seçildiğini söyledi. En sevdikleri filmler maymunlarla ilgili olan filmlerdi.
Araştırmacılar, genç bir maymunla oyun oynayan bir maymun ailesinin videosu izleyen, çoğu şempanze ve bazıları bonobo olmak üzere 45 maymunun verilerini inceleyen tavırlarındaki değişiklikleri gözlemledi.
Birlikte film izleyen maymunlarda, video bittikten sonra, yan yana durmak, birbirlerine dokunup birbirleriyle etkileşime girmek gibi davranışlarla aralarındaki bağın daha kuvvetli hale geldiği görüldü.
Paylaşılan sosyal deneyimler
Psikologlar bulguların, bu tip paylaşılan sosyal deneyimlerin ‘yalnızca insanlara özgü’ olduğu düşüncesini de sorgulattığını ifade ediyor.
Uzmanlar ayrıca, insanların seyirci olarak bir spor müsabakası gibi birlikte izledikleri etkinliklerde birbirleriyle nasıl bağ kurdukları hakkında da bir fikir.
Wouter Wolf’a göre izlerken paylaşılan duygular çok kendine özgü, ama aynı şekilde bu deneyimin bozulması da bir o kadar rahatsız edici olabilir.
Wolf, “İki kişinin bir şeyi birlikte deneyim edip paylaşması ortak bir zemin oluşturuyor. Sinemaya gittiğinizde yan yana oturuyorsunuz, bu gerçekten sosyal bir etkinlik. Ama yanınızdaki telefonuyla oynamaya başladığında rahatsız olmaya başlıyorsunuz. Rahatsız edici çünkü artık birlikte izleyemiyorsunuz” diyor.
Psikolog Wolf, sosyal medyayı çekici kılan özelliklerden birinin ‘anı birlikte paylaşma’ isteğine hitap etmesi olduğunu, bunun da ‘birlikte bir şeyi görme’ duygusu yarattığını söylüyor.
Wolf, “İnsanlar paylaşmaya bağımlı. Ama sosyal medyada bu deneyimi derinden yaşayabiliyor musunuz? Bu tip sanal sosyal ağın kalitesi farklı oluyor” diyor.
verebileceğini söylüyor.