2030 yılında suyla ilgili hedeflerin uygulanmasını teşvik etmek için BM nezdinde düzenlenen üst düzey toplantıda, “Amaç ve hedeflerimizin çok gerisindeyiz.” diyen Bozkır, bugünkü panel benzeri çalışmaların “çok taraflı iş birliğini genişletmek ve suyla ilgili ihtiyaçları karşılamak için somut eylemleri hızlandırmak” gibi hedeflere ulaşmayı hızlandıracağını ifade etti.
Bozkır, mevcut verilere göre, yaklaşık 2,2 milyar kişinin güvenli içme suyuna erişimden yoksun olduğu, 4,2 milyar kişinin sağlıksız ortamlarda yaşamını sürdürdüğü ve hala 2 milyar kişinin kendine ait düzgün bir tuvaletinin bulunmadığı gerçeğini hatırlattı.
GLOBAL KALKINMADA SUYUN ETKİSİNE VURGU
Volkan Bozkır, küresel bir salgının ortasında olunmasına rağmen 3 milyar kişinin temel el yıkama düzeneğinden yoksun olduğu bilgisini paylaşarak su sorun çözülmeden global bir kalkınmanın gerçekleşemeyeceğine vurgu yaptı.
Bozkır, her türlü, eğitim, sağlık ve geçim kaynakları ile ilgili temel unsur olan suyun, hayat, devamlılık ve güçlenme kavramlarıyla arasında sıkı bir bağı olduğunu, suyun devamlılığının sağlanamaması durumunda tüm gezegenin ekosisteminin bozulacağını belirtti.
Su tüketimindeki küresel eşitsizliğe vurgu yapan Bozkır şunları söyledi:
“Milyarlarca insanın temiz içme suyu veya ellerini yıkamak için temel aletleri bile yokken bu kadar yüksek düzeyde teknik yenilik ve başarıya sahip bir dünyada yaşıyor olmamız ahlaki bir başarısızlıkla açıklanabilir.”
