Borsa İstanbul AŞ Genel Müdürü Mehmet Hakan Atilla, Atilla, “Bonds, Loans & Sukuk Turkey 2019” konferansında yaptığı konuşmada, Borsa İstanbul’un, gurur duydukları milli bir değer ve güçlü bir marka olduğunu vurguladı.
Atilla, Borsa İstanbul’un, 400’ün üstünde halka açık şirket ve 1 trilyon liraya yaklaşan şirket değeriyle bölgenin en büyük borsası ve devir hızı itibarıyla dünyanın en likit işlem platformlarından birisi olduğunu belirtti.
Borsa İstanbul’un, Takas İstanbul ve Merkezi Kayıt Kuruluşu sinerjisi ile işlem öncesi risk yönetiminden başlayıp merkezi takas, kayıt ve saklamaya kadar sermaye piyasasına baştan sona entegre hizmet veren bir değer zinciri olduğunu ifade eden Atilla, aynı zamanda BISTECH altyapısı ile dijital çağın ihtiyaçlarına etkin çözümler üreten bir teknoloji şirketi olduklarını vurguladı.
Atilla, şöyle devam etti:
“2019, borsamız için oldukça verimli bir yıl oldu. Yeni Ekonomi Programı’nda (YEP) verilen hedefler doğrultusunda bir yandan finansal piyasalarımıza pek çok yeni ürün kazandırırken, öte yandan likiditeyi artırarak derinlik sağlamaya muvaffak olduk. Geçtiğimiz yıl açtığımız FX Swap piyasası, günlük 2 milyar doları aşan hacme ulaştı. Merkez Bankamızın zorunlu karşılık düzenlemesinin ardından konsolide ettiğimiz repo pazarında bugün artık 70 milyar lira üstünde işlem geçiyor. Vadeli İşlem Opsiyon Piyasamızda (VİOP) yükselen hacimle birlikte yeni pay ve faiz vadeli sözleşmeler, vade ve kullanım fiyatı yatırımcı tarafından belirlenen esnek kontratlar yaratıldı. Önümüzdeki günlerde yapacağımız duyurularla üyelerimize VİOP’ta yeni döviz kontratları ve akşam seansı gibi uygulamaların bilgisini de vermiş olacağız.”
“SERMAYE PİYASASINI DERİNLEŞTİRECEĞİZ”
Hakan Atilla, organize piyasa ürünleri alanındaki girişimlere ek olarak finansal mimari ve bankacılık sektörüne yönelik inisiyatifler de aldıklarını anlattı.
Repo pazarının sağladığı sağlam zemin üzerine Türk Lirası Referans Faiz Oranı TLREF’i inşa ettiklerini belirten Atilla, “Dünya LIBOR sonrası döneme hazırlanırken, biz de bu dönüşüme ortak olduk ve ülkemizin risksiz değişken faiz altyapısına kavuşması ve finansal sistemde milli paramızın ağırlığının artırılması için önemli adımlar attık. Kısa süre içinde bankalarımızın faiz riskini çok daha etkin yönetmelerine imkan sağlayacak yeni faiz takası ürününün bilgisini paylaşacağız.” diye konuştu.
Atilla, Devlet İç Borçlanma Senetleri’nin (DİBS) yurt dışında saklanması ve yabancı yatırımcılar tarafından para piyasalarında teminat olarak kullanılması imkanının sağlanması için önemli mesafe aldıklarını söyledi.
Omnibus hesaplar sayesinde menkul kıymetlere yabancı yatırımcı talebini artırmaya ve sermaye piyasasını daha da derinleştirmeye gayret ettiklerini belirten Atilla, Borsa İstanbul’un, her zaman olduğu gibi gelecek yıllarda da finansal sistemin en önde gelen paydaşlarından olmaya devam edeceğini sözlerine ekledi.