Sinan Tuna Farmasi markasını kuran Tuna Ailesi’nin 3’üncü kuşak temsilcisi. İşin içinde doğmuş, eğitim hayatı boyunca da aile işlerine odaklı bir kariyere doğru adım adım yürümüş genç bir iş insanı. Amerika-Türkiye seyahatleri arasında İstanbul’da buluştuk. Yüzde 100 Türk sermayeli Farmasi son bir yılda Amerika’da büyük bir atak yaptı. Geçen hafta da hem Avrupalı, Afrikalı, Amerikalı hem de Türk satış temsilcilerini Türkiye’de bir araya getirdi. “Birleşmiş Milletler (BM) gibi bir şirketiz” diyen Sinan Tuna ile şirketlerinin yeni hedeflerini masaya yatırdık.
– Farmasi bir aile şirketi. Nasıl bir hikayesi var?
Dedem 1923 doğumlu Cevdet Tuna. Doktor. Göçmen bir babası var, Romanya’dan göç etmişler. Türkiye’nin ilk doktorlarından. İstanbul’da Eczacılık Bölümü’nü bitirip, Goethe Üniversitesi’nde 1940’lı yıllarda master yapıyor. Türkiye’ye dönünce ilaç üretmeye başlıyor, yıllarca eczanelere ilaç yapıp, dağıtıyor. Babamın gençliği döneminde kozmetik işine başlanılıyor. Büyük bir kozmetik yatırımı yapılıyor. O dönemde markalaşmak değil, dünyanın büyük markalarına kozmetik üretimine odaklanılıyor.
– Fason üretimden tamamen çıkılıyor mu?
2004 yılında strateji değişikliğine gidiyor babam. “Fason mal üretimini aşıp kendi markamızı yapmalıyız” diyor ve Farmasi markasını edindiği deneyimle kuruyor.
– Raflarda satılan bir marka olmak neden tercih edilmiyor? Doğrudan satış şirketi olmanın seçilmesinin nedeni nedir?
2010 yılında dünyada rekabetçi piyasa ortamını iyi görüp, raf satışından vazgeçip doğrudan satışa başlamaya karar verildi. Ürünler hep kargoyla yollandı. Satış girişimcileri sistemiyle satanların ve tavsiye edenlerin para kazanmasını sağlayan bir yapıyı kurduk.
TÜRKİYE’DE 1 MİLYAR LİRA CİRO
– Bu nasıl oldu? Bu sıçrayışı nasıl yaptınız?
Yabancı firmalar gibi fiyat artışı yapmadık. “Bir süre zarar etsek de devam etmeliyiz” dedik. Müşteriler de bize sadık davrandılar. Girişimcilerimize karşı sorumluluğumuz vardı. Biz aynı zamanda Türkiye’nin en büyük kadına destek şirketlerinden biriyiz. Bağımsız girişimcilerimiz bizden gelir elde ediyor. 10 binin üzerinde kadın gelir elde ediyor bu işten. Bu yılı Türkiye’de 1 milyar TL üzerinde ciroyla kapatmayı hedefliyoruz.
KOZMETİK ŞEHRİYİZ
– Fabrika yatırımınızda yenilikler, yeni yatırımlar var mı?
Diş macunlarının tüpünü, kapağını da üretiyoruz, parfüm, makyaj, deterjan ve kişisel bakım hepsini üretiyoruz. Bir kozmetik şehriyiz. 2 bin çeşit ürün üretiliyor fabrikamızda. Bine yakın kişi çalışıyor üretimde. Avrupa’daki en büyük entegre üretim tesisiyiz.
– Yurtdışı açılımı nasıl oldu?
Avrupa’da çok yatırım yaptık. Bir yıl içinde Almanya’da ofis ve depo açacağız. Avrupa’nın her yerinde varız. Almanya ile Avrupa operasyonu tamamlanacak. Yalnızca Romanya’da 25 bin girişimcimiz var.
– Amerika operasyonunuz yeni başladı. Nasıl gidiyor? Doğrudan satış işinin doğduğu yer Amerika…
Biz ilk Miami’de başladık. 250 metrekarelik bir merkezle başladık. İlk ay 70 bin dolar ciro yapmıştık. Kısa sürede başarı oldu. 4 ayda 2 milyon dolarlık satış yaptık. Şu anda 7 milyon dolara ulaştık.
– Böyle bir sıçrama bekliyor muydunuz?
Türk firması olarak işleri kurmak kolay değil. Büyüyebilirsiniz ama operasyon gücünüzü de artırmanız lazım. Başta gemiyle mal gönderiyorduk artık uçakla gönderiyoruz. En büyük pazarımız Amerika’da California. Amerika’da Alaska dahil her yere ürün göndermeye başladık. Önümüzdeki yıllarda ABD’de 1 milyar dolar ciro yapmayı hedefliyoruz. Büyümek için New York’ta bin metrekare ofis tuttuk. 5 yılda Amerika’da en hızlı büyüyen doğrudan satış kanalı olduk.
YENİ KOZMETİK ÜS KURACAĞIZ
– Yeni yatırımlarınız olacak mı?
Lüleburgaz’da yeni bir tesisi kuracağız. 1 milyon metrekarelik arazi satın aldık. Yeni bir üretim üssü kuracağız. Dünyanın en büyük kozmetik fabrikasını kurmayı hedefledik. Amacımız da dünyanın en büyük 500 markasından biri olmak.
– Yurtdışında ve Türkiye’de satılan ürünler arasında fark var mı?
Türkiye fiyat odaklı, Amerika kalite odaklı. “Ürün pahalı olsa da kaliteliyi alayım” diyor Amerikalılar. Bunlar imkan meselesi. Amerika’da hep en pahalı ürünlerimiz satılıyor. Yaşlanma karşıtı ürünlerimiz çok satıyor. Anlık botox etkisi yapan kremlerimiz çok satıyor.
SİNAN TUNA KİMDİR?
KOÇ Lisesi mezunu olan Sinan Tuna, İngiltere’de Regent’s Üniversitesi’nde Global Yönetim alanında eğitim aldı. Harvard Üniversitesi’nde de Büyüme Stratejileri, Oxford Üniversitesi’nde de Bilgi Yönetimi, İnovasyonu Yönetme, Değişim Yönetimi, Stratejik Tahmin alanlarında sertifika programlarına katıldı. Farmasi’de Satış Planlama alanında staj yaparak ilk iş deneyimini okurken yaşadı. Londra’da Gartner Inc.’de satış yöneticisi olarak çalıştı. Buradaki deneyiminin ardından 2017’den bu yana aile şirketlerinde görev aldı.
RAKAMLARLA FARMASİ
Günde 40 bin sipariş paketlenip kargolanıyor.
26 ülkede de merkezi var
2 milyon kayıtlı girişimci. Yüzde 94’ü kadın.
Türkiye’de doğrudan satış pazarının büyüklüğü 1.5 milyar lirayken, Farmasi’nin son 8 yıldaki girişimleriyle bu pazar 3 milyar liraya ulaştı.