Hücum oyuncularına savunma yaptırabilirsiniz ama defans oyuncularına yetenek yüklemesi yaparak onları hücumcu ya da golcü yapma şansınız yok. Erol Bulut 1-0 geride girdiği ve en az iki gole ihtiyaç duyduğu ikinci yarıda bu mantığı düşünerek hamle yaptı ve maçın kaderini değiştirdi. Sosa-Cisse değişikliği sonrası Fenerbahçe ön alanda Pelkas-Valencia-Samatta ve Cisse dörtlüsü ile yer alırken, bu oyuncuların üçü santrfor bölgesinde de oynayan golcü futbolculardı. Kornerden gelen beraberlik golü sürpriz değildi.
Özellikle ilk devrede orta saha ile hücum arasındaki eksik olan bağlantının Pelkas ile merkezde sağlanması ile beraber Fenerbahçe rüzgarı esti sahada. Pelkas’ın topukla Cisse’yi görüp Valencia’nın bitirdiği ikinci gol Fenerbahçe’yi öne geçirirken Trabzonspor’u da sindirdi.
UĞURCAN TEHDiDi
Oysa maçın ilk devresinde Sosa’ya baskı uygulayıp Fenerbahçe’nin hatlar arası bağlantısını koparan Trabzonspor iyi kontralar gerçekleştirerek maçta etkili olan taraftı. Kaleci Uğurcan Çakır’ın hızlı oyunu ve isabetli uzun pasları dahi önemli bir tehdit oluşturmuştu Fenerbahçe’nin baskısına.
Yine onun uzun topunda şans eseri önüne düşen topu Benik afobe’nin müdahalelere rağmen yıkılmayarak içeri dalıp attığı müthiş gol de her şeyi bordomavililer için mükemmel hale getirmişti. Erol Bulut’un hamlesi ise her şeyi değiştirdi.
Pelkas on numarada bağlantı kurarken hem sağı hem solu tehdit dolu olan hücum gücü maçta üstünlüğü getirdi.
ANALiZ YAPILMAMIŞ
Fenerbahçe’nin attığı 7 golün 5’inin duran toptan olduğu ve bunların üçünün korner golü olduğu bir ortamda Eddie Newton’ın maça nasıl hazırlık yaptığını da sorgulamak gerekir. Böylesine etkili bir duran top kullanımı olan takıma karşı 2 korner golü yemek için rakibin attığı gollerin dahi analizinin yapılmamış olması gerekir. Fenerbahçe’nin üçüncü golü sadece farkı açmadı aynı zamanda Eddie Newton’ın maç hazırlığını da gözler önüne serdi. Bir şans ya da yetenek golüyle öne geçebilirsiniz ama maçı teknik adamların hazırlığı ve hamleleri bitirir.