Berdel, öç karşılığı evlenme, beşik kertmesi, kuma, kan bedeli evliliği, analı kızlı, çocuk evlilikleri ve daha birçoğu; ülkemizde kişinin istemediği halde; zor, güç ve tehdit edilerek gerçekleştirmek zorunda kaldığı zoraki evliliklere verilen isimlerden sadece birkaçı… Zoraki Evliliklere Sıfır Tolerans Projesi kapsamında, toplumun kanayan yarası olan zoraki evlilikler mercek altına alınıyor!
Toplumun en temel taşını oluşturan ailenin doğru temeller üzerinde kurulmayarak; sağlıksız bireyler, sağlıksız kadınlar, sağlıksız çocuklar ve sonuçta sağlıksız topluma yol açmasına neden olan etkenlerin en başında gelen, toplumun kanayan yarası olan zoraki evlilikler üzerine önemli bir proje başladı. Birçoğu resmi makamlara yansımayan zoraki evlilikler ile kanayan yarayı gün ışığına çıkaracak çok kapsamlı bir saha çalışmasının sonuçları Acıbadem Üniversitesi’nde açıklandı.
“Zoraki Evliliklere Sıfır Tolerans” projesi, Kanada Ankara Büyükelçiliği Kanada Yerel Girişimler Fonu’nun katkılarıyla Acıbadem Üniversitesi Suç ve Şiddetle Mücadele Uygulama ve Araştırma Merkezi (ASUMA) ile İMDAT Şiddeti Önleme ve Rehabilitasyon Derneği’nin işbirliği ile hazırlandı. Prof. Dr. Oğuz Polat’ın proje koordinatörlüğünde gerçekleştirilen çalışmanın sonuçlarının açıklandığı toplantıda Prof. Dr. Oğuz Polat’ın yanı sıra, Proje Koordinatör Yardımcısı Avukat Zeynep Reva, Doç. Dr. Cem Uysal, Prof. Dr. Hakan Kar, Mustafa Korkutata, Prof. Dr. Halis Dokgöz çarpıcı raporun sonuçlarını her boyutuyla anlattı.
Toplantıda zoraki evlilikleri engelleyecek yasal düzenlemelerin yapılmasının, sorunun çözümünde çok büyük önem taşıdığı vurgulandı. İşte çarpıcı rapordan satırbaşları ve uzmanlardan uyarılar…
Meclis’te komisyon kurulması gerekiyor
Toplantıda konuşan Acıbadem Üniversitesi Suç ve Şiddetle Mücadele Uygulama ve Araştırma Merkezi (ASUMA) Başkanı ve Zoraki Evliliklere Sıfır Tolerans Projesi Koordinatörü Prof. Dr. Oğuz Polat “Zoraki evlilikler Türkiye’nin çok önemli sorunlarından biri. Bu konuda mutlaka kanunların var olması ve yürürlüğe girmesi gerekiyor. Meclis’te zoraki evlilikleri önleme konusunda Meclis Komisyonu kurulabilirse o zaman Türkiye genelinde problemin büyüklüğü daha çok ortaya çıkacak. Yeni kanunlar çıkartılarak bu durumun engellenmesi için adımlar atılacağını umuyoruz. Bu konunun, ‘Arada 10-15 yaş farkı olan çocukla, eğer rıza varsa bunlar da ceza görülmez, ceza olmayacak’ şeklindeki söylemlerin olduğu bugünlerde çok daha önemli olduğuna inanıyorum” diye konuştu.
Zoraki evlilikler hiçbir şekilde hoş görülmemeli!
Toplantıda konuşan Zoraki Evliliğe Sıfır Tolerans Projesi Koordinatör Yardımcısı Avukat Zeynep Reva; “Evlilik toplumun en temel ögesini oluşturan bir kurum. Bu anlamda doğru temeller üzerine kurulması lazım. Ancak biz bunu zoraki evliliklerle yanlış, çürük temeller üzerine kuruyoruz ve sağlıksız bireyler, sağlıksız kadınlar, sağlıksız çocuklar oluşuyor, bu da sağlıksız toplumlara sebep oluyor.
Zoraki evlilikler ülkemizde o kadar yaygın ki, en az 10 çeşit farklı ismi var!
Berdel, öç karşılığı evlenme, beşik kertmesi, kuma, kan bedeli evliliği, analı kızlı, çocuk evlilikleri; bunlardan yalnızca bazıları…
Avukat Zeynep Reva, konuyu şöyle açıklamaya devam ediyor: “Ne yazık ki ülkemizde en az 10 çeşit ismi bile verilmiş evlilik türü var. İsmi bile verilmiş demek bu evlilik türü toplumda çok yaygın demek. Sağlıklı bir toplum ve sağlıklı bir aileye ulaşmak için zoraki evliliklerin yolunu kapamak gerekiyor”
Medeni Kanun’da da yeri olmayan zoraki evliliklerin hiçbir şekilde hoş görülmemesi gerektiğini vurgulayan Av. Zeynep Reva “Aslında çocukları da varmış acaba bu seferlik af mı etsek denen bir bakış açısı o küçük deliği büyütüyor ve kocaman kapanmayan yara oluyor, o nedenle sıfır tolerans diyoruz. Çocuk evlilikleri başta olmak üzere zoraki evliliklere hiçbir şekilde geçit vermemek lazım. Bununla ilgili Meclis’te komisyon kurulması ve çözüm sağlanması gerekli.” şeklinde sözlerini noktaladı.
Zoraki evliliklerle ilgili doğru bilinen yanlışlar
- Zoraki evliliklerde mağdur sadece kadınlardır: YANLIŞ!
Zoraki evlilik mağdurlarının çoğunluğu kadın olmakla birlikte, erkekler de mağdur olabiliyor. Özellikle ebeveynleri tarafından evlendirilen erkek çocukları, eşcinsel, trans veya başka davranışlarda bulundukları için sorunlu bulunup ‘iyileşsinler’ diye evlendirilen erkekler de mağdur olabiliyor.
- Zoraki evlilik, aile içi özel bir meseledir: YANLIŞ!
Bir kişinin evliliğe zorlanması temel insan haklarının ihlali anlamına geliyor ve bu nedenle aile içi mesele değil kamu meselesi oluyor.
- Zoraki evliliklerin zorlayıcıları sadece erkeklerdir: YANLIŞ!
Zoraki evlilikler özellikle ataerkil kültürlerde uygulanmakla birlikte, birçok zoraki evlilik bizzat kadınların (anne, teyze, büyükanne veya mağdurların kızları) zorlamasıyla ve desteğiyle gerçekleşiyor.