Merkeze bağlı Kurna köyünde başlayan, Burdur Çayı üzerinde 1700’lü yıllarda bölgede yaşayan Rum ve Ermeniler tarafından yaptırılan 12 su değirmeni, yıllarca yöre halkına hizmet verdi. Burdur Çayı’nın suyunun azalmasıyla zamana uyularak, değirmenlerde su gücü yerine elektrik motoru kullanılmaya başlandı. Türkülere konu olacak kadar ünlü olan değirmenler, gelişen teknoloji, tarım arazilerinin azalması, ev ekmeğinin yerini fırın ekmeği üretiminin almasıyla önemini yitirerek bir bir kapandı.
SADECE 2’Sİ ÇALIŞIYOR
Yerel sanatçı Tepeli Hasan’ın sözlerini yazdığı ve Türk Halk Müziği sanatçısı Muzaffer Sarısözen tarafından derlenen ‘Onikidir Şu Burdur’un Dermeni’ türküsüne konu olan değirmenlerden bugün sadece ‘Baş Değirmen’ ve ‘Hamit Değirmeni’ çalışıyor. Bölgede kapısına kilit vurulan ‘Ali Bey Değirmeni’ ise Burdur Belediyesi’nce satın alındı. 12 dönüm arazisi mesire yeri olarak düzenlenecek bina, Değirmen Müzesi’ne dönüştürülecek. Ayan Hasan Değirmeni kullanılmazken, içindeki malzemelerin boşaltıldığı Hatip Hoca Değirmeni, Velicangil Değirmeni ve Kabacalı Değirmeni de kapalı durumda. Tıkırdık Değirmeni, Çobanönü Değirmeni, Tapucu Yakup Değirmeni, Kaymakamoğlu Değirmeni ve Bavli Değirmeni ise yıkıldı.
‘BURDUR HALKINA ARMAĞAN ETMİŞ OLACAĞIZ’
Ali Bey Değirmeni’nin restore edilmesi amacıyla Burdur Belediyesi tarafından Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı’nın desteklediği bir proje hazırlandı. Belediye Başkanı CHP’li Ali Orkun Ercengiz, “Yer teslimini yaptık. Restorasyonu en kısa zamanda başlayacak ve 270 gün sonra Burdur’un türkülere konu olan değirmenlerinden birisini kültür varlığı olarak Burdur halkına armağan etmiş olacağız. Geçmiş dönemde değirmenleri Ermenilerin, Rumların işlettiğinden bahsedilir Burdur türkülerinde. Özellikle ‘Onikidir Şu Burdur’un Dermeni’ türküsünde bunu gayet iyi görebiliyoruz. Ali Bey Değirmeni bizden önceki dönemde Sayın Belediye Başkanımız Sebahattin Akkaya tarafından kamulaştırması yapılarak restorasyon için planlanmıştı. Restorasyonu bize kısmet oldu. Planlamalarını yaptık. Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı’ndan da yüzde 75 destek alarak 270 gün sonra bu değirmeni yeniden Burdur halkının hizmetine sunacağız” dedi.
Burdur’un su kültürünün çok iyi yaşandığı bir kent olduğunu anlatan Başkan Ercengiz, şöyle konuştu: “Bu su kültürü, suyun itme gücünden yararlanılarak o günün teknolojisinde oluşturulmuş su değirmenlerinde buğdayın una giden serüveninde önemli bir yer kapsamakta. Türkülere konu olan 12 değirmenle Burdur buğdaydan una giden serüvenin merkezi haline gelmiş ve civar köylerden, ilçelerden buraya gelip buğdayını un yaptıran, bedelini ödeyerek satın aldığı ununu satan tüccarların uğrak yeri haline gelmişti. Su değirmenleri değişen dünya içerisinde maalesef teknolojiye yenik düştü. İnsuyu’ndan başlayıp Burdur Gölü’ne kadar giden suyun azalmış olması, maalesef belki küresel ısınma, belki tarım politikalarında yapılan yanlışlar vahşi sulama sistemiyle yapılan tarım mantığı Burdur çayına gelen suyun kaybolmasına sebep oldu.”
‘ETRAFINI DA MESİR ALANI OLARAK DÜZENLEYECEĞİZ’
Değirmene adını veren Ali Bey ve ailesinin mezarlarının yer aldığı değirmenin etrafının da mesire alanı olarak düzenleneceğini aktaran Başkan Ercengiz, “Biz bir yandan bu değirmeni ayağa kaldırırken etrafını da mesir alanı olarak düzenleyeceğiz. Çünkü vatandaşımızın bu alanı sadece gezip görmek üzere değil kullanmak üzere gelmesini de yürekten istiyoruz. Çalışmalarımız bundan sonra bu yönde olacak” diye konuştu.
ONİKİDİR ŞU BURDUR’UN DERMENİ TÜRKÜSÜNÜN SÖZLERİ
Onikidir imanım aman, şu Burdur’un dermeni/ Dermencisi efem aman Urum değil Ermeni/ Ya kendisi efeler aman ya kellesi gelmeli/ Ay karanlık efem görünmüyor izimiz/ Üç kardeşiz efem kurban gitsin birimiz/ Bir incecik yol gidiyor dermene/ Oturmuşlar efem aman çayır ile çimene/ Hem severim efeler aman hem döverim kime ne/ Al karanfil aman mor şişede ıslanır/ Bir gün olur efem deli gönül uslanır.