Kaşdemir, AA muhabirine, Başkanlıklarınca sürdürülen çalışmalar hakkında bilgi verdi. Çanakkale Boğazı ve boğazın çevresindeki su altında Çanakkale Savaşları ve daha sonraki tarihi süreçten kalan birden çok batık bulunduğunu anlatan Kaşdemir, bölgenin dalış merkezi olması konusunda somut adımlar atıldığına işaret etti.
Kaşdemir, Çanakkale’nin dünyanın en önemli dalış merkezlerinden birisi olma yolunda ilerlediğini vurgulayarak, şöyle konuştu: “Batıklar, daha önce dalışa yasak bölge kapsamında oldukları için herhangi bir şekilde sportif amaçla ya da turizm amacıyla değerlendirilemiyordu. Tarihi Alan Başkanlığı olarak suyun altında yatan hazinelerin hem turizme hem de sportif dalışlara açılması anlamında ilk adımlarımızı attık. Kültür ve Turizm Bakanlığımızın, Çanakkale Valiliğimizin ve Genelkurmay Başkanlığımızın destekleriyle batıkların olduğu alan dalışa yasak bölge olmaktan çıkarıldı.”
Alan Başkanlığı olarak bu batıklara dalışın yapılabilmesi için çalışmalara devam ettiklerini dile getiren Kaşdemir, şu ifadeleri kullandı: “Bu konuda TÜBİTAK’tan bilimsel destek alıyoruz. Geçen yıldan bu yana TÜBİTAK-MAM gemisi burada bir çalışma gerçekleştiriyor. Denizin altındaki tüm batıkları ve tarihsel objeleri kayıt altına alıyor. Aslında burada hem bir dalış merkezi yapıyoruz hem de bir su altı parkı oluşturuyoruz. Bu belki de dünyada çok az olan bir konu. Bunun çok talep göreceğini ümit ediyoruz. Bugüne kadarki veriler bunu gösteriyor. Almanya’daki dalış fuarına katıldık. Bu fuarda tüm dünyanın Çanakkale’deki bu dalış faaliyetlerinin bir an önce başlamasını beklediğini gördük. Bu talebin çok fazla büyük olduğunu gözlerimizle görmüş olduk. Biz de buna bağlı olarak daha çok motive olarak çalışmalarımızı hızlandırdık.
Bu konuda TÜBİTAK gemisi de son çalışmalarını yapıyor bölgede. Biz de bölgede dalışa uygun bir ortam hazırlamak için girişimlerimizi sürdürüyoruz. Dolayısıyla tüm izinler de alınmış durumda. Tarihi Alan Başkanlığının lokomotifinde Çanakkale’de çok önemli bir dalış merkezinin önümüzdeki yıl bahar itibarıyla hayata geçmiş ve başlamış olacağını düşünüyoruz. Şu anda aksayan bir durum yok.”
“Kızıldeniz ve Kaş’tan sonra Çanakkale’yi de tanıyacaklar”
Kaşdemir, dünyada önemli dalış merkezleri bulunduğunu ve her yıl binlerce kişinin buradaki turizm faaliyetlerine katıldığını anlattı. Bilinen merkezlere bir yenisinin “Çanakkale” olarak ekleneceğini kaydeden Kaşdemir, “Dünyada nasıl dalış denildiğinde akla Mısır Kızıldeniz ya da Antalya Kaş geliyorsa Çanakkale de artık ilk sıralarda yer alacak. Hem ülkemizin hem de Çanakkale’nin geleceğine büyük katkı yapacağını ümit ediyoruz. İnşallah aldığımız tüm destekler ve bu güzel vizyonla Çanakkale dünyada söz sahibi bir dalış merkezi haline gelecek. Dünyanın en önemli dalış merkezlerinden birini Çanakkale’de oluşturuyoruz.” dedi.
“Hem karasıyla hem deniziyle önemli bir yerdeyiz”
Çanakkale’deki tarihi alanın dünyada en fazla ziyaretçi çeken açık hava müzelerinden olduğunu anımsatan Kaşdemir, konunun bu anlamıyla da önem arz ettiğini vurguladı. Bu konudaki çalışmaları hassas şekilde sürdürdüklerini belirten İsmail Kaşdemir, şunları kaydetti: “Hal böyle olunca ve dünyanın çok fazla tanıdığı bu kara parçasında denizlerin de kıymeti çok büyük. Denizlerin altında da aslında insanların çok merak ettiği tarihsel objeler ve değerler var. Bunların da suyun altında atıl kalmalarındansa bir an önce gerek turizme gerekse ekonomimize katılması gerekiyordu. Biz de bunu yaptık. Çanakkale hem karasıyla Gelibolu Yarımadası ile hem de deniziyle Çanakkale Boğazı ile artık dünyada çok bilinen ve tanınan bir merkez haline gelmiş olacak.”