TEKNOFEST Yönetim Kurulu Başkanı da olan Selçuk Bayraktar, Anadolu Ajansının (AA) “Global İletişim Ortağı” olduğu, Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı öncülüğünde Gaziantep’te düzenlenen TEKNOFEST 2020’de Cezeri Uçan Araba ve savunma teknolojilerine yönelik çalışmalara ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Otomotiv sektöründe birisi elektrikli diğeri akıllı araçlar olmak üzere iki büyük devrimin yaşandığını vurgulayan Bayraktar, “Bundan sonraki hedefimizde akıllı uçan arabalar var. Adeta kişisel bilgisayar gibi kullanılan, akıllı arabaları hayal ediyoruz. Eskiden bilgisayar teknolojisi sadece büyük kurumların kullandığı dev sabit makinelerden oluşuyordu şimdi herkesin elinde kullandığı teknolojilere dönüştü. Aynen biz de akıllı araçların geleceğini öyle görüyoruz.” diye konuştu.
Bayraktar, Cezeri’nin ilk çıktığında ilgi gördüğünü, test uçuşu sonrası ise dünyada büyük bir yankı uyandıran araç olarak ön plana çıktığını vurguladı.
Bilişim teknolojilerinin çok hızlı ilerlediğinin altını çizen Bayraktar, “Bugün sadece büyük yolcu uçaklarında uçuyoruz, sadece belli çok özel şartları olan kişiler pilot olabiliyor. Cezeri herkesi pilot yapabilen çok akıllı bir araç, taşıt olarak ön plana çıkıyor. Tabii aracımız henüz çok çok yeni, doğum aşamasında diyebiliriz. Dünyada bu alanda çalışan onlarca bilişim teknolojisi var. Bazısı çok büyük kurumlar, bazıları da küçük çaplı çalışmalardan ibaret.” dedi.
“Türkiye artık bu alanda ben de varım diyor”
Bayraktar, Cezeri’ye ilişkin çalışmaların çok yönlü ve kapsamlı şekilde devam ettiğini dile getirdi.
Teknolojik hamlelerin birbiri ardına geldiğini hatırlatan Bayraktar, “Bu bizim çok uzun bir yolculuğumuzun hikayesidir. Ben şuna da benzetiyorum. 2005 yılında yaptığımız Türkiye’nin ilk milli ufak 5 buçuk kiloluk insansız hava aracına da benzetiyorum. Bugün 2005’ten bu yana 15 yıl içerisinde Türkiye dünyanın kendi sınıfında en modern en iyisi diyebileceğimiz 5 buçuk tonluk Akıncı’yı yapar hale geldi. Ve dünyada sadece birkaç ülke bu sınıfta ve kapasitede insansız hava aracı yapıyor. Yarınların yarışında bugünden çalışanlar olacak, bu kesin. Türkiye artık bu alanda ben de varım diyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Selçuk Bayraktar, dünya piyasasında, kısa sürede yapay zekayla donatılmış akıllı araçların çok daha fazla görülebileceğini anlattı.
“Cezeri’nin hayatımıza girişi erken olabilir”
Bayraktar, teknolojide artık 5-10 yılın bile çok uzun bir zaman dilimi olduğunu belirterek, “Nasıl ki telefonlarımızın her iki yılda bir modelleri ve fonksiyonları değişiyorsa teknoloji de çok hızlı evinim yaptığından Cezeri’nin hayatımıza girişi biraz daha erken olabilir. Benim öngörüm 5 ila 15 yıl arasında geçen bir süreci kapsar. Çünkü bazı kırılımlar gerekiyor yani kent taşımacılığında sivillerin kullanması için ama ondan önce sportif maksatla kullanılacağını düşünüyorum. İlk hedefimiz kırsal alanda sportif maksatlarla kullanılabilecek araçlar olarak kullanılmasını sağlamaktır.” diye konuştu.
“Diğer teknolojilerimizle destekleniyor”
Cezeri için daha önceki teknolojik birikimlerden faydalandıklarını vurgulayan Bayraktar, “Akıncı ile geliştirdiğimiz uçuş bilgisayarlarının bir kısmı bunda kullanılıyor. Çünkü bunun da çok emniyetli olması gerekiyor, gerekli sistemlere sahip, bütün kritik uçuş sistemleri 3 yedekli oluyor. Yine bilgisayar destekli 3 robotik pilotlar uçağı uçuruyor. Bunun yanında sistemsel olarak da ciddi bir yedeklilik gereksinimi var. Elbette orada, geçmişten gelen teknoloji birikimimiz de var. Bizim 20 yılda gelen insansız hava aracı birikimimizin tümünü neredeyse Cezeri’yi uçurmak için kullanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
“4 senem Güneydoğu’da geçti”
Bayraktar, İHA’ların çok karmaşık teknolojileri bünyesinde barındırdığını ifade etti. Ekip olarak 2005 yılından itibaren aktif ve yoğun bir şekilde milli savunma sanayisinin içerisinde yer aldıklarını vurgulayan Bayraktar, şöyle dedi:
“Sürekli arazide Türk Silahlı Kuvvetlerimizin yanında görev alıyoruz. TSK şu anda dünyada İHA ve SİHA’ları en iyi kullanan askeri kuvvettir. Biz de 2005’ten bu yana teknik anlamda eksikliklerini gidermek ve yenilikleri hızlı şekilde kuvvetlerimize entegre etmek için çok çalışıyoruz. Benim son 15 yıldaki bu serüven içerisindeki toplam 4 senem Güneydoğu’da geçti. Yakın zamanda Barış Pınarı, Bahar Kalkanı, Zeytin Dalı, Fırat Kalkanı gibi çok büyük harekatlarda İHA ve SİHAlarımız askeri hamlelerimiz için kullanıldı. Bunun bu şekilde devam edeceğini öngörüyoruz.”
