Çin, 20. yüzyılda Soğuk Savaş dönemi rekabetin tetiklediği uzay yarışında bayrağı yeni yüz yıla taşıyarak lider olmayı hedefliyor.
Ülke, son 20 yılda ürettiği uydu, roket, mekik, keşif araçları ve diğer donanımlar ile kendine yeterli uzay programı geliştirme konusunda ciddi mesafe kaydetti.
Son yıllarda uzayın keşfinde iddialı adımlar atan Çin, insanlı uzay seferlerinde ABD ve Rusya’nın yanında üçüncü güç olarak konumunu pekiştirdi.
Ay keşif görevi
2019’da “Çang’ı 4” robotik aracını Ay’ın karanlık yüzüne indiren Çin, bunu başarabilen ilk ülke oldu. Ay’ın yüzeyinden örnek toplaması planlanan “Çang’ı 5” aracını da 24 Kasım’da uzaya fırlattı.
Çin Ulusal Uzay İdaresi (CNSA), 2023-2024 yıllarında yeni Ay görevine daha başlayacağını duyurdu. Kaya ve toprak örnekleri toplamak üzere Çang’ı 6 aracının ve Ay’ın güney kutbunda keşif yapmak üzere Çang’ı 7 görevlerinin planlandığını bildirdi.
Çin mitolojisindeki Ay tanrıçasının adını taşıyan keşif görevleri, ülkenin uzay yarışındaki iddiasını ortaya koyuyor. ABD Havacılık ve Uzay Ajansı NASA da Yunan Ay tanrıçası “Artemis”in adı verilen yeni keşif görevi kapsamında 2024’e kadar Ay’a insanlı seferler düzenlemeyi amaçlıyor. 2028’e kadar sürmesi planlanan seferlerin ardından Ay yörüngesinde uzay istasyonu kurulması ve burayı basamak olarak kullanarak Mars’a insanlı seferler düzenlenmesi hedefleniyor.
Mars’a keşif görevi
Öte yandan Çin, uydu ve gezginci robottan oluşan Mars keşif görevi “Tienvın-1″i 23 Temmuz’da Kızıl Gezegen’e yolladı.
Uydu ve gezginci robotun, ülkenin güneybatısında Hainan Adası’ndaki uzay merkezindeki fırlatılıştan 45 dakika sonra, Dünya yörüngesinde, Mars’a transfer edileceği konuma ulaştığı bildirildi.
Keşif araçlarının 7 aylık yolculuğun ardından Kızıl Gezegen’e ulaşması planlanıyor.
Çin, 2011’de Rusya iş birliğinde Mars’a uydu yollamaya teşebbüs etmiş ancak uydu Dünya yörüngesine ulaşamadan atmosferde yanarak tahrip olmuştu.
Çince “göklerdeki hakikati aramak” anlamına gelen “Tienvın” misyonu, adını milattan önce (MÖ) 4. yüzyılda yaşayan Çinli şair Qu Yuan’ın dizelerinden alıyor.
İnsanlı uzay seferleri
Çin, ilk kez 1967’de Devlet Başkanı Mao Zedung ve Başbakan Cou Inlai döneminde insanlı uzay yolculuğu yapma kararı aldı.
ABD’nin “Gemini” mekiğinden kopya edilerek 1970’lerde yapılan Şuguang uzay aracı başarısız oldu. Ülke ardından Rusya’nın Soyuz mekiğini örnek alan Şıncou mekiğini geliştirerek yıllar sonra hedefine ulaşabildi.
Çinli taykonot Yang Livei, 15 Ekim 2003’te “Şıncou-5” mekiğiyle uzayda 21 saat uçarak ülkesinin ilk insanlı uzay yolculuğunu gerçekleştirdi.
Öte yandan mekiğinin geliştirilmiş ve kapasitesi artırılmış 6 kişilik uzay gemisi versiyonu, insansız test uçuşu için 5 Mayıs’ta uzaya fırlatıldı. 7 Mayıs’ta yörüngeye başarıyla yerleşip 8 Mayıs’ta Dünya’ya geri dönen mekiğin, Çin’in yörüngede kurmayı planladığı uzay istasyonuna taykonotları taşımak için kullanılması hedefleniyor.
Çin, bugün ABD ve Rusya dışında insanlı uzay yolculuğu yapabilme kapasitesine ve tecrübesine sahip tek ülke konumunda bulunuyor.
Uzay istasyonu kurma planı
Çin, ABD’nin uzay araştırmaları alanında iş birliğini yasaklaması ve Uluslararası Uzay İstasyonu (ISS) programına katılımını engellemesi nedeniyle bir süredir kendi uzay istasyonunu kurmak için çalışmalar yürütüyor.
Çin İnsanlı Uzay Programı Ajansı (CMSA), 6 Mayıs’ta yaptığı açıklamada, istasyonun 2022 içinde tamamlanabilmesi için dört insanlı sefer ve dört kargo seferi düzenleneceği bildirdi.
Bir çekirdek modül, iki laboratuvar modülü ve bir uzay teleskobundan oluşacak istasyonunun Rusya’nın artık faal olmayan Mir Uzay İstasyonu ile yaklaşık aynı boyutlarda olması planlanıyor.
“Tienhı” (Göklere Katılmak) adı verilen çekirdek modülün 2021’de fırlatılması planlanırken “Vıntien” (Gökleri Aramak) ve “Mıngtien” (Gökleri Düşlemek) adlarını taşıyan laboratuvar modülleri ise 2022’te uzaya yollanacak.
İstasyonun ana iskeletin oluşmasının ardından, sonraki yıllarda “Şüntiyen” (Gökleri Dolaşmak) adı verilen uzay teleskobu eklenecek.
Bu parçalar, “Tiencou” (Göksel Gemi) adı verilen kargo mekiği ile yörüngeye taşınacak. Mekik, ilk kez 2017’de test edilmişti.
Uydu altyapısı
Çin, son yirmi yılda uydu teknolojisi alanındaki atılımlarına da hız verdi. Hay Yang okyanus gözlem uyduları, BeyDou küresel konumlama uyduları, Gaofın ve Yaogan yer gözlem uyduları, Şingyün internet uyduları gibi ağlarla altyapısını güçlendirdi.
Öte yandan Çinli bilim insanları 2017’de yaptıkları deneyde, bir kuantum-iletişim uydusundan gönderilen ışık partiküllerini (foton) kullanarak Dünya’da birbirinden bin 200 kilometre uzaklıktaki iki istasyon arasında anlık bağlantı kurabilen iletişim ağı oluşturdu.
MÖ 5. yüzyılda yaşamış Çinli filozof Micius’un adını taşıyan Uzay Ölçeğinde Kuantum Deneyleri (QUESS) uydusu 2016’da uzaya fırlatmıştı.
Uzay araçları, fırlatma sistemleri
Çin, tüm bu projeler için fırlatma ve taşıma araç ve donanımlarını yıllar içinde aşamalı şekilde geliştirdi.
Ana fırlatıcı işlevi gören Long March (Uzun Yürüyüş) roketleri hem ağır yükleri hem de daha hafif unsurları uzaya taşımakta kullanılıyor.
İlk kez ülkenin ilk yerli uydusu Donfanghong 1’i 1970’de uzaya fırlatan Long March 1 roketinden bugüne dek 16 nesil üretildi. Halen Long March 2C’den Long March 11’e kadar aşamalı roketler, farklı fırlatış görevlerini yerine getiriyor.
Öte yandan personel mekiği Şıncou ve kargo mekiği Tiencou da Çin uzay programının ana taşıyıcı unsurlarını oluşturuyor.