İran’ın, geçen salı günü Umman Körfezi’nde iki petrol tankerine yapılan saldırıyla bir ilgisinin olmadığın açıklamasın rağmen ABD’nin saldırıdan İran’ı sorumlu tutarak bölgeye bin asker daha gönderme kararına Çin’den tepki geldi. ABD’nin bölgeye yeni asker gönderme kararı ve İran’ın da Nükleer anlaşmaya imza atan ülkelerin yaptırım kararına karşı çıkarak İran’a destek sağlamamaları halinde uranyum zenginleştirme faaliyetini artırma tehdidinde bulunması bölgede çatışma riskini iyice artırdı.
ABD, BM Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi üyesi ve Almanya ile İran arasında 2105 yılında yapılan nükleer enerji çalışmasını kontrol anlaşmasından, İran’ın füze geliştirme çalışmaları ve Orta Doğu’da nüfuz artırma ve terörü destekleme iddiasıyla geçen yıl çıkarak bu sene yaptırım kararı almıştı.
ABD Savunma Bakan Vekili Patrick Shanahan aynı gün İran’dan gelen tehditlere karşı savunma maksadıyla bölgeye bin asker gönderme kararına imza attığını açıkladı.
Çin Dışişleri Bakanı Wanya Yi, Pekin’de Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim ile yaptığı görüşmeden sonra basına yaptığı açıklamada “ABD İran ile meselelerini aşırı baskı yaparak çözmeye çalışmamalı. Çin, tabii ki Körfez’deki durum ve İran konusunda kaygı duyuyor. Taraflara makul olmaları, bölgedeki gerilimi kışkırtacak ve gerilimi artıracak hareketlere kalkışmamaları çağrısında bulunuyoruz ” dedi.
“Özellikle ABD’nin aşırı baskı metodunu değiştirmesi gerekir “ diyen Wang konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Tek taraflı davranışın uluslararası hukukta yeri yoktur. Bu tür davranış krizi çözmeyecek, aksine krizi daha da büyütecektir”
İran’ın ihtiyatlı olmasını gerektiğini de vurgulayan Wang, “İran ile yapılan nükleer anlaşma nükleer meseleyi çözebilecek en uygun yoldur. İlgili tarafların farklı bakış açıları olduğunu anlıyoruz. Ancak her şeyden önce kapsamlı nükleer anlaşma gerektiği şekilde uygulanmalıdır. Umarız İran anlaşmadan çıkma konusunda ihtiyatlı davranır. Çin, anlaşmanın diğer taraflarının da İran’ın meşru ve hukuki hak ve çıkarlarına saygı duymasını bekliyor” dedi.