Tüm canlı varlıklara yaradılıştan verilmiş bir doğal iç güdü olan sevgi ile eğitim , bağlılık ve sadakat seçeneğimiz varken , ceza – mükafatla şartlandırmak, korkutmak ve baskı kurmak neden?
Anne – Baba, aile sevgisiyle dünyaya gelen bebeğinizi büyütürken yapılan en büyük kusur, o an itibariyle insanlara olan bakış açımızı, korkularımızı , şartlarımızı en bedelli küçük varlıklarımız için hissediyor olmamızdır. 3 yaşında bir çocuğun hayal gücünü ortaya koyarak olmayan şeyleri size anlatması,sizin tarafınızdan’ yalancı bu çocuk ‘etiketi yemesine sebep olabilir. Yada 6 yaşında bir çocuğun sınıfındaki erkek arkadaşı için ‘evlenmek istiyorum ben onunla’demesi sizde panik duygusu yaratabilir. Halbuki her yaşın kendine nazaran şuur seviyesi, anlayış kotası ve sevgi gereksinimi vardır.
Çocuklarımızı, anne – baba ve okuldaki öğretmenleri olarak , eğitmek , öğretmek , ayakları yere basan, özgüven sahibi bireyler olarak yetiştirmekle yükümlüyüz.
Hayatımızın her noktasında olduğu üzere çocuk eğitiminde de tutarlılık ve sevgi olmazsa olmazdır. Çocuk üzerinde ceza – ödül usulüyle şartlandırılarak yapılan eğitimin sevgi temelleri taşımaması, ileriki yaşlarında kişisel yeterlilik ve beklenti zafiyeti yaşamasına sebep oalacaktır. Şartsız sevginin birinci evvel aile ortamında başlaması ve akabinde okul ortamında devam etmesi gerekmektedir. Anne-baba ve öğretmenler bir çocuğun hayatını olumlu yada olumsuz yönlendirebilen ve ömür uzunluğu iz bırakan, insanı insan yapma ehliyeti olan seçkin şahıslardır. Anlayış, sevgi ve tutrlılıla bir çocuğun hayatında rol almak istiyorsanız şartsız sevgi ve anlayışınızı kullanmanız kâfi olacaktır.
Yapılan araştırmalara nazaran köpek eğitimi ile çocuk eğitiminin çok benzediği ve yapılan yanlış uygulamaların sonucunun benzerlik gösterdiği saptanmıştır.
İçgüdüsel olarak yalnızca sevgi gösterilerek eğitilen köpeklerin sahibinin sevginini yaşayabilmek için ömür uzunluğu karşılıksız olumlu davranış sergilediği ve sapma yaşanmadan kurallara uyduğu kanıtlanmıştır. Lakin elektroşok ve mama mükafatı ile verilen eğitimlerin köpek üzerinde uyarıcı kesildiğinde bencillik, saldırganlık ve itaat etmeme davranışları gözlemlenmiştir. Bu radikal örneği verme sebebim köpeğimin eğitimi için yaşadığım tasalar uzun araştırmalar yapmış olmam ve Ankara da bulduğum bir eğitim merkezinde gördüğüm temeli sevgiye dayalı olan bu sistemin bana gösterdiği durumdur.
Sonuç olarak her canlı sevgiyle gelişip büyümek isterken neden en bedelli varlıklarımız olan çocuklarımızı koşullandıralım sorusunu her anne-babanın ve öğretmeninin kendisine sorması gerekmektedir.
Şartsız sevginin çözemediği sorun, iyileştiremediği hastalık, keyifli edemediği canlı yoktur. Vicdanları rahat ve ayakları yere basan çocuklar yetiştirmek ümidi ile.. Uzm.Psikolog Aile ve Çift Terapisti Gamze Eser 2016