Yoğun şekilde yağan kar sonrası korona sebebiyle ara verilen ve uzaktan devam edilen eğitim tam yeniden başlayacağı gün kar engeline takıldı ve okullar 1-2 gün tatil edildi. Bu tatili fırsat bilen çocuklar, dümdüz, tepesi, yokuşu olmayan ülkede bulabildikleri her rampadan kaymaya çalıştı, kardan adamlar yaptı, kar topu oynadı.
Karın geleceğini doğru tahmin eden yetkililerin bir diğer uyarısı da hava sıcaklığının eksi 6’lara kadar düşeceği yönündeydi, bazı şehirlerde hissedilen sıcaklık eksi 13’lere kadar düştü. Ve beklenen oldu, ülkedeki kanallar ve göller donmaya başladı. Bilindiği üzere Hollanda deniz seviyesi altında yer alan ve uzun yıllardır suyu kontrol ederek yaşam alanları oluşturan bir ülke. Bu sebeple ülkede yapay şekilde oluşturulan kanal, göl sayısı çok fazla.
Belirli dönemlerde kontrollü şekilde kanalları boşaltan, temizleyen, bakım yapan devlet bu sefer kanal sularının bir kısmını buzlanmayı hızlandırma ve kırılma durumunda riski azaltma sebebiyle boşalttı.
Birkaç gün sonra ülkenin birçok noktasındaki kanallar, göller tamamen donmuş durumdaydı ve Hollandalılar bu fırsatı kaçırmadı. Binlerce insan buz patenlerini kaptığı gibi kanallara hücum etti. Buz kalınlığının doğru tahmin edilmediği noktalarda suya düşen kişiler oldu. Yetkililerin korona önlemlerini defalarca hatırlatmasına rağmen birçok noktada kurallar hiçe sayıldı. Hastanelerin boş olması gerekiyor, kendinize dikkat edin uyarılarına rağmen maalesef binlerce kişi hastanelik oldu.
Hollanda’da hemen herkes buz pateni yapmayı biliyor, yaşlısından çocuğuna herkesin patenleri hazırda bekliyor. Hatta bu buzlanma dönemlerinde organize ettikleri bir yarışma bile var. Yarışma Hollanda’nın kuzeyindeki Friesland eyaletinde düzenleniyor ve tam 11 tarihi Frizya şehrini kapsıyor. Bu 11 şehir arasındaki donmuş kanal, nehir ve göller üzerinden geçilerek dairesel ve kapalı bir rotayı izleyen organizasyon en son 1997 yılında yapılmış.
Yaklaşık 15bin kişinin katıldığı organizasyon için buz kalınlığının en az 15 cm olması gerekiyor. Gece yarısına varmadan yaklaşık 200 km’lik yolu tamamlayan, uğradığı 11 şehirden de organizasyon pulunu toplayan kişinin birinci olduğu yarışmayı tüm ülke televizyon kanallarından canlı yayında takip ediyor. Büyük, küçük herkesin kara kışta sabırsızlıkla beklediği bu yarışmanın ortaya çıkış hikâyesi ise bambaşka.
Geçmiş dönemlerde şehirlerarası ulaşım için atı olmayan ve at arabası maliyetini karşılayamayan kişilerin en çok kullandığı ulaşım yolu buz pateniymiş. Yıllar içerisinde yokluktan doğan bu rota keyifli bir organizasyona dönüşmüş. Oldukça müdavimi olan bu organizasyonun bu sene korona önlemleri sebebiyle yapılmayacağı duyurulmuştu bu sebeple umutlar bir sonraki kışa kaldı.
Kanalların buzlanmasına Hollandalılar kadar hazırlıklı olmayan biz, hızlıca internetten bulabildiğimiz patenleri sipariş verdik ve erime öncesinde yetişmesi için sabırsızlıkla beklemeye başladık. Şanslıydık ki cumartesi akşamı üçümüzün pateni de evde hazırdı ve ertesi sabahı bekliyordu.
Pazar sabahı erken saatlerde kendimizi Amsterdamse Boss parkı içerisinde yer alan De Poel Gölü’nde bulduk. Göle bağlanan kanal kenarında patenlerini giyen insanları gördüğümüzde acaba çok mu kalabalık olacak diye endişelendik fakat alan o kadar büyüktü ki kalabalığı hissetmedik bile.
Bugüne kadarki buz pateni deneyimlerimiz suni pistlerdeydi o sebeple göl üzerinde kaymak ilk anlarda biraz zorladı. Daha pütürlü, zaman zaman minik buz kütlelerinin size sürpriz yapabileceği bu doğal pistte kaymak biraz riskli fakat yine de harika bir duyguydu.
Göl içerisinde kayarken dinlenmek için yer aradığımız anlardan birisinde kıvrılarak ilerleyen bir kanal içerisinden geçerken kendimizi birden evlerin önünde bulduk.
Bazı evlerin sahipleri bahçe mobilyalarını buzun üzerine çıkarmıştı ve kahve keyfini bu keyifli ortamda yapıyordu. Kanal kenarında yer alan bu evlerin arasında kayarak ilerlemek hayatımda yaşayacağım en enteresan deneyimlerden birisiydi sanırım. Günün büyük kısmını De Poel’de keyifle geçirdikten sonra gün batımı için farklı bir göle gitmeyi tercih ettik.
Yaz aylarında yelken sörfü tutkunlarının vazgeçilmez adresi olan Loosdrechtse Plassen bu sefer buz pateni yapan insanlarla doluydu. Bu göl oldukça büyük ve etkileyiciydi, fotoğraflardan ne demek istediğimi anlayacaksınız. Gün batımında bu ürkütücü fakat bir o kadar da etkileyici gölde son turlarımızı attıktan sonra donan göllere, kanallara veda ettik. Sabaha karşı başlayan yağmur ülkenin bu zor günlere verdiği keyifli molayı sonlandırdı, yağan yağmur tüm buzları eritti.