AB’nin doğu Akdeniz’deki sondaj kriziyle ilgili Rum-Yunan ikilisini desteklemek amacıyla aldığı yaptırım kararlarına Türkiye’nin tepkisi sert oldu. Türkiye, Fatih ve Yavuz sondaj gemileri ile Barbaros araştırma gemisinden sonra Oruç Reis sismik araştırma gemisini de Kıbrıs açıklarına gönderme kararı aldı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, AB yaptırımlarını, ‘ciddiye alınmayacak önemsiz kararlar’ diye nitelerken, Kıbrıs Rum lideri Nikos Anastasiadis, KKTC’nin ‘ortak komite ile uzlaşma’ teklifini reddetti.
Marmara Denizi’nde sismik araştırmalar yapan Oruç Reis sismik araştırma gemisinin Kıbrıs açıklarına gönderileceğini önce Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ardından Enerji Bakanı Fatih Dönmez açıkladı. Oruç Reis önümüzdeki günlerde, Türk donanması ve hava kuvvetleri korumasında Kıbrıs çevresinde sondaj ve sismik araştırma yapan, Fatih, Yavuz ve Barbaros Hayrettin Paşa gemilerine katılacak.
AB YAPTIRIMLARI ETKİSİZ
AB’nin yaptırım kararlarına Kuzey Makedonya’nın başkenti Üsküp’ten yanıt veren Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu sert ifadeler kullandı. Çavuşoğlu Kuzey Makedonyalı mevkidaşı Nikola Dimitrov ile yaptığı ortak basın toplantısında AB yaptırımlarının ciddiye alınmayacak, uygulanması mümkün olmayan ve Türkiye’yi etkilemeyecek önemsiz adımlar olduğunu belirtti. Çavuşoğlu, AB’nin 3 alanda aldığı yaptırım kararlarını ise şöyle açıkladı:
“AB, tam üyelik katılım öncesi yardım aracı (IPA) kesintilerini daha önce yapmıştı. Merkez Bankası’na ya da bankalara siyasetçilerin müdahale etmesini, AB her zaman eleştirir. ‘Serbest piyasa ekonomisi’ der, ama şimdi kendi bankalarına talimatlar ya da tavsiyeler veriyor.”
“Sivil havacılık görüşmeleri, Rum kesimi nedeniyle zaten durmuştu. Geçmişte de bazı müzakere fasılları bloke edilmişti.” (Rumların gümrük birliğine alınmaması nedeniyle askıya alınan Türkiye’nin müzakere başlıkları.)
KIYTIRIKTAN KARARLAR
“AB’nin Türkiye’ye ihtiyacı var. Üst düzey görüşmeler olsun olmasın ehemmiyeti yok, mecburen bize gelecekler, başka kaçarı yok. Aldıkları kararların uygulanmasının mümkün olmadığını kendileri de biliyor. Neden? Rum kesimini tatmin etmek için. Saçma sapan dayanışma anlayışıyla Rum kesiminin ve Yunanistan’ın baskısıyla, affedersiniz, ‘kıytırıktan’ kararlar almak durumunda kaldılar. AB ve AB yöneticileri, 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından hemen Türkiye’ye gelmedikleri için pişman olduklarını söylüyor. Fakat bu konuda samimi olmadıklarını bir kez daha gördüm.”
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, bundan sonraki süreçte Türkiye’nin atacağı adımlara ilişkin ise şunları kaydetti: “Eğer Türkiye’ye yönelik böyle kararlar alırsanız, faaliyetlerimizi artıracağız. Doğu Akdeniz’de üç gemimiz var, dördüncü gemiyi de göndereceğiz. Türkiye ile böyle yöntemlerle baş edemeyeceklerini anlasınlar. Kendi kıta sahanlığımızda ne yapacağımıza biz karar veririz.”
RUMLAR’DAN UZLAŞI TEKLİFİNE YİNE OHİ
KIBRIS Rum yönetimi lideri Nikos Anastasiadis, KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı’nın doğu Akdeniz’deki gerilimi sona erdirecek, “Ortak komite kuralım” teklifine ‘hayır’ (Yunanca Ohi) cevabı verdi. Siyasi parti liderlerinden oluşan Ulusal Konseyi toplayan Anastasiadis, Akıncı’nın önerisini kabul edilemez bulduklarını açıkladı. Rum lider, Akıncı’nın teklifinin dikkatleri Kıbrıs sorununun çözümünden uzaklaştıracağını ileri sürerek, detaylı bir yazılı cevap hazırladıklarını kaydetti. Akıncı, Kıbrıs doğalgaz kaynaklarının Türk ve Rumların eşit sayıda katılacağı, AB’nin de gözlemci olarak yer alacağı ortak bir komite aracılığıyla yönetilmesini istemişti.
AB YAPTIRIMI UTANÇ VESİKASI
AB’nin doğu Akdeniz’deki sondaj çalışmaları nedeniyle Kıbrıs Rum yönetimi ve Atina’nın görüşleri çerçevesinde Türkiye’ye yaptırım kararı alması, KKTC’de tepkiye yol açtı. KKTC Başbakanı Ersin Tatar, AB kararını ‘utanç vesikası’ diye nitelerken Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, “Basiretsiz bir adım, AB Kıbrıs müzakere masalarına bundan sonra zor oturur” ifadesini kullandı. Tatar, AB’nin kararı üzerine yaptığı yazılı açıklamada, “AB, her zaman olduğu gibi yine Kıbrıs Türk halkının varlığını yok sayma saygısızlığını göstererek Rum yanlısı kararlarına bir yenisini eklemiştir” dedi. AB’nin Kıbrıs Türk tarafının iradesini yok sayarak Türkiye’ye Rum yönetimi ile uzlaşma çağrısını da eleştiren Tatar, yaptırım kararlarının hukuk dışı olduğunu ve utanç vesikası olarak arşivlerde yerini alacağını kaydetti.