Yerleşim yerinin tamamen çölün üzerine inşa edilerek yapılmış olması, her şeyin lüks ve şaşası gerçekten oldukça ilgi çekici. Kış aylarında biz montsuz kazaksız dışarı çıkamazken, Dubai’de denize giriliyor olması da burayı cezbedici yapan bir diğer özellik. Tabi kışın sıcak olması, benim gibi sıcak hava severler açısından harika olabilir ancak yazın da sıcaklığın 40-50 derecelere çıktığını hatta bazen 55 dereceyi bile gördüğünü söylemeden geçemeyeceğim. Ben yazını yaşamadım ama duyduğum kadarıyla kimse dışarı dahi çıkamıyormuş hatta 55 derece olduğu zamanlar dışarı çıkmak tehlikeli olduğu için işler tatil ediliyormuş.
Dubai’ye gitmek için ekim-kasım ayları hem denize girme açısından hem de gezme açısından en ideal aylar olur diye düşünüyorum. Her ne kadar etekle gezmek ocak ayında problem olmadıysa da denize girmek için hava bazı günler serindi ve kış aylarında Dubai’de kum fırtınası riski yüksek. Nitekim biz de kum fırtınasını son günümüzde görmüş olduk. Fırtınayı dindirmek için bulutların üstüne nem bırakma işlemi ile sanal yağmur yağdırdıklarını da bu sayede öğrendik ve deneyimledik.
Bölgeyle ilgili, ilginizi çekebilecek birkaç ilginç bilgi daha vermek isterim. Bölgede yaşayan 10 milyon insandan sadece 1 milyon 200 bini Arap. Dubai’de en çok görebileceğiniz kişiler ise Hintliler. Bu kadar farklı insan barınmasına rağmen bu bölgede suç oranı oldukça az, sıkı kurallar bol ve herkes birbirine karşı son derece saygılı. Örneğin metroda bir şeyler yemek, su içmek hatta sakız çiğnemek dahi yasak. Kırmızı ışıkta geçmenin cezası oldukça büyük. Eğer sokakta kendinizi küçük dahi olsa bir kavganın içinde bulunursanız, sonuç en az 6 ay hapis cezası.
Dubai’de her şey çok pahalı ancak kazançlar da bir o kadar yüksek. Asgari ücret 12 bin lira civarına denk gelirken normal bir bölgede 3+1 bir evin kirası 17 bin lira gibi bir tutara denk geliyor. İstanbul’da 20 liraya yediğiniz bir hamburgerin aynısını Dubai’de 150 liraya yiyorsunuz. Dubai’de ödemelerinizi dolar ile de yapabilirsiniz ancak çok tavsiye etmem. Dubai’de para birimi Dirhem bu sebeple Dubai’ye vardığınızda dolarlarınızı Dirhem’e çevirerek harcamalarınızı yapmanız daha hesaplı olur.
Kadın, erkek ilişkilerini merak edenler, turistik yerler dışında kadınla erkeğin el ele tutuşarak yürümesine, sarılmasına çok sıcak bakılmıyor zaten isteseniz de etrafta sarmaş dolaş çiftler göremezsiniz. Yine metroda kadınların ayrı şekilde durabileceği bir vagonları var. Arapların yabancılarla evlenmesi ise bölgede sıcak karşılanmıyor.
Dubai’de cuma ve cumartesi günleri tatil. Pazar günleri ise ilk iş günü… Cuma günlerini ibadetlere ayıran bölge herkesin kendi dinini yaşamasına özgür bir şekilde izin veriyor.
Birleşik Arap Emirlikleri 2 Aralık 1971 yılında resmi devlet olarak kurulup, ilk resmi paraları da bu tarihte basılmış. İlk şehir apartmanı da 1976 yılında inşa edilmiş. Yani anlayacağınız buranın kendine has bir tarihi dokusu, hikâyesi yok. Bu sebeple gezim esnasında sık sık Dubai’yi farklı bir yerlere benzettiğimi fark ettim. Temizlik ve kurallar açısından Singapur’a benzetirken, çölün üzerine kurulan lüks yaşamı Vegas’ı andırıyor. Avrupa’da geçmişten izler taşıyan, tarihi yerlere gidilip görülürken neredeyse yeni kurulan diyebileceğimiz Dubai’de doğal olarak turistik olarak gezilen yerler biraz daha farklı ve modern.
Dubai’nin turistik olmasının sebebi ise ‘en’lerin bölgesi olması. Dünyanın en geniş metrekareye sahip alışveriş merkezi Dubai Mall içerisinde bulamayacağınız bir mağaza ya da restoran olacağını düşünmüyorum. Alışverişi, yemeği geçtim AVM’nin içerisinde kocaman bir akvaryum dahi var. Sadece 10 bin adım atarak AVM’nin yüzde 1’lik kısmını gezebildim. Mall of Emirates ise başka devasa bir AVM. Bu AVM’nin içerisinde ise kocaman bir kayak pisti var. Kayak pistine girince içerisindeki gerçek penguenleri sevip fotoğraf bile çektirebiliyorsunuz. Yani çölün ortasında olsanız bile Dubai’de penguen sevebilirsiniz.
Gelelim Dubai’nin başka ‘en’lerine. Burj Khalifa dünyanın en yüksek binası ünvanlıyla ünlü. 1,5 milyar dolar harcanarak inşa edilen bina 828 metre uzunluğunda. Dilerseniz bilet alıp en tepesine çıkabiliyorsunuz. Burj Al Arab en lüks otellerden biri. Dünyanın ilk 7 yıldızlı oteli. 201 odası bulunan otelin tüm odaları süit ve çatısında helikopter pisti bulunuyor.
Miracle Garden, turistik olan başka bir yer. Kasım-nisan aylarında gezilebilecek bu yer Alice Harikalar Diyarı’ndan da harika. Her şey, her yer çiçeklerden yapılmış. Nisan aylarından sonra hava oldukça sıcak olduğu için bahçe kapatılıyor ve Kasım ayında her şey yeniden tekrar yapılıp, hazırlanıyor. Yine kısa süre içerisinde turistik olarak ses getirecek dönme dolap biz gittiğimizde henüz çalışmaya başlamamıştı. Bu dönme dolabın da dünyadaki en büyük dönme dolabı olacağı ve London Eye’ı geçeceği söyleniyor. Souq Medinat bölgede benim en sevdiğim yerlerden biri oldu. Buranın hem otantik bir havası hem de güzel restoranları bulunuyor. Gerçekten gezmesi çok keyifli.
Jumeriah Beach boylu boyuna bir sahil. Üzerinde ücretli ve ücretsiz plajlar bulunuyor. Palm Jumeriah ise Dubai’nin en zenginlerinin yaşadığı palmiye şeklindeki adacık. Palm Jumeriah’ı monorail isimli yukarıdan giden metro ile gezip son durağı meşhur Atlantis Oteli’nde inebilirsiniz. Otel aynı bir eğlence parkı gibi. İçerisindeki devasa su kaydırağı parkı Aquaventure özellikle çocukların favorisi. Cesaretiniz varsa köpek balıklarının arasından kayarak havuza atlayabilirsiniz. Başka bir turistik aktivite safari ve deve turu. Ancak bel fıtığı gibi bir probleminiz varsa çok önerilmiyor şimdiden söyleyeyim.