◊ Rifat Bey, bugün sizinle ekonomi yerine gençlik, teknoloji, kadın ve genç girişimciler üzerine sohbet etmek istiyorum. Mesela dünyadaki değişimle başlayalım.
– Geçtiğimiz yüzyılda amaç, zengin doğal kaynaklara, mesela petrole ulaşmaktı. Şimdi amaç, insan kalitesini artırmak. Zira zenginlik, doğal kaynakla değil fikir üreterek geliyor.Fikri üreten de insan. O yüzden artık dünyanın en güçlü insanları, en çok takip edilen, en çok rol model alınan kişileri, girişimciler.Çünkü dünyayı, iş yapma biçimini, muazzam bir şekilde değiştiriyor, alıştığımız ezberleri bozuyorlar.Sürücüsüz otomobiller, asistan robotlar, yapay zeka, dünyanın yeni gerçekleri. Eskiden dünyanın en büyük kurumları petrol şirketleri, büyük bankalar ve dev sanayi kuruluşlarıydı.
◊ Şimdi teknoloji şirketleri…
– Evet. Genç teknoloji şirketleri bunların yerini alıyor. İçinde bulunduğumuz bu çağ aslında bizim gibi sanayileşmede geride kalmış ülkeler için büyük fırsat sunuyor.Eskiden zengin olmak için milyarlarca dolar yatırım yapmak, tesis inşa etmek gerekirdi.Artık bir bilgisayar ve iyi bir fikir kafi. Eskiden kaynak bulma büyük meseleydi.Şimdi hem kamu büyük maddi destek veriyor hem de pek çok özel fon mevcut. Eskiden “bir şey üretsem, nerede pazarlarım” derdi vardı. Şimdi 10 bin kilometre öteden bir tıkla sipariş veriyorsun, geliyor.
BİLGİ VE İLETİŞİM TEKNOLOJİLERİ GİRİŞİMCİLİĞİ DEMOKRATİKLEŞTİRDİ
◊ İnternet, iş yapma biçimini nasıl değiştiriyor?
– Aslında internetle birlikte yeni bir dünya kuruldu. Bangkok, Manhattan, Moskova ve İstanbul’da yaşayanlar, bir anda birbirlerine komşu oldular. Yaklaşık 2 milyar insan bir anda aynı platformda buluştu. Akıllı telefonlar süreci bir adım ileri taşıdı.
◊ Şirketler de bu süreçte değişmek zorunda mı?
– Dijital teknolojilerden faydalanmayan işletmelerin hayatta kalma şansı her geçen gün azalıyor. Dünyayı son 15 yılda dönüştüren birçok şirketin iş modelinin merkezinde dijital teknolojiler yer alıyor. Google, Airbnb, Facebook, Amazon ya da Uber gibi teknoloji şirketlerini birer dijital platform olarak sınıflandırmak mümkün.Bilgi ve iletişim teknolojileri, girişimciliği demokratikleştirmiştir. Bir internet girişimi kurmak için yüklü bir sermayeye ihtiyaç kalmamıştır.Kodlama yapmayı bilen birisi bir bilgisayarla, iyi bir iş fikriyle kısa zamanda hızla büyüyecek bir girişimi başlatabilmektedir. Artık herkes işini, ticaretini ve sosyal hayatını sanal ortama kaydırıyor.
◊ Son okuduğum bir araştırmaya göre internet ve mobil cihaz kullanıcısı hızla artıyor.
– Çok doğru. Şu an dünya nüfusu yaklaşık 7.7 milyar… Mobil cihaz kullanıcısı 5.1, internet kullanıcısı 4.4, sosyal medya kullanıcısı 3.5 milyar kişi var. Ve tüm bu rakamlar, dünya nüfus artışından çok daha hızlı şekilde, her sene büyümeye devam ediyor.Avrupa ve Amerika’da, nüfusun yüzde 95’inin internete erişimi bulunuyor. Ortalama günde 6 saatleri internette geçiyor. Bizim bu değişimi kaçırmadan adapte olmamız lazım.
◊ Türkiye bu değişime adapte olabiliyor mu?
– Türkiye nüfusunun yüzde 93’ü mobil cihaz kullanıyor. Yüzde 63’ü de sosyal medyada… Sosyal medyayı en çok kullanan ülkeler arasındayız.Dijital dünyadaki her gelişmeyi biliyor ve takip ediyoruz. Ama tüm bu teknolojileri iş üretmek, işimizi geliştirmek için değil de çoğunlukla laf üretmek için kullanıyoruz.Acı ama gerçek, sosyal medyayı dünya iş için biz çoğunlukla laf üretmek için kullanıyoruz.Ne yazık ki biz hâlâ işin ununda değil ünündeyiz.Dünya dijital ortamı iş yapmak için kullanırken çoğumuz hâlâ işin dedikodusundayız. Şu ana kadar küresel çapta 350 civarında unicorn (internet şirketi) çıkmış.Bunların içinde Nijeryalı var, Kolombiyalı var, Estonyalı var, Portekizlisi, Singapurlusu var. Ama Türk yok.
◊ Bu durumu düzeltmek için TOBB olarak ne yapıyorsunuz?
– TOBB olarak bunu tersine çevirmek, girişimcileri ve KOBİ’leri dijital ortama iş yapmak üzere taşımak istiyoruz.Çünkü dünya buraya gidiyor. Böylece bütün dünyaya tek bir tuşla ulaşırızMilli şairimiz Mehmet Akif ne diyor: “Arkadan gelenler, yolda uyuyanları ezer geçerler. Duranlar için hayat hakkı yoktur. Beşeriyet durmuyor.Durursan muhakkak ezilirsin.” TOBB olarak, özel sektörün dijitalleşmesini ve yeni nesil girişimciliğin gelişmesini hedefliyor, bunun için çalışıyoruz. Facebook, Amazon, Turkcell, Vodafone vb. teknoloji firmalarıyla bu kapsamda projeler üretiyoruz.
BAŞKALARININ HİKAYESİNDE FİGÜRAN OLMAK EN BÜYÜK PİŞMANLIKTIR
◊ Gençlerin birçoğu yaptığı işi sevmiyor. Mutsuz görünüyor. Onlara ne önerirsiniz?
– “Hayatta En Büyük Pişmanlıklar” adlı bir çalışma var. En yaygın pişmanlık ne biliyor musunuz? Şimdiki aklım olsaydı hayallerimin peşinde koşardım! Hepimizin yaşayacak bir hayatı var. Kimimiz başkalarının bize biçtiği hedefler için yaşıyor. Anlaşılan o ki, başkalarının hikayesinde figüran olmak en büyük pişmanlık. Esas saadet, kişinin kendi hikayesinin kahramanı olmasında. Gençler hedef belirlesin ve peşinde koşsunlar.
81 İLDE YAKLAŞIK 15 BİN GÖNÜLLÜMÜZ VAR
◊ 81 ilde TOBB kadın ve genç girişimci kurulları var. Bu kurulları ne amaçla kurdunuz?
– TOBB Genç Girişimciler Kurulu ve TOBB Kadın Girişimciler Kurulu’nu Türkiye’nin refah seviyesini artırmak için kurduk.Girişimcilik eşittir zenginlik. Doğal kaynak zengini olanları hariç tutun, bugün refah düzeyi en yüksek olan ülkelerin aynı zamanda en girişimci ülkeler olduğunu görürsünüz.
◊ Kurullar kaç kişiden oluşuyor?
– Kurullarımız 81 ilde yaklaşık 15 bin gönüllü iş insanından oluşuyor.
◊ Neler yapıyorlar?
– Girişimcilere rehberlik yapıyorlar. Başarılı girişimcileri öne çıkarmak için yarışmalar düzenliyorlar. İllerindeki kaynakların girişimciliği artırmak için kullanılmasına aracı oluyorlar. Kurullar, çocuklarımızın daha müreffeh bir ülkede yaşaması için çalışıyorlar.Bugün Türkiye’de girişimcilik terimini herkes kullanıyorsa, gençler artık başarılı girişimcileri rol model olarak görüyorsa, bunda kurullarımızın payı çok büyük.
KADINLARIN YÖNETTİĞİ İŞLER DAHA BAŞARILI OLUYOR
◊ Şahsen, kadın girişimcilere ayrı bir önem verilmeli diye düşünüyorum.
– Çok doğru. TOBB Kadın Girişimciler Kurulu’nu bu yüzden kurduk. Ekonomiye daha fazla kadın eli değmeli. Zaten yapılan çalışmalar da gösteriyor ki kadınların yönettikleri işler daha başarılı oluyor. Kadınların farklı bakış açıları var. Titiz çalışıyorlar. Önsezileri kuvvetli. Liderlik vasıfları üstün. Ekonomiye kalite kazandırıyor, anlam katıyor, coşku, heyecan, incelik ve zarafet getiriyorlar.
AKLIN, BAŞARININ VE EKONOMİNİN CİNSİYETİ OLMAZ
◊ Bir erkek olarak sizin ağzınızdan bunları duymak çok güzel…
– Zenginleşmek istiyorsak, Türkiye’yi dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına sokmayı hedefliyorsak, kadınlara ihtiyacımız var. Kadın işgücüne katılımını erkeklerin seviyesine çıkarırsak, ekonomimiz yüzde 20 büyüyecek.
◊ Erkekler, kadın girişimcilerin önünde engel mi?
– Geçenlerde, Anadolu’nun bir köyünde kadınların el emeğini dünyaya pazarlayan bir kadın girişimcimizle görüşme fırsatım oldu. “Başkanım” dedi, “Biz daha fazlasını yapmaya hazırız. Ama önümüzdeki en büyük engel, atölyede çalışan kadınların eşleri!” Yani kadınlar, iş hayatındaki tüm sorunlara ek olarak, bir de bizimle, yani erkeklerle mücadele etmek zorunda.
◊ Bunu aşmanın bir yolu var mı?
– Bir olun. Birbirinizi koruyun. Kadınlara yönelik önyargıları yıkmak öncelikle sizin elinizde. Annelere de buradan bir çağrı yapmak istiyorum. Evlatlarınızı ve özellikle kızları muhakkak okutun. Aklın, başarının, ekonominin cinsiyeti olmadığını anlatın. Onları girişimci olmaya özendirin. Tekrar vurguluyorum; aklın cinsiyeti olmaz. Başarının cinsiyeti olmaz. Ekonominin cinsiyeti olmaz.
ESKİ KÖYE YENİ ADET GETİRMEKTEN KORKMAYIN
◊ Hayatımızın her alanında dijital dönüşüm kaçınılmaz gözüküyor.
– Doğru, dijital dönüşüm kaçınılmaz.
◊ Dünyadaki değişime uyum için en kritik konu ne?
– Eğitim. En kritik nokta değişimi okuyup, bu sistemi yönetebilecek insan kaynağının oluşturulması ki burada da eğitim sisteminin öneminin bir kez daha altını çiziyorum. Dünyadaki yeni ekonomik düzenin temelini kendisini iyi ifade edebilen ve günümüz sorunlarını hızlı çözebilecek becerilere sahip gençler oluşturuyor.
◊ Gençlere önerileriniz neler?
– Öncelikle konfor alanlarının dışına çıksınlar. Yaşlılık, artık konfor alanının dışına çıkmamak olarak tanımlanıyor. Unutmayın, yaşınızın bir önemi yok, rahata teslim oluyorsanız yaşlısınız. Yaptığınız her işte, bulunduğunuz her ortamda vicdanlı olun, adaletli olun. Güçlünün haklı olduğu değil, haklının güçlü olduğu bir dünya için çalışın. Ve dürüst olun. Aman, hayatı da ıskalamayın! Seyahat edin, yeni kültürler öğrenin, okumaktan, araştırmaktan hiç vazgeçmeyin. Hiçbir görüşün de fanatiği olmayın. Kendi anayasanızı, ilkelerinizi belirleyin. Eski köye yeni adet getirmekten korkmayın.
◊ Sizin ilkeleriniz nedir?
– Beş ilkem var. İşin hilesi dürüstlüktür. Önce kontrol, sonra itimat. Hafızasına güvenen daima yanılır. İşten artmaz dişten artar. İşte idare olmaz.