Tarihi ve kültür dokusu eski çağlara dayanan gastronomi şehri
Gaziantep’in neredeyse simgesi haline gelen Gaziantep Kalesi hem gündüz ihtişamlı duruşuyla hem de gece ışıklandırmasıyla gözlerimi kamaştırdı. Kalenin altında yaklaşık 90 metre uzunluğunda yeraltı dehlizleri bulunuyor. Burada o günleri yaşayan kişiler ve bu konuda bilgisi olan yazar ve politikacılar işgal sürecini ve halk direnişlerini anlatıyorlar. Dinlemenizi tavsiye ederim.
Paleotik dönemlerden itibaren yerleşik düzene geçilmiş ve Fırat Vadisi pek çok kültüre ev sahipliği yapmış. Özellikle nehir kıyısına kurulmuş yerleşik kültürlerin izlerine arkeolojik kazılarla, Birecik Barajı’nın yapılmasının ardından başlamış. Zeugma Antik Kenti de bu yerlerden bir tanesi. Zeugma kazılarında hem taşınır hem taşınmaz kültür varlıkları ortaya çıkmış. Antik kent, Nizip’in 10 kilometre doğusunda yer alıyor.
Büyük İskender’in Pers seferi için Fırat Nehri’ni buradan geçtiği, burada bulunan bir iskele sayesinde çok önemli ticaretler yapıldığı biliniyor. Ayrıca antik kent ’Belkıs Harabeleri’ olarak ta anılıyor. Bunun sebebi de antik kente yakın yerleşkede ‘Belkıs Köyü’nün yer alması. Gaziantep Müzesi Başkanlığında yapılan araştırma ve kazılarda ören yeri bekçisi tarafından tarihi eser kaçakçılarının açtığı bir tünelde Dionysos ve Ariadne’nin Düğünü mozaiği kurtarma kazılarında bulunmuş ancak mozaik panonun üçte ikisi yerinden sökülerek çalınmış ve hâlâ aranmakta…
Zeugma Antik Kenti’nden kurtarılmış mozaikler ve Birecik Baraj Gölü altında kalmadan önce arkeolojik kazıyla bulunan İkiz villanın ( Poseidon ve Euphrates) orjinal malzemeleri Zeugma Mozaik Müzesinde sergileniyor.
Kültür ve tarihin yanı sıra gastronomi alanında da kendinden bahsettiren Gaziantep’te ünü tüm Türkiye’ye yayılmış bir kebapçı var; İmam Çağdaş… Bir yemek molası vermek, Gaziantep lahmacunu ve özellikle Ali Nazik Kebabı yemek için kesinlikle gidilmesi gereken bir yer. Servis hızlı, yemekler ve tatlılar enfes. Günün her saati dolu. Baklavaların yapımında da tatlı şerbeti kıvamı için, restoran sahibi Talat Bey mutlaka onay veriyor ve şerbet öyle dökülüyor. Oturduğunuz masayı yoğunluktan dolayı başkalarıyla paylaşabilirsiniz. Öğlen saatlerinde hızlı ve lezzetli yemek için ideal bir yer.
Kahvehaneler tarihi sembolize ediyor ve halk kültürünü yaşatıyor
Bu güzel yemeğin ardından, 1600’lü yıllardan günümüze miras olarak gelen, dönemin siyasi, ekonomik, eleştirel sohbetlerinin yapıldığı tarihi ‘Tahmis Kahvecisi’ne gidip bir kahve içmenizi öneririm. Eğer hafta sonuna denk gelirseniz canlı müzik eşliğinde, hem kahvenizi yudumlayıp hem de müzik dinletisine eşlik edip güzel vakit geçirebilirsiniz. Kahve yanında, su ve Gaziantep yemişleri bakır tabakta servis ediliyor. Benim oldukça hoşuma gitti. Sizin de memnun kalacağınızdan eminim.
Yemek arkasından güzel bir kahve, ardından da Bakırcılar çarşısında güzel bir yürüyüş yaparak Kurtuluş camii ve eskiden kilise olan şimdi ise müzik dinletilerinin yapıldığı Ömer Ersoy Performans Sanatları ve Kültür Merkezi ziyaretiyle gününüzü noktalayabilirsiniz. Akşam mutlaka geleneksel yöreye özel bir çorba olan yuvalama ve içli köfte için tarihi Hışva Han’da yerinizi ayırın…
Ormanlık alanları ve yaylaları görülmeye değer
Eğer doğa sporları ve yürüyüşlerinden hoşlanıyorsanız nar bahçeleriyle donanmış Oğuzeli ve bu yol üzerinde Nurdağı’nda yamaç paraşütü yapabilirsiniz. Ayrıca Dülük ve Burç ormanlarında da yürüyüşe çıkabilirsiniz. Buralar oksijeni bol, nefes alacağınız cennet mekânlardan…