Koronavirüs salgını, turizmi de olumsuz etkiledi. Bugünlerde hiçbir otelin rezervasyon almadığı belirtilirken, turizmciler salgının bir an önce sona ermesini beklediklerini ifade etti. İzmir’in Çeşme ile Muğla’nın Marmaris ve Bodrum ilçelerinde turizmciler, son durumu değerlendirdi.
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Ege Bölge Temsil Kurulu (BTK) Başkanı Tolga Gencer, rezervasyonların durduğuna dikkat çekerken, 2020 yılı yaz sezonun açılmasının beklendiğini belirtti. Yaşanan Covid-19 salgını nedeniyle tüm dünyada turizm sektörünün durduğunu ifade eden Gencer, “Bu yaşanan kriz dünyanın krizi. Onun için bu yaz turizmi sezonu açılırsa ne Türkiye’den yurt dışına gidiş olacak, ne de yurt dışından ülkemize yabancı turist akışı olacak. Onun için iç turizm dinamiklerimizle hareket edeceğiz. Şu an hiçbir otel rezervasyon almıyor. Belirlenmiş bir indirim söz konusu değil. Bizler, turizmciler olarak bekliyoruz. Bu salgın riski kalkıp devletimiz açıkladığında gereken yapılacaktır. Oda satışlarında rezervasyon için beklenmeli. Onun için mevcut rezervasyonu bulunanlar, ’İptal etmesin, ertelesin’ dedi.
ÇEŞME’DE FİYATLAR BU YAZ DÜŞER, AMA KALİTE ASLA
Çeşme Turistik Otelciler Birliği (ÇEŞTOB) Başkanı Yakup Demir ise, ilçede tüm otellerin kapalı olduğunu ve koronavirüs salgını geçtikten sonra arz ve talebe göre fiyat politikasının belli olacağına dikkat çekti. Demir, “Biz Çeşmeli turizmciler olarak salgının geçmesini bekliyoruz. İnşallah bu sezon virüs salgını geçer. Bizler de Çeşme tutkunlarını ağırlarız. Temennimiz ve hazırlığımız bu yönde. Yeter ki sezon açılsın. Çeşme’ye gelenler çifte mutluluk yaşayacak. Neden mi? Çünkü fiyatla belli oranda düşecek. Diğer turizm noktalarında elbette daha yüksek fiyatlar olabilir ancak tatilciler hem aldıkları hizmetten, hem de fiyatlardan mutlu kalacak. Çeşme’de fiyatlar bu yaz düşer, ama kalite asla” diye konuştu.
’YERLİ TURİST, İÇ TURİZMİ AYAKTA TUTACAK İÇİN ÖNEMLİ KAYNAK’
Bodrum Tanıtım Vakfı (BOTAV) Genel Koordinatörü Serkan Ceylan da 2020 yılının turizm açısından zorlu bir dönemeç olduğunu belirtip, “Koronavirüs ile başlayan dönem şu an bütün sektörlerde çok büyük bir dalgalanmaya yol açtı. Şu anda pandeminin hareket hızı ve yayılma potansiyeli göz önünde bulundurulduğunda bu yaz sezonu için uluslararası anlamda bir beklentiye girmenin çok gerçekçi olacağını düşünmüyorum. Özellikle güvenlik ve sağlık endişelerinin ön planda olduğu bir dönemde üstelikte insanların maddi anlamda ciddi kayıplar yaşadığı dönemde çok kırılgan olan turizm rezervasyonlarının bir hamle yapmasını beklemek çok gerçekçi olmayacaktır. Ancak, temmuz ve ağustos döneminde pandeminin 15-20 günlük gelişimini takip eden sürecinde olumlu bir gelişme olursa temmuz ve ağustos ayında bir iç turizm hareketi bekliyoruz. İç turizmin şu an Türk turizmini ayakta tutmak için en önemli kaynak olduğunu düşünüyorum. Uluslararası turizmin normale dönmesi ancak uluslararası uçuşların normale dönmesiyle mümkün olabilir. Bunun da 2020 yılında olması çok büyük bir sürpriz olur. Önümüzdeki dönemi 2021 yılına hazırlık olarak değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum” dedi.
’SEKTÖR AYAKTA KALIRSA ÖNÜMÜZDEKİ SENE BU SENENİN TELAFİSİ OLUR’
Bodrum Otelciler Birliği Derneği (BODER) Genel Sekreteri Orhan Kavala ise, “Bu yaz sezonunda ne zaman ve ne kadar turizm yapacağımız konusunda ciddi belirsizlikler var. Turizm sektörünün geçmiş yıllarda sağladığı döviz girdisinin devam etmesi için turizm sektörünün ayakta tutulması gerekmektedir. Eğer sektör bu şekilde ayakta kalabilirse önümüzdeki sene bu senenin muhtemelen telafisi olur. Onun için finans kuruluşlarının sektöre çok iyi imkanlarla destek vermesi gerekmektedir. Bu sezonun geçen seneki veya daha önceki sezon gibi geçmesi mümkün olmayacaktır. Çünkü burada önemli olan insan sağlığıdır. Bu sağlığın garanti edilmesi ve insanların hasta edilmemesi şarttır” ifadelerini kullandı.
’SALGIN TAMAMEN BİTMEDEN, OTELLERİN AÇILMASI DOĞRU DEĞİL’
Türkiye Otelciler Federasyonu(TUROFED) Başkan Yardımcısı ve Güney Ege Turistik Otelciler Birliği (GETOB) Başkanı Bülent Bülbüloğlu, salgının sonlandırılacağı ve alınan tedbirlerle yüksek iyileşme verileri elde edileceği bir dönemde otellerin açık olmasını doğru bulmadığını söyledi. Önümüzde ramazan ayı ve beraberinde bayram olduğunu hatırlatan Bülbüloğlu, “Bayramda turizm hareketliliği olacağına inanmıyorum. Bayram için bir indirim veya rezervasyon düşünmedik. Şu an tek düşüncemiz Avrupa ülkeleri sağlıklı olursa, gelecek turist için temmuz ve ağustos ayı için hazırlığımızı yapmak. ’Nasıl sektörümüzü yaşatırız’ endişesi yaşıyoruz” dedi.
NİTELİKLİ PERSONELİ KORUMAK ÖNCELİĞİMİZ
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ve turizm birlikleri başkanları ile sürekli telekonferans ile görüşmeler yaptıklarını vurgulayan Bülbüloğlu, şunları söyledi:
“Bizim en büyük düşüncemiz, nitelikli personelimizin ihtiyaçlarını karşılamaktır. Kültür ve Turizm Bakanı ile Hazine ve Maliye Bakanımız ile yaptığımız görüşmelerle hızlı bir şekilde, esnek çalışma ve işsiz fonu maaşları devreye sokuldu. Dünya turizm pazarında önemli bir yere sahibiz. Bu nedenle nitelikli emekçi personelimizi korumak önceliğimiz. Devletimizin erken aldığı çözüm kararları bizleri rahatlattı. Kredi Garanti Fonu çıktı ve hemen hemen birçok turizmci bundan faydalandı. Hükümetimizin bu erken çözüm paketleriyle turizm sektöründe endişeler azaldı. Devletimiz bize destek veriyor ve bizlerde süreci temiz atlatalım. Dünyada turist getiren altıncı ülkeyiz. Türkiye ekonomisine büyük katkısı olan, bacasız sanayi dediğimiz sektörümüzle ilgili Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 50 milyar dolar döviz girdiğini söyleyerek önemi bir kere daha gözler önüne sermiştir. Turizm sektörünü yaşatmak için devletimizin bakanları ve yetkilileri ile el ele verdik. Çok kolay geçecek bir süreç değil. Turist getirdiğimiz Almanya, İngiltere, Rusya ve Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde süreç sağlıklı atlatılırsa, ilk izlenimlerimize göre temmuz ve ağustos ayında hareketli geçeceğe benziyor. Şu an nitelikli dediğimiz üç yıldız ve üzeri otellerimizde hijyen, gıda ve personel güvenliği olarak yeniden yapılanıyoruz. El birliğiyle, salgın ile mücadelede kararlı adımlar attığımızda başarı sonucuna ulaşacağımıza inanıyorum.”