Cumhurbaşkanlığından yapılan yazılı açıklama göre, Cumhurbaşkanı Tatar, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in kendisine gönderdiği mektuba cevaben bir mektup yazdı.
Tatar, mektubunda, Kıbrıs’ta iki taraf arasında bir ortak zemin olup olmadığını tespit etmek amacıyla yapılacak gayri resmi ve 5 BM formatında bir toplantıyı desteklediklerini ifade etti.
Cumhurbaşkanı Tatar, “Adil, gerçekçi ve sürdürülebilir bir uzlaşı için, Kıbrıs’ta ve bölgemizde hüküm süren yeni koşullar ışığında, iki taraf arasında, eşit uluslararası statüye sahip iki egemen devlete dayalı bir iş birliği ilişkisi kurulmasını amaçlıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Kıbrıs’ta federal bir çözüm arayışının on yıllardır devam eden bir süreç olduğunu aktaran Tatar, BM eski Genel Sekreterlerinin tüm uzlaşı, çaba ve girişimlerinin Kıbrıs Rum tarafınca engellendiğini hatırlattı.
“KIBRIS RUM TARAFI VE YUNANİSTAN UZLAŞIYI ENGELLEDİ”
Cumhurbaşkanı Tatar, “Crans-Montana’da Kıbrıs Türk tarafı ve Türkiye’nin ortaya koyduğu tüm esneklik ve iyi niyete rağmen, Kıbrıs Rum tarafı ve Yunanistan, bir çözüme varma niyeti olmaksızın uzlaşıyı engelledi ve statükoyu devam ettirmeye çalıştı.” ifadelerini kullandı.
BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs meselesi için görevlendirdiği Jane Holl Lute’un aralık ayında Ada’ya yaptığı ziyaret sırasında görüştüklerini hatırlatan Tatar, görüşmede Kıbrıs’ta ve bölgedeki yeni koşullar ışığında, iki taraf arasında, eşit uluslararası statüye sahip ve iki egemen devlete dayalı bir iş birliği ilişkisinin kurulmasını amaçladıklarını izah ettiklerini belirtti.
Tatar, Kıbrıs’ta müzakere sürecinin Crans-Montana’da bırakıldığı yerden yeniden başlamasının söz konusu olmadığını belirterek, yeni ve ortak bir zemine dayalı bir sürecin, sonuç odaklı ve anlamlı olabilmesi için zaman takvimli olması gerektiğini vurguladı.
Kıbrıs Türk tarafının fikirlerini sadece ileriye dönük bir yaklaşımla tasarlamadığının altını çizen Tatar, aynı zamanda, yalnızca üç yıl sürmüş başarısız 1960 Ortaklık Cumhuriyeti deneyimini de tekrarlamamak açısından sürdürülebilirlik unsurunun dikkate alındığını belirtti.
Cumhurbaşkanı Tatar, belirtilen zeminde Kıbrıs sorununu ortadan kaldırmanın, bölgesel güvenlik ve istikrarın yeniden tesis edilmesine yardımcı olacağına ve Doğu Akdeniz’de kucaklayıcı bir vizyon oluşturulmasının yolunu açacağına vurgu yaptı.
“KIBRIS SORUNUNU MÜZAKERE YOLUYLA ÇÖZME ÇABALARINDA BİR DÖNÜM NOKTASINDAYIZ”
Tatar, Doğu Akdeniz’deki doğal gazın Türkiye’ye ve Türkiye yoluyla Avrupa’ya nakletmek için bir denizaltı boru hattı inşa etmenin ticari olarak en uygun seçenek olduğunu da ifade etti.
BM Genel Sekreterini, Ada’da egemen eşitlik ve iki devlete dayalı iş birliği formülüne açık fikirlilikle yaklaşmaya ve Kıbrıs Rum tarafını da aynı tutum içinde olması için ikna etmeye yardımcı olmaya davet eden Tatar, “Kıbrıs sorununu müzakere yoluyla çözme çabalarında bir dönüm noktasındayız. Sorunu nihai bir çözüme kavuşturmak için bu fırsatı değerlendirerek azami çabayı göstermenin ilgili herkesin sorumluluğu var.” değerlendirmesinde bulundu.