Sadece okulun öğrencilerine değil, dışardan gelen, evde bilgisayarı ya da tableti olmayan tüm öğrencilere kapısı açık EBA destek merkezlerinin. İşte o öğrencilerden bir tanesi küçük Eylül. Daha bu liselerden birine başlamasına yıllar var belki ama o daha ötesi için bile planını şimdiden yapmış. Maddi imkansızlıklardan dolayı, uzaktan eğitime katılmak için evine en yakın merkezi kullanmak için gelmiş buraya. İşte Eylül’ün umut dolu hikayesi.
Eylül Atıcı 5’inci sınıf öğrencisi. Daha 11 yaşında ve şimdiden geleceğe dair öyle güzel umutları öyle hayalleri var ki… Aslında herkese örnek olacak cinsten. İstanbul’da Göztepe mahallesinde bir apartmanın bahçe katında, apartman görevlisine tahsis edilen küçük dairede yaşıyor Eylül. Babası İsmail Atıcı oturdukları apartmanın görevlisi. 45 yaşında iki çocuk babası Atıcı, hayatın olanca yükünü omuzlarında taşıyor. Çocukları da aynı yükün altında ezilmesin diye gecesini gündüzüne katıp çalışıyor, didiniyor. Kızı Eylül, okullara ara verilip uzaktan eğitimin başlamasıyla derslerinden uzak kalmış. Çünkü çocukları için ne bilgisayar ne de akıllı telefon alacak durumu yokmuş. Geçtiğimiz yıl yani Eylül 4’üncü sınıfa giderken hiçbir derse katılamamış bu yüzden. Baba İsmail Atıcı kara kara düşünerek geçirdiği o günleri başı yere eğik anlatıyor:
‘BİGİSAYAR ALACAK DURUMUM YOK’
“Bilgisayar alamadım. Bu sene yine uzaktan eğitim olunca mecbur kaldık borç harç bir akıllı telefon aldık. En azından derslerini buradan takip etsin diye almıştım ama ben kapıcıyım. O yüzden sürekli telefonum çalıyor. Böyle olunca da çocuğun dersi yarım kalıyor. Yani telefon almak da tam çözüm olmadı. Sonra haberlerde EBA destek merkezlerini duymuştuk. Çocuk telefondan onlara baktı. Eve yakın bir tane varmış meslek lisesinde. Biz de oraya gittik. Şimdi derslerine orada devam ediyor bir haftadır. Hiçbir sorun da yaşamadı şimdiye kadar.”
‘UZAKTAN EĞİTİME DE UZAK KALDIM’
Eylül ise geçen seneyi geride bırakıp bu sene arayı kapatmak ve gelecekte de doktor olmak istiyor:
“Geçen sene hiç uzaktan eğitime katılamadım. Evde bilgisayar yoktu. Babamın telefonu da tuşluydu. Kendi ders kitaplarımdan çalıştım hep. İlk defa uzaktan eğitime bu yıl başladım. Öğretmenlerimiz 4’üncü sınıf konularını da anlatıyor geride kaldığımız için. Arayı bu şekilde kapatmaya çalışıyorum.
EBA DESTEK MERKEZİ EVİM GİBİ
Oraya ilk gittiğimde biraz korkmuştum. Ama çok iyi karşıladı oradaki öğretmenler. Beni çok sevdiler. Ben de onları çok sevdim. İlk gittiğim gün bilgisayarı açmakta ve derse girmekte biraz zorlandım ama öğretmenler yardım etti. Kütüphaneyi EBA merkezi yapmışlar. Çok hoşuma gitti. Bir tane bilgisayar bana aitmiş gibi sanki. Tüm derslerime oradan girebiliyorum.
CERRAH OLACAĞIM
Bir arkadaşımın annesi kalp damar cerrahıydı. Bir gün annem onun çalıştığı hastanede işi olduğu için beni doktor hanıma emanet etmişti. Yaptıkları iş çok hoşuma gitti. Ben de kendime hedef koydum bir gün ben de böyle olacağım diye. Ya beyin cerrahı ya da kalp damar cerrahı olmak istiyorum.”
İŞTE EBA DESTEK MERKEZLERİ
Yüz yüze eğitim bazı kademelerde başladı. Ancak öğrenciler haftanın iki günü okullara gidiyor. Diğer günler yine eğitim uzaktan devam edecek. Ayrıca 5,6,7 ile 9,10 ve 11’inci sınıflar hala okula hasret. Uzaktan eğitimle ilgili sorunları en aza indirmek içinse çalışmalar devam ediyor. Onlardan biri de EBA destek merkezleri.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk yaklaşık 13 bin EBA destek merkezi kurulduğunu açıklamıştı. Evde uzaktan eğitime bağlanamayan öğrenciler, açılan bu merkezlerde sınıf farkı olmaksınız bilgisayarları kullanıp derslerine katılabiliyorlar.
HEMEN HEMEN TÜM İLÇELERDE VAR
İstanbul’da 517 EBA destek noktası var. ebadesteknoktasi.meb.gov.tr adresinden bu merkezlerin hangi okullarda olduğunu görmek mümkün. Kadıköy’de ise 13 EBA destek noktası var. Biz de onlardan biri olan Göztepe Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ne gittik. Okulun hemen girişinde, içeride EBA destek noktası olduğuna dair bilgilendirme afişleri yer alıyor. Yerlere ise “EBA destek noktasına gider” yazılı etiketler yapıştırılmış. Okul müdürü İbrahim Polat kütüphaneyi kendi imkânlarıyla EBA merkezine çevirdiklerini anlatıyor.
‘KENDİ BİLGİSAYARIMI BİLE VERİYORUM’
“Biz burayı kendi imkanlarımızla, elimizdeki bilgisayarlarla kurduk. Okuldaki en uygun, en güzel yer burasıydı. Biz istedik ki çocuklar ders çalışırken içi kararmasın, ferah bir yer olsun. Kütüphanemiz zaten çok güzel. Ortaya masa koyduk. Elimizdeki bilgisayarları seferber ettik. Hatta eksik kaldığı yerlerde ben kendi bilgisayarımı bile veriyorum.
BİLGİSAYARI OLAN DA GELİYOR, OLMAYAN DA
“Veliler çocuklarını evlerinde bilgisayarları olsa bile okula göndermek istiyor. Özellikle çalışan anne-babalar bunu daha çok istiyor. Okul güvenli bir ortam, orada öğretmenler var diye getirip bize emanet ediyorlar. Hem kütüphane hem EBA merkezi olduğu için çocuklarının burada çalışmasını istiyorlar.
FUTBOLCULARDAN YARDIM TALEBİ
Her şeye rağmen eksikliklerimiz oluyor. Biz istiyoruz ki tam teşekküllü bir laboratuvar kuralım. Herkes istediği gibi istifade edebilsin. Bu yüzden de okulumuzun mezunlarından yardım istedik. Süper ligde üst düzey futbol oynayan mezunlarımız var. Ramazan Civelek var Fatih Karagümrük’te, Yasir Subaşı var Kayserispor’da… Onlara birer mektup gönderdik. Onlardan yardım gelmesini bekliyoruz. Amacımız öğrencilere daha iyi imkânlar sunabilmek, bir gencin elinden tutmak.
Gonca Yalın (Müdür Yardımcısı): Buraya farklı okullardan öğrenciler geldi. Biz de hepsine tek tek yardımcı olduk. Açtık bilgisayarlarını uzaktan derse bağlanmalarını sağladık. Bir evde üç öğrenci oluyor mesela. Bir tane bilgisayar oluyor. Bu durumda da annesi veya babası tutup ellerinden buraya getiriyor. Bizim kendi öğrencilerimiz geldi, kaynaştırma grubunda olanlar geldi.
SABAHTAN AKŞAMA KADAR AÇIK
Burası hep açık. Sabah 8.30’dan 5’e kadar biz burada olduğumuz sürece hep açık. Hiçbir başvuru ya da dilekçe gibi bir belgeye ihtiyaç yok. Kapımız her gelene açık. Ellerinde ders programlarıyla geliyorlar. Ona göre çalışıyorlar. Kendi beslenmelerini getiriyorlar. Arada teneffüse çıkıp bahçede hava alıyorlar. Biz arada gelip kontrol ediyoruz. Ellerini yıkamalarını söylüyoruz sık sık, maskelerini kontrol ediyoruz. Yani burada öğrenciler uzaktan eğitimi okul ortamında alıyor.