Kararı eleştiren İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), insanların rızalarıyla cinsel ilişkiye girmesinin bir insan hakkı olduğunu, bunun Fas’ın da imzacısı bulunduğu BM Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşmesi tarafından güvence altına alındığını açıkladı.
Örgüt, kürtajın yasa dışı olduğu ülkelerde kadınların hayatlarını tehlikeye atarak merdiven altı kürtaj kliniklerine gittiğini hatırlatarak Fas’a kürtajı yasallaştırma çağrısında bulundu.
Raissouni Ağustos ayında Sudanlı nişanlısıyla birlikte başkent Rabat’ta bir jinekologdan çıkarken gözaltına alınmıştı.
28 yaşındaki gazeteci suçlamaları reddetmiş ve iç kanama nedeniyle tedavi gördüğünü söylemişti.
HRW, Raissouni’nin gözaltına alındıktan sonra zorla jinekolojik muayeneye sokulduğunu, iradesi dışında yapılan bu işlemin uluslararası insan hakları standartlarında zalimce bir muamele olduğunu belirtti.
Raissouni, iktidarı eleştiren bağımsız bir gazetede çalışıyor.
Günlük Akhbar Al-Yaoum gazetesi, Raissouni’nin davasını “siyasi” olarak niteledi ve polis sorgusunda yazdıklarına ve ailesine dair sorular sorulduğunu belirtti.
Dün Rabat’taki duruşmasına siyah bir başörtüsüyle katılan Raissouni ile Sudanlı nişanlısı kürtaj yaptırdıklarına yönelik suçlamayı reddetti.
Kararın açıklanmasının ardından Reuters’a konuşan Raissouni’nin avukatı Abdelmoula El Marouri, tıbbi ve yasal kanıtların beraata yol açması gerektiğini söyledi ve karara itiraz edeceklerini açıkladı.
Davanın savcısı ise Raissouni’ue verilen cezanın gazeteci olarak yaptığı haberlerle alakası bulunmadığını, ziyaret ettiği jinekoloğun polis tarafından yasa dışı kürtaj yaptırıldığı gerekçesiyle gözetim altında bulunan bir mekan olduğunu söyledi.
Mahkeme Raissouni’nin yanı sıra nişanlısına da bir yıl hapis cezası verdi. Doktor ise iki yıl hapis cezası aldı.
Doktorun asistanı ve klinikteki bir hemşireye verilen hapis cezaları ise ertelendi.
Konuyla ilgili bir açıklama yayımlayan HRW Orta Doğu ve Kuzey Afrika Direktörü Ahmed Benchemsi, “Bugün Fas’ta özgürlükler için karanlık bir gün” dedi.
Benchemsi, insanların cinsel hayatının detaylarının mahkemeler tarafından kamuya açıklanmasının özel yaşamın gizliliğine de aykırı olduğunu belirtti.
