Bünyesinde barındırdığı doğal güzellikleri ve yaban hayatıyla göz kamaştıran Fırat Nehri ve Karakaya Baraj Gölü çevresindeki kanyonlar, ziyaretçilerini büyülüyor. Yaşam alanı olarak tarih boyunca sürekli su kenarı arayan insanoğlunu ihya eden, çok sayıda kentin verimli topraklarını suyla buluşturan Fırat Nehri, bünyesinde barındırdığı doğal güzellikler de adından söz ettiriyor.
Malatya ile Elazığ arasından da geçen nehrin etrafında bulunan, el değmemiş doğa, yaban hayatı ve bitki örtüsüyle öne çıkan kanyonlar, ziyaretçilerini cezbediyor. Karakaya Baraj Gölü’nün ayırdığı Malatya’nın Arguvan ve Arapgir ilçesi ile nehrin karşı tarafındaki Elazığ’ın Baskil ilçesi sınırlarında yer alan ve “Saklıkapı” adı verilen doğa harikası kanyon büyük beğeni topluyor.
Baraj gölü kıyısından başlayarak yer yer yarım metreye kadar düşen genişliği ve bazı kısımlarda 200 metreye varan yüksekliğiyle 4,5 kilometrelik vadi tabanı boyunca uzanan Saklıkapı Kanyonu, benzersiz karstik oluşumları, mağaraları, kaya fosilleri, kendine has flora ve faunasıyla dikkati çekiyor. Jeolojik dönemlerdeki kırılmalarla oluşan sarp kayalıklara sahip bölge, kent yaşamının stresinden uzaklaşmak isteyen doğa tutkunlarınca mola noktası olarak görülüyor.
Bölgenin henüz tam olarak keşfedilmemiş bu kanyonu, doğa tutkunlarının yanı sıra fotoğraf meraklılarının da ilgi gösterdiği yerler arasında bulunuyor. Keban Baraj Gölü’nden başlayarak tekneyle gezilebilen 40 kilometrelik Karaleylek Kanyonu da alabalık tesisleri, sarp kayalıkları, karstik mağara oluşumları, tarihi mağara yerleşimleri, mağara tavanlarından sarkan yetişmiş ağaçları, martı, şahin gibi kuş türleri ve muhteşem doğasıyla öne çıkıyor. Kanyonların bulunduğu bölgede yer alan sarp kayalıklar dağ keçilerine ev sahipliği yapıyor.
“İnsanları bu yöreye daha çok çekmemiz lazım
Malatya Valisi Aydın Baruş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Yukarı Fırat’ın gerçekten çok derin bir tarihi ve doğal güzelliğe sahip olduğunu söyledi. Havzanın uzun yıllar insanoğluna ev sahipliği yaptığını belirten Baruş, yapılan kazı çalışmalarıyla milattan önce 7 binli yıllarda insanların burada hayatını sürdürdüğünün anlaşıldığını ifade etti.
Yörenin sadece eski medeniyetlere ev sahipliği yapmasının haricinde doğal güzellikleriyle de ön plana çıkarılması gereken bir havza olduğunu dile getiren Vali Baruş, şöyle devam etti: “Bu havza üzerinde çok sayıda kanyon var. Gerçekten tabiat harikası ve eşsiz doğa güzelliklerini temaşa edebileceğiniz, yaban hayatının her türlü güzellikleriyle hüküm sürdüğü bir havza. Burayı turizme kazandırmamız lazım. Özellikle macera, yürüyüş seven ve aynı zamanda da su sporlarından hoşlanan insanları bu yöreye daha çok çekmemiz lazım. Bunun için bu doğal güzellikleri tanıtmamız gerekiyor.”
Vali Aydın Baruş, bu amaçla yöredeki doğal güzelliklerin görülebilmesi için geziler düzenlediklerini aktararak, şunları kaydetti: “Tüm doğa ve sporseverleri buraya davet etmek için çalışmalar yürüteceğiz. İnşallah Fırat Kalkınma Ajansı ve Malatya Valiliği olarak bazı çalışmalarımız olacak. Burada yürüyüş rotaları oluşturmak ve su yolunu etkin bir şekilde kullanmamız gerekiyor. Fırat Nehri kenarında su yoluyla geldiğiniz zaman da görebileceğiniz eşsiz güzellikler var. Vatandaşlarımız Malatya’nın güzelliklerini, Fırat’ın güzelliklerini gelip görsünler istiyoruz.”