Ülkede güvenlik yasa tasarısına ve artan polis şiddetine tepkiler büyüyor.
Basın kuruluşları, sendikalar ve insan hakları derneklerinden oluşan “Genel güvenlik yasasına hayır” Kolektifinin çağrısıyla Fransa genelinde 100’den fazla eylem yapıldı.
Paris’teki Republique Meydanı’ndan toplanan binlerce eylemci, Nation Meydanı’na kadar yürüdü.
Tasarı ve polis şiddeti karşıtı pankartlar taşıyan göstericiler, “(Cumhurbaşkanı Emmanuel) Macron istifa” sloganları attı.
Eylemde polis ile göstericiler arasında arbede yaşandı. Polis, protestoculara biber gazıyla müdahale etti. Göstericiler, birçok çöp bidonu ve araç ile bir kafeyi ateşe verdi.
İçişleri Bakanlığının verilerine göre başkentteki gösteriye 46 bin kişi katıldı.
Paris Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, Paris’teki eylemde 9 kişi gözaltına alındı.
Lyon’daki gösteride de polis protestoculara karşı biber gazı kullandı. Eylemde, birçok gösterici ve bir polis yaralandı.
“POLİS ŞİDDETİNE İSYAN ETMEMİZ GEREKİYOR”
Soyismini vermek istemeyen eylemcilerden François, AA muhabirine yaptığı açıklamada, polis şiddetini protesto etmek için gösteriye katıldığını söyledi.
İnsanların görevdeki polislerin görüntülerini çekebilmesi gerektiğini ifade eden François, polis şiddetine maruz kalan Afrika kökenli gencin yaşadıklarını çekilen görüntüler sayesinde öğrendiklerini belirtti.
Göstericilerden Raphael Henry ise özgürlüklerin savunulması gerektiğini söyledi.
“Devletin sosyal hareketlere baskı uygulamak için, polisin halka daha kolay şekilde baskı yapmasını sağlayan yasanın geçirmesini istemiyoruz. Macron yönetimi sosyal hareketlere baskı uygulayarak kapitalist sınıfı korumaya çalışıyor.” ifadesini kullanan Henry, Macron’un bu tasarıyla polis şiddetinin görünür olmasını engellemek istediğini belirtti.
Soy ismini vermek istemeyen genç öğrenci Marc, özgürlüklerini savunmak için eyleme katıldığını aktardı.
Mathilde isimli avukat da Fransa gibi ülkede böyle bir yasa tasarının hazırlanmasını şaşkınlıkla karşıladığını kaydetti.
Paris’te çadırlarda barınmaya çalışan sığınmacıların ve Afrika kökenli gencin polis şiddetine maruz kalmasına tepki gösteren Mathilde, “Tüm bunlara ve polis şiddetine isyan etmemiz gerekiyor.” dedi.
Mathilde, bu polis şiddetinin meşru olmadığını vurguladı.
Hukuki açıdan savunulacak tarafı olmadığını ifade eden Mathilde, polis şiddetine karşı olduğunu söyledi.
Mathilde, tasarının hukuki yönüyle de birçok sorun taşıdığını kaydetti.
Caroline Julien de tasarının insani hukukuna aykırı olduğunu belirtti.
Devletin polis devletine doğru kaydığını aktaran Julien, tasarının özgürlükleri kısıtlandığını ve polis şiddetine rağmen harekete geçmeleri gerektiğini söyledi.
Paris’in 17. bölgesinde genç müzik yapımcısı Michel Zecler stüdyosuna girdiği sırada arkasından içeri giren ikisi üniformalı 3 polis memuru tarafından şiddete maruz kalmış, 20 dakika boyunca polislerce darbedilmişti.
Paris’te 23 Kasım’da, polis, Republique Meydanı’nda çadır kuran çoğunluğu Afgan 500’e yakın sığınmacıyı yaka paça dışarı atmış, biber gazıyla müdahalede bulunmuştu.
TARTIŞMALI YASA TASARISI
Basın özgürlüğünü ihlal edebileceği ve polis şiddetini artırabileceği gerekçesiyle eleştirilen güvenlik yasa tasarısı Ulusal Mecliste kabul edilmişti. Tasarı, Ocak 2021’de Senatonun onayına sunulacak.
Senatodan geçmesi halinde tasarı, bir kez daha Mecliste oylanacak.
Tasarı, güvenlik güçlerinin görüntülerini yayınlayanlara 1 yıl hapis ve 45 bin avroya kadar para cezası öngörürken, gösterilerde “drone”ninyanı sıra güvenlik güçlerinin görev sırasında kullandığı kameraların insanları izlemek için kullanılabileceği belirtiliyor.
Fransa’da sarı yeleklilerin gösterilerinde ve emeklilik reformuna karşı yapılan eylemlerde, polisin protestoculara karşı kullandığı şiddetin görüntülenerek sosyal medyada paylaşılmasının ardından polisler hakkında soruşturma açılmıştı.
Sarı yeleklilerin eylemlerindeki polis şiddetinin bilançosu, ülkedeki polisin şiddete meyilli olduğunu ve orantısız güç kullandığını ortaya koyuyor.