“İlk iki hafta Galatasaray iyi oynadı ama bunda rakiplerin gücü de önemliydi. Yeniden dizayn edilmiş, kaliteli oyunculardan oluşan bir Fenerbahçe karşısında Galatasaray vasata dönüştü. Terim’in maç sonu açıklaması da bunun açık itirafı.”
1- Yine kısır bir derbi izledik. Son 10 Galatasaray-Fenerbahçe derbisinin 7’si berabere bitmiş. Üstelik beşinde de gol olmamış. Bu derbiyi gözümüzde fazla mı büyütüyoruz sanki?
2- Galatasaray, Fenerbahçe maçına fena başlamadı ama özellikle ikinci devrenin önemli bölümünde ipleri rakibine kaptırdı. Bu düşüşü nasıl okumalı?
3- Fenerbahçe’nin oyunu dakikalar geçtikçe büyüdü. Erol Bulut’ta bir değişim sinyali gördünüz mü? 11 seçimi ve değişiklikleri doğru muydu?
4- Beşiktaş, Konya’da ağır bir yenilgi aldı. Her hattıyla dağıldı. Lens ve Umut da kadro dışı bırakıldı. Devamı gelir mi? Sergen Yalçın doğru istikamette mi?
5- Trabzonspor sezonun en iyi gününü yaşadı, Afobe dubleyle yıldızlaştı. Trabzon’da eksikler tamamlandıkça bir toparlanma olduğunu söyleyebilir miyiz?
6- Avrupa’da tatsız bir haftayı geride bıraktık. Perşembe de Rangers sınavı var. Avrupa’da başarısız sonuçlar almanın sebepleri nedir? Biz o kadar kötü müyüz?
MEHMET ASLAN:
SEYİRCİ OLMAYINCA KARİZMA ÇİZİLDİ
1- Şu görüldü ki; Türkiye’de derbi, seyircinin oynadığı bir oyunmuş. Ve yayın direktörümüz sevgili Emre Oral’ın yorumuyla
özetleyeyim: “Seyirci olmayınca derbinin karizması çizildi.” Ne yazık ki, futbolun ve kulübünün dışında her şeyi dizayn etmeye, hakem etkilemeye, medya yönlendirmeye odaklanan, kazanmak için ne gerekirse yapan, kural tanımayan bir yönetici nesli, yerle bir etti Türkiye’de futbolu. Kaybetti mi, hakem, TFF, medya suçlu. Kazandı mı kendisi kahraman neslin ürünü bu futbol.
F.BAHÇE KARŞISINDA VASATA DÖNÜŞTÜ
2- Haftalık maçlar üzerinden ligi okumaya çalışıyoruz. İlk 2 hafta G.Saray iyi oynadı. Ama bunda rakiplerin gücü de önemli bir faktördü. Ama, yeniden dizayn edilmiş, kaliteli oyunculardan oluşan bir F.Bahçe karşısında G.Saray vasata dönüştü. Terim’in maç sonu transfer vurgusu da bunun açık itirafı. G.Saray artık tek favori değil.
BENiM ŞAMPiYONLUK ADAYIM FENERBAHÇE
3- Çok pozisyon veren ve çok gol yiyen bir Fenerbahçe’den, 3 haftada kalesinde sadece 1 gol gören Fenerbahçe’ye evrildi sarı lacivertliler. Erol Bulut’un en önemli dokunuşu bu. “Forvet maç kazandırır, savunma şampiyonluk” felsefesinin izinde emin adımlarla yürüyor Bulut. Gol yemedikleri, pozisyon vermedikleri her maç üstüne koyarak ilerliyorlar. Belki erken ama bu hafta itibariyle benim şampiyonluk adayım Fenerbahçe.
EN ŞANSSIZ TEKNiK ADAM SERGEN YALÇIN
4- Bütün teknik adamlar içinde en şanssızı Sergen Yalçın. Beşiktaş’ın mali anlamda eli kolu bağlı. Düşünün, takımın en iyi iki futbolcusu en son alınan Gökhan Töre ve Aboubakar. Transfer için bütçe yok. Ne yapacak Yalçın? Ne konuşabiliyor, ne de çare üretiyor. Aynı şey yönetim için de geçerli. Ama bu başarısızlık Yalçın’a değil, yönetime fatura edilir.
TRABZON’UN ZAMANA iHTiYACI VAR
5- Açıkcası böyle bir toparlanma bir anlık alev mi, yoksa sezon sonuna kadar yanacak bir meşale mi bu konuda emin değilim. Trabzonspor sezon sonu ve başı itibariyle iki travma yaşadı. Biri kaçan şampiyonluk ikincisi de Novak, Sosa ve Sörtloh’un takımdan ayrılmasıydı. Bu travmadan sıyrılmak kolay değil. Bunu öngörebilmek için biraz daha zamana ihtiyacı var.
LOKAL BAŞARIYI YETERLi GÖRÜYORLAR
6- İlk soruda yanıtladım; kaybetmenin faturasını başkasına yükleyen, takımın başarısını kişisel kavgalarının bir aracı haline getiren, özeleştiriden yoksun bir zihniyet yönetiyor kulüpleri. Lokal başarı yeterli onlar için. Ama lokal başarının kazanç getirmediği bir döneme girdiğimizin farkında değiller. Çok uzun konuşulması ve tartışılması gereken bir konu. Yönetici davranışı, dili ve zihniyeti değişmeden zor.
UĞUR MELEKE
BASKI ONLARDA DAHA FAZLA AMA…
1- Yanılmıyorsam geçen sezon ilk El Clasico 0-0 bittiğinde Avrupa’da tüm manşetleri süslemişti; 17 sene sonra ilk golsüz Real Madrid-Barcelona kapışmasının yaşanması. Yani tüm dünyanın gözünün üzerinde olduğu, baskının boyutunu tahayyül bile edemeyeceğimiz bu müthiş kapışma 17 yıldır 0-0 bitmiyordu. Bizim derbimizde Real Madrid-Barcelona’dan daha mı fazla baskı var? Kesinlikle hayır. Daha mı fazla dizler titrer, kaygı büyür, endişe yeteneği bastırır? Hayır… Öyleyse nedir bu korku Allah aşkına! El birliğiyle bitirdik derbimizi… Fenerbahçe ile Galatasaray arasında oynanan son 10 karşılaşmanın 7’si beraberlikle sonuçlanmış. Hatta 5 tanesi de 0-0’lık skorla tamamlanmış. Son derece kısır bir tablo…
TERiM DEĞiŞiKLiK YAPMAKTA GECiKTi
2- Pandemi sezonuna özgü olarak Avrupa’daki eliminasyon turlarının tek maç üzerinden oynanması kritik elbette. Galatasaray, her perşembe ölüm-kalım maçına çıkıyor, sonra her pazar lig oynuyor bu aralar. Fiziksel ve/veya mental bir yorgunluk olabilir elbette. Ancak bu haklı gerekçenin yanı sıra Terim’in de değişiklikler için geç kaldığını düşünüyorum.
GUSTAVO-TOLGA’DAN VAZGEÇMENiN ÖDÜLÜ
3- Erol Bulut’un ilk 2 haftadaki ilk 11 tercihleri tutucuydu. Sanki büyük takım çalıştırdığının farkına varamıyor gibiydi. Nihayet derbide Gustavo-Tolga ısrarından döndü, daha yaratıcı bir orta saha seçti. Bu tercihinin ödülünü de özellikle ikinci yarıdaki dinamik futbolla aldı.
UMUT NEDEN GÖZDEN ÇIKARILDI?
4- Beşiktaş’ta geçmişte zirve yapmış, sonra gerilemiş, bugün tekrar o zirve noktasına döneceğine dair hiç umut vermeyen oyuncular var. Ve acilen bunların ayıklanması lazım. Bunlardan biri Lens’ti, ayıklanması doğru karar. Ben Umut’un hangi gerekçeyle Lens’le aynı sepete girdiğini anlayamadım. Beşiktaş’ın bu kötü görüntüyü düzeltmek için radikal hamlelere ihtiyacı var. Birkaç oyuncu kadro dışı bırakılabilir. Montero gibi yüzde yüzünü verenler takıma monte edilmeye çalışılabilir.
YENiLER TRABZON’UN HAVASINI ÇOK DEĞiŞTiRDi
5- Trabzonspor ana planından çok kritik parçalarını yitirdi: Sol beki gitti, sağ beki sakat. Oyun lideri ve santrforu gitti. Transferlerle bu eksikleri kapatmaya çalışıyorlar ve her yeni gelen parça Trabzon’u bir adım ileri taşıdı. Ie’nin oyun kurucu yönü takdire değer. Baker orta sahaya kalite kattı. Afobe zaten geçen hafta da çok arzuluydu, Malatya’ya karşı goller bulması büyük moral. Çizgileri olumlu.
TFF TÜM TAKIMLARDAN AVRUPA iÇiN iMZA ALMALI
6- Tabii ki makro planda birçok gerekçe sayabilirsiniz: Yönetici kalitesizliği, kulüplerin berbat yönetilip olağanüstü borçlandırılması, kalitesiz teknik adam çetesi gibi… Ancak bunlar uzun vadeli problemler… Kısa vadede ivedilikle çözmemiz gereken meseleyse, şu son 2-3 sezonda baş gösteren Avrupa Ligi maçlarına yedek kadroyla çıkma hastalığı. Premier Lig takımları, federasyona “her maça mümkün olan en iyi kadroyla çıkma” imzası verirler. TFF’nin de böyle bir önlem alması gerekiyor acilen.
GÜNTEKİN ONAY
F.BAHÇE SAVUNMA ODAKLI KURGUYLA İSTEDİĞİNİ ALDI
1- Kaybetme korkusu, kazanma arzusuna baskın çıkınca ortaya bu tip derbi oyunları çıkıyor. Fenerbahçe, Galatasaray’ı kilitledi, savunma odaklı bir kurguyla istediğini aldı. Galatasaray’da ise özellikle oyuna sonradan giren oyuncular verimsiz olunca böyle bir sonuç kaçınılmaz oldu. Ne yazık ki, son yıllarda Fenerbahçe ile Galatasaray arasında bu tip maçlara sıkça tanık oluyoruz. Beraberlikler iki tarafı da üzmüyor. Bu da temel nedenlerden biri. Ayrıca, seyircisiz oynanan maçlarda temponun düşük kalması diğer bir etken.
10 GÜNDE 4 MAÇ OYNADILAR
2- G.Saray son 10 günde 4’üncü maçını oynadı. Fiziksel düşüş kaçınılmazdı bu durumda. Ayrıca çok da alternatifli bir orta sahası yok. “Kazanamıyorsam kaybetmeyeyim” dedi Fatih Terim.
SAVUNMADA iYi HÜCUMDA KÖTÜ
3- Fenerbahçe takım savunmasını gerçekten iyi yapıyor. Erol Bulut ilk etapta savunmaya önem veriyor. Ancak ofansif anlamda duran toplar dışında akan oyunda pozisyon üretemiyor Fenerbahçe. Geride kalan 3 maçta da akan oyunda pozisyon bulamadı. Zamanla hücumdaki tıkanıklığı da çözerse Fenerbahçe iyi bir takım olma yolunda.
VERiMSiZ OLAN 3-4 OYUNCUYU GÖNDERiP TRANSFER YAPMALILAR
4- Sergen Yalçın’ın elindeki malzeme bu. Konya’da çok acemice goller yediler. Oyun disiplininden uzaklaştılar. 2 stoper Welinton ve Vida çok uyumsuz göründü. Kanatlar çalışmadı. Her hattıyla alarm veren bir Beşiktaş izledik. Yönetim takviye ve tasfiye konusunda çok geç kalınca ortaya bu tablonun çıkması kaçınılmaz. Beşiktaş’ın çok acil 3-4 verimsiz oyuncusunu gönderip yerlerine kalitesini ispat etmiş oyuncu
lar transfer etmesi şart. Özellikle sağ bek transfer edilmemiş olması hayret verici.
TRABZONSPOR’UN KADRO DERiNLiĞi YOK
5- Trabzonspor bu galibiyet ile derin bir nefes aldı. Özellikle Lewis Baker’ın performansı mutluluk verici. Ancak sezon uzun ve kadro derinliği yok. Sörloth’un Leipzig’e transferinden gelecek sıcak parayla kadro kalitesini yukarıya çıkartacaklarını düşünüyorum.
LiGiMiZDE NE YAZIK Ki FUTBOL ÇOK YAVAŞ OYNANIYOR
6- Beşiktaş’ın Rio Ave gibi son derece mütevazı bir takıma elenmesi acı verici. Aynı şekilde ligimizin güçlü ekiplerinden Alanyaspor’un, düşük bütçeli Norveç takımı Rosenborg’a elenmiş olması düşündürücü. Ligimizde ne yazık ki yavaş bir futbol oynanıyor ve bunun faturası da Avrupa’ya yansıyor.