ABD’nin Minnesota eyaletindeki davada jüri, eski polis memuru Derek Chauvin’i, siyahi George Floyd’un gözaltına alınması sırasında dizini ensesine basarak ölümüne neden olmaktan suçlu buldu. Minneapolis’teki Hennepin Bölge Mahkemesinde 4 haftadır devam eden yargılamada dün 12 kişilik jüri, yaklaşık 10 saat süren müzakereden sonra yerel saatle 16.10’da kararını açıkladı.
ABD’de George Floyd’un ölümüne neden olan polis memuru Derek Chauvin’e en fazla 75 yıl hapis cezası verildi. Mahkemenin verdiği karara ilişkin Kanada Başbakanı Justin Trudeau ve İngiltere Başbakanı Boris Johnson, sosyal medyadan değerlendirmede bulundu.
BİDEN: ‘NEFES ALAMIYORUM’ BUNLAR SON SÖZLERİYDİ
Başkan Joe Biden, mahkeme kararı okunduktan sonra George Floyd’un ailesini aradığı bildirildi. ABD Başkanı Biden aileye “Hiçbir şey bu durumu daha iyi hale getirmeyecek ama en azından şimdi biraz da olsa adalet sağlandı” dedi. Biden mahkemenin davaya ilişkin karara yönelik sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Nefes alamıyorum. Bunlar George Floyd’un son sözleriydi. Bu sözlerin onunla birlikte ölmesine izin veremeyiz. Bu sözleri duymalıyız. Arkamızı dönmemeliyiz. Arkamızı dönemeyiz” ifadelerine yer verdi.
TRUDEAU: SİYAHİ AYRIMCILIK HALA VAR?
Kanada Başbakanı Justin Trudeau da, “Bugün ABD’de, George Floyd’un öldürülmesinin sorumluluğunu gördük. Ancak hata yapmayın, sistematik ırkçılık ve siyahi ayrımcılık hala var. Kanada’da da var” dedi.
“ÖLÜMÜ BENİ DEHŞETE DÜŞÜRMÜŞTÜ”
İngiltere Başbakanı Boris Johnson ise, mahkemenin verdiği karardan son derece memnun olduğunu ifade ederek, “George Floyd’un ölümü beni dehşete düşürmüştü. Ve bu kararı memnuniyetle karşıladım. Bu gece düşüncelerim George Floyd’un ailesi ve arkadaşları ile” dedi.
NELER OLMUŞTU?
Minnesota eyaletinin Minneapolis kentinde geçen yıl 25 Mayıs’ta meydana gelen olayda siyahi ABD vatandaşı George Floyd, dolandırıcılık şüphesiyle gözaltına alınmak istenirken polis memuru Derek Chauvin tarafından diziyle boynuna baskı uygulaması sonucu nefes alamayarak hayatını kaybetti. Floyd’un ölümünün ardından da ülkede birçok eyalette protestolar düzenlendi. 2 ve 3’üncü dereceden cinayet ile 2’nci dereceden adam öldürme suçlamalarından dava açılan Derek Chauvin’in yargılanmasına 29 Mart’ta başlanmıştı.