Ekonomi Reformları Eylem Planı’na göre, Gıda Bankacılığı Sistemi’nin yaygınlaştırılması amacıyla gerekli düzenlemelerin yıl sonuna kadar tamamlanması planlanıyor.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Türkiye Temsilci Yardımcısı Ayşegül Selışık, AA muhabirine, sistemin sağlayacağı katkıları anlattı.
Gıda bankacılığının dünyada 54 yıldır, Türkiye’de ise 20 yılı aşkın süredir uygulanan bir israfı önleme ve sosyal dayanışma ağı yöntemi olduğunu belirten Selışık, sistemle bağışlanmış gıda, giysi, temizlik ve hijyen ürünlerini toplayan, ayrıştıran, depolayan ve ihtiyaç sahiplerine dağıtan bir sivil toplum örgütlenmesi oluştuğunu söyledi.
Selışık, gelinen nokta itibarıyla dünya genelinde 30 bine yakın gıda bankasının 6,5 milyon kişiye 540 bin ton gıda dağıttığını bildirdi.
Gıda bankacılığıyla israfın önüne geçilebileceğini vurgulayan Selışık, şöyle konuştu:
“Toptancıların ve perakendecilerin, satılamayan ancak sağlığa uygun bütün gıda ürünlerini ihtiyaç sahiplerine ulaştırması gerekli. Sağlığa uygun ve raf ömrünün bitmesine az kalmış ürünlerin ihtiyaç sahiplerine dağıtılması amacıyla gıda bankacılığı yaygınlaştırılmalı. Bu sayede gıda israfının önüne geçilebilir.”
ATILABİLECEK ADIMLARA İLİŞKİN ÖNERİLER
Ekonomi Reform Paketi’nde “Gıda israfının önüne geçmek amacıyla Gıda Bankacılığı Sistemi cazip hale getirilerek yaygınlaştırılacaktır.” ifadelerine yer verildiğini hatırlatan Selışık, en sürdürülebilir Gıda Bankacılığı Sistemi modeline ulaşmak için mevcut mevzuatın gözden geçirilerek, ihtiyaç duyulan yasal altyapıların oluşturulması gerektiğini bildirdi. Selışık, kişisel bilgilerin gizliliğini ihlal etmeden, bağışların, gıda bankalarının ve yararlanıcıların izlenmesini içeren Ulusal Gıda Bankası Ağı’nı kurmak için ulusal bir yazılım hazırlamak gerektiğini dile getirdi.
Gümrükte kalan ve bozulmaya terk edilen gıda ürünlerinin Gıda Bankacılığı Sistemi ile güvenli bir şekilde tüketilmesinin faydalı olacağını belirten Selışık, şunları kaydetti:
“Gıda bankacılığı uygulamaları da dahil olmak üzere, gıda kaybı ve israfıyla mücadele amacıyla SMS, internet sitesi ve diğer araçlarla ayni ve nakdi bağışların alındığı düzenli bir fonlama sistemi oluşturulup, gıda bankalarına yönelik Ulusal Güven Fonu sistemi kurmak gerekiyor. Gıda bağışı yapan işletmeler için özel logo tasarlamak ve uygulamak ilgilileri sisteme teşvik edebilir.”