Rivayete göre, küçük çocuğu ile patika yoldan geçen bir anne çocuğunu ‘Çay Deresi’ne düşürür. Azgın suya kapılan çocuğunu bir türlü kurtaramayan anne o an yaşadığı üzüntüyle ‘Allah suyunu kurutsun’ diyerek beddua eder ve göğsünü keserek dereye atar. Bir süre sonra kuruyan dere yaklaşık 500 metrelik bir şelale oluşturacak şekilde ortaya çıkar. Şelaleden ise şu an her biri 100 yılı aşkın süredir kullanılan 7 ayrı kabileye ait değirmen yapılır.
Aradan geçen onca yılın ardından çocuğunu kaybeden annenin bedduası sonucu kuruyan derenin oluşturduğu şelale ile ortaya çıkan ‘Yedi Değirmenler’ 5 yıl önce Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından bölgede başlatılan proje ile turizme kazandırıldı.
Tabiat Parkı’na gelen ziyaretçileri ağırlayan Şafak Karaman, 2017 yılında geldiği Yedi Değirmenlere hayran kaldığı için burada kalmak istediğini belirtti.
Karaman, yaptığı açıklamada, tabiat parkı içinde bulunan değirmenlere her geçen yıl ziyaretçilerin daha fazla ilgi gösterdiğini belirterek, “Bölgede 7 tane değirmen var bunlar aktif ve bölge halkı tarafından kullanılıyor. Burası gerekten de çok güzel ama sahipsiz kalmış. Devlet burayı yapmış fakat kimse burayı işletmek için almamış bizde burayı alarak çalışmaya başladık. Geçtiğimiz yıl güzel bir sezon yaşadık ve burası artık daha tanınır hale geliyor. Bu da her geçen gün ziyaretçi sayısının artması ile gözlemleniyor. Yedi Değirmenler bölgenin, Giresun’un turizm açısından majör noktalarından bir tanesi olacaktır” dedi.
Bölgede yaşayan Ali İhsan Kahraman ise rivayet edilen olayı anlatarak, şunları söyledi: “Burada Yeniköy, Avluca ve Akkaya Köyü var. Buradaki 7 kabile kendisi için bir adet değirmen yapmış ve halende aktif olarak çalışıyor. Bir annenin can havli ile söylediği bir kelime sonucu oluşmuş doğa harikası Yedi Değirmenler. Bunlar birer rivayet. Yıllardır hep böyle anlatılagelir.”