Cuma
14.00
Haydi voltaya
Kentin orijinal Portekiz dönemi limanı yok olmuş. Fort Kochi ismi bu nedenle sadece Kochi’nin tarihi bölgesini işaret ediyor. Semtte yürümek dünden bugüne şehirde iz bırakan kültür katmanları hakkında fikir edinmenizi sağlayacak. Tura sahildeki ahşap platformlardaki bambudan yapılmış manivelalı balık ağlarından başlayın. Ağlar 15. yy’dan beri burada. Geçmişte balıkçılar kullanıyordu, bugün her biri turistik obje. Sonra Vasco da Gama Meydanı’nı geçip St. Francis Kilisesi’ne gidin. Hindistan’ın en eski Avrupa mimarili kiliselerinden biri bu. 1503’te Portekizli Katolikler inşa etmiş, daha sonra Hollandalı Protestanlar restore etmiş, ardından İngilizler Anglikan kilisesine dönüştürmüş. Kemikleri Lizbon’a gönderilmeden Vasco da Gama’nın mezarı da buradaydı.
15.30
Vitraylı ve renkli binalar
Sütlü Hint çayı için Teapot Cafe’de mola verip ardından kireç boyalı Santa Cruz Katedrali’ni görün. Çıkışta parlak mavi, yeşil boyalı, kırmızı kiremitli, pencereleri vitraylı binaların sıralandığı sokaktan yürüyüp Hint-Portekiz Müzesi’ne gidin. Burada yerel kiliselerden toplanan 16. yy’dan kalma ahşap sunak, el yazması İnciller, Meryem heykelleri sergileniyor. Giriş 3,5 TL.
17.00
Dans ve tiyatro
Kerala, tanrılar ve şeytanlardan bahsedilen efsaneleri, çarpıcı maskları, şapkaları ve makyajlarıyla meşhur geleneksel kathakali dansıyla özdeşleşmiştir. Bu sanatla tanışmak isteyenler için Kerala Kathakali Merkezi özel bir program hazırlamış. Gösteri saat 17.00’de tanıtımla başlıyor. Oyuncular makyaj tekniklerini, karmaşık dansları icra etme yöntemlerini, öyküyü ve kahramanları anlatıyor. Ardından saat 18.00’de gösteri başlıyor. Bilet 30 TL.
20.00
Balığın tazesi
Malabar Sahili’ni gördüğünüzde buranın balıkçı cenneti olduğunu da tahmin edeceksiniz. En güzel balık restoranlarından biri Fort Kochi’nin kumsalındaki 16 odalı Ford House otelinde. Yeşil mangolu, baharatlı balık (35 TL), sarımsaklı, zencefilli karides (38 TL), appam (mayalanmış pirinç çöreği) ya da pide eşliğinde akşamın tadını çıkarın. İki kişi ortalama 120 TL.
Cumartesi
9.30
Sanatsal kahvaltı
Kochi’nin tarihi bölümü geçmişte ikiye bölünmüştü. Fort Kochi’de Hıristiyanlar yaşardı. Mattancherry’de ise Yahudi, Hindu ve Müslümanlar. Erkenden otelden çıkıp bir zamanlar baharat ticaretinin merkezi olan semte gelin. Önce 300 yıllık baharat deposundan kafeye dönüştürülen Mocha Art’ta kahvaltı yapın. Yumurtalı appam (18 TL), muzlu, ananaslı, nutellalı çörek (20 TL), keema peynirli omlet (22 TL)… Yanında tabii ki Mocha kahvesi (16 TL). Ayrılmadan önce tuğla duvarlarda sergilenen yerel sanatçıların resimlerine de göz atın.
10.30
Yahudi tarihi
Mocha Art Cafe’nin birkaç adım ötesindeki Paradesi Sinagogu 16.yy’dan kalma. İngiliz Uluslar Topluluğu içindeki en eski sinagog. Elişi boyamalı mavi karoları Çin’den, şamdanları Belçika’dan, halılarını Etiyopya Kralı Haile Selassie hediye etmiş. Sinagogun cemaati 3-4 kişi. İbadet turistlerin katılımıyla sürüyor. Buradan Mattancherry Sarayı’na gidin. 1555’te Portekizliler Kochi Kralı’na hediye olarak inşa etmiş sarayı. Buna karşın Hollanda Sarayı olarak da biliniyor. Avrupa ve Hint üsluplarını birleştiren yapının Ramayana öyküsünü anlatan resimleri görülmeye değer. Çıkışta Jew Town’ın pazarına gidin. Parfüm şişelerinden fuşya ve kobalt mavisinin tonlarına boyalı güzelim dantelli şemsiyelerin dizildiği tezgahlara göz gezdirin. Antika cenneti Ethnic Passage, modacı Joe Ikareth’nin butiği ve çağdaş tasarımlarla dikkat çeken Via Kerala da görülmeye değer.
14.00
Eğlenceli yemek
Fort Kochi’ye döndüğünüzde keyifli, huzurlu bir akşam yemeği için Cochin Club’daki Indian Oven’a gidin. Bambu koltuklarına rengârenk yastıklar serpiştirilmiş, salonu duvar resimleriyle güzelleştirilmiş, pencereler sessiz bir bahçe ve denize açılıyor. Masanıza yerleşin, Malabar Sahili’nin Kerala usulü kalamar fırın, muz yaprağında pişirilmiş inci balığını tadın. İki kişi ortalama 80 TL.
15.30
Sanat ikindisi
Kochi-Muziris Bienali yaklaştığında sanat dünyasının gözü Kochi’ye döner, üç ay boyunca yaşanan şenlik ilgiyle izlenir. Galerilerin bulunduğu bölge sadece festivalde değil, yılın her döneminde canlıdır. Fort Kochi’de yürüyüşe çıkın. Eski bir Hollanda evinde açılan David Hall Art Gallery ve Cafe’ye gidin. Burada farklı ülkelerden sanatçıların sergileri, okuma günleri, sufi müziği örnekleri sizi bekliyor. Genç sanatçıları destekleyen işlerini sergileyen mekanlardan biri de Kashi Art Cafe.
19.00
Mutfağın mucitleri
Hollanda sömürge mimarisinden esinlenen Eighth Bastion Hotel’in havuza bakan restoranı gurme damaklara hizmet veriyor. Çağdaş dekorasyonlu yemek salonunda masalara servis edilen tabaklar tablo gibi: tarçın, kimyon, biber ve hindistancevizli jumbo karides (60 TL), kişnişli tavuk (55 TL), çıtır gözleme üstüne sarmısaklı, tarçınlı karides (44 TL), krem brüle (32 TL).
Pazar
9.30
Açık havada kahvaltı
Kıyıdaki iki depo birleştirilip hoş bir kafeye dönüştürüldü. Pepper House’un kafesi açık havada, ayrıca galeri ve tasarım mağazası var. Bienal döneminde canlanıyor. Sanatçılar, turistlerle doluyor çimler üstündeki masaları. Kahvaltı için ideal mekan. Güne sandviç ve taze meyveyle başlayın, enerji depolayın (20 TL).
11.00
Güverteye atla
Kochi’nin lakaplarından biri de Arap Denizi’nin Kraliçesi. Su, kent açısından baskın element. Liman çevresinde bir saatlik turistik tekne turuna rezervasyon yaptırabilirsiniz. Yaşamı daha yakından gözlemlemek isterseniz 40 kuruşa bilet alıp Calvathy Road iskelesinden yolcu vapuruna binin. Kentin içindeki Vypin, Willingdon, Vallarpadam ve Bolgatty adalarına uğrayan vapur 20 dakika sonra ana karadaki Ernakulam’a ulaşacak. Geri dönmeden çevreyi turlayın, kıyıdaki Subhash Bose Parkı’nda yürüyüş yapın.
Nasıl gidilir?
Ocak ayının son hafta sonunda Gulf Air, İstanbul’dan Kochi’ye bir aktarmayla 9 saat 50 dakikada ulaşıyor. Gidiş-dönüş biletler 3 bin 126 TL’den başlıyor.