Osmaniye’nin Güzelyurt Köyü’ndeki Pirsultanlı Kırahallı İlkokulu’nun birleştirilmiş sınıfı, 13 öğrenciden oluşuyor. Üstelik bu yılki öğrencilerin tamamı kız ve 11’i de Karaman soyadını taşıyor. 60 haneli köyde yaklaşık 250 kişi yaşıyor. Nüfusun önemli bölümünü oluşturan kuzenler bir arada eğitim görüyor. 2009-2014 yılları arasında Güzelyurt Köyü’nde doğan çocukların tamamı kız olduğundan ilkokul çağında erkek öğrenci yok. Köyde yaşayan 5 yaşındaki 4 erkek çocuğu önümüzdeki yıl ilkokula başlayacak ve okuldaki kız öğrenci egemenliği sona erecek.
Pirsultanlı İlkokulu’nun 6 yıllık öğretmeni Ahmet Güzel de bu köyde doğup bu ilkokulda okumuş. Kastamonu Üniversitesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği mezunu olan 35 yaşındaki Ahmet Güzel, köyünde sözleşmeli öğretmen olarak çalışıyor. Güzel, aynı zamanda okulun temizlik, boya, ısınma gibi işlerini de üstleniyor. Okulda ve köyde Ahmet öğretmen o kadar çok seviliyor ki, başka bir yerde görev yapmak için okuldan ayrılmak istediğinde veliler, Milli Eğitim Bakanlığı’na dilekçe yazıp Ahmet Güzel’in okuldan ayrılmasına engel olmuşlar.
SOĞAN FİLESİYLE VOLEYBOL
Ahmet Güzel, “Köyümüzün doktoru da doğma büyüme buralı, bu okulda okumuş. Geçen yıl okula aşı için geldiğinde çocuklara doktoru örnek gösterdim. ‘Bakın buradan doktor çıkmış, hepiniz başarabilirsiniz. Birleştirilmiş sınıf olduğunuz için kendinizi küçümsemeyin’ dedim. Küçük bir okul burası. Bırakın spor salonu, akıllı tahta ya da ses sistemini, yazıcımız bile yok. Çocuklara karne çıkaracağım zaman ilçedeki internet kafeye gidiyorum. İmkânlar kısıtlı ama öğrencilerim için elimden geleni yapmaya çalışıyorum. Toprağın üstüne futbol sahası çiziyorum, taşlardan kale yapıyorum. Kız öğrencilerimden futbol takımı kurduk. Başka bir spor daha yapalım diye soğan torbalarından file yapıyorum, yere kazık çakıyorum, voleybol oynuyoruz” diyor.
5 yıl önce kurulan Güneş Umuttur gönüllüleri de kırtasiye, giyecek, oyuncak desteği sağlayarak Osmaniye Pirsultanlı İlkokulu öğrencilerine destek oluyor.
VELİLER DAHA BİLİNÇLİ
Doğup büyüdüğü zamanı ve şimdiki zamanı karşılaştırınca köydeki okuma-yazma oranının arttığını gözlemleyen Ahmet Güzel, “Veliler geçmişe göre daha bilinçli, artık özellikle kız çocukları okusun diye çabalıyorlar. Ben de aynı çabayı gösteriyorum, şimdiki 13 kişilik sınıfımın öğrencileri de gördükleri desteğin farkındalar. 13 kız bir arada olunca haliyle daha da farklı hissediyorlar” diyor.