Libya’nın başkentini ele geçirmek amacıyla saldırı başlatan General Hafter, geride kalan yaklaşık 40 günde Trablus’un merkezini ele geçirmekte ve kesin bir zafer elde etmekte başarısız oldu.
Hafter’e bağlı güçler başlarda başkentin güneyindeki bölgelerden şehir merkezine girmeye çalıştı ancak Ulusal Mutabakat Hükümetine (UMH) bağlı silahlı güçlerin direnişi nedeniyle bu plan işlemedi.
Hafter’e bağlı uçaklar, hafta sonunda Trablus’un doğusundaki Tacura, batısındaki Cenzur mahalleleriyle başkentin batısındaki en yakın şehir Zaviye bölgelerini bombaladı.
Hafter daha önce sivil yerleşimlerin çoğunlukta bulunduğu bu bölgeleri vurmaktan kaçınmıştı.
GÜÇLÜ HÜCUM SAĞLAM DUVARA ÇARPTI
Ramazan ayının ilk günlerinde, Trablus çevresindeki cephelerde savaşın şiddetinin azalmasına rağmen Hafter’e bağlı savaş uçaklarının bombardımanı giderek yoğunlaştı.
Hafter’e bağlı savaş uçakları ve kara birliklerinin düzenlediği saldırıyla Trablus’taki eski havalimanının ele geçirildiği bildirildi.
Ardından havalimanının güneybatısındaki Et-Tavişe bölgesine yönelen Hafter birlikleri, buradaki Saidiye ve Aziziye mahallelerini yeniden ele geçirmek için ilerleyişe geçti. Hafter güçleri, ikmal noktaları Giryan yoluna Hira’dan ilerleyen UMH güçlerinin önünü kesmeyi amaçladı.
Ancak UMH, Hafter birliklerinin Tavişe yönüne ilerleyişini durdurmayı başardıklarını, kaybettikleri bölgeleri geri kazandıklarını ve havalimanı çevresinde çatışmaların sürdüğünü duyurdu.
HAFTER’DEN UMH’NİN DİKKATİNİ DAĞITMA TAKTİĞİ
Hafter birlikleri, yoğun hava desteğiyle daha önce kazandıkları bazı cephelere tutunmalarına rağmen başkentin merkezine doğru kayda değer bir ilerleme kaydedemedi.
Trablus’a 200 kilometre mesafedeki Misrata ve 45 kilometre mesafedeki Zaviye kentlerinden silahlı gruplar ve başkentteki milis grupları, Hafter’e karşı Trablus direnişinde öne çıktı.
Hafter’e bağlı uçaklar bunun üzerine başkentin batısındaki Cenzur, doğusundaki Tacura bölgesi ve Zaviye kentini bombalamaya başladı.
Başkentin doğusu ve batısına yönelik bu yeni bombalama taktiği aslında güneydeki birliklerini rahatlatma amacını taşıyor. Hafter, UMH birliklerini uçaklarının bombaladığı kendi bölgelerine çekilmeye zorlamaya çalışıyor.
Hafter’in bu sayede UMH’ye bağlı birliklerin başkentin güneydeki sayısal üstünlüğünü azaltmaya çalıştığı yorumu yapılıyor.
Hafter daha önce de benzer şekilde Sirte kentine saldırarak UMH saflarında savaşan Misrata birliklerinin dikkatini dağıtmaya çalışmıştı. Ancak, Misrata’nın en güçlü iki tugayı başkent savunmasında kalmaya devam etmişti.
TRABLUS VE FİZAN ARASINDA KARARSIZ KALAN HAFTER
Halife Hafter, sadece Trablus çevresi değil aynı zamanda ülkenin güneybatısındaki Fizan bölgesinde de zor zamanlar geçirmeye başladı.
Hafter, başkente ilerlemeden önce 2019 başında ülkenin güneyine yönelik operasyon başlattı ve bu bölgeleri kontrolüne geçirdi.
Ancak, Hafter birlikleri, UMH’ye bağlı Ali Kenna liderliğindeki Güneyi Koruma Birlikleri’nin yanı sıra Çadlı muhaliflerin de destek verdiği Tebu kabilesine bağlı silahlı grupların ortak hedefi oldu.
Hafter’in, birliklerinin büyük çoğunluğunu Trablus çevresinde tutma ısrarı, güneydeki hakimiyetini ve petrol kuyularını kontrolünü de zayıflatıyor. Ancak, Hafter’in Trablus’tan birliklerini güneye destek için çekmesi halinde başkent cephesinin düşme olasılığı artıyor.
Dolayısıyla, Hafter’in güneydeki düşmanlarının saldırısını püskürtebilmesi için Trablus’ta bir an önce zafer kazanması gerekiyor. Bir yandan uluslararası toplumdan gelen baskı artarken bir yandan da birliklerinin moral üstünlüğü azalıyor. Bu nedenle Hafter, sivil bölgelerine daha fazla saldırı anlamına gelse de yeni savaş planlarını denemekten çekinmiyor.
UMH DE CEPHESİNİ GENİŞLETİYOR
Hafter uçaklarının Trablus’un doğu ve batısını bombalamaya başlamasıyla, UMH’ye bağlı uçaklar da daha önceden hedef almadıkları başkentin güneyindeki Hafter kontrolündeki Terhune bölgesini bombaladı.
Hafter birliklerinin Aziziye bölgesini ele geçirdiklerini açıklamasından birkaç saat sonra UMH birlikleri aynı bölgeye hakim olduklarını duyurdu.
Şu ana kadar çatışmalardaki çekişme, tüm gücüyle yüklenen taraflardan hiçbirisinin hedefini gerçekleştiremediklerini ortaya koyuyor.