1. FPS (First Person Shooter)
FPS, belki de çoğumuzun bildiği oyun türü. Ancak kimileri Frame Per Second olan FPS ile karıştırabilir. Frame Per Secon (FPS) oyunlarda ekranımıza sgelen saniye başı görüntü sayısıdır. Gelelim oyun türü olan FPS’ye. Açıkcası da benim oynamayı en çok sevdiğim oyun türüdür kendisi. Bu türde oyunu kahramanımızın gözünden oynarız. Tabi bir de FPS oyunlarında hoşuma gitmeyen bir şey de var. O da çoğu oyunda ayaklarımızı falan göremememiz. Tabi oynanışı etkilemiyor bu durum. First Person Shooter’ı Türkçeye çevirmeye kalktığımızda pek anlamını karşılayan bir şey bulamıyoruz. En yakın olarak “Birincil Şahıs Bakışlı” şeklinde çevirebiliriz belki. Gelelim bu türde bilindik oyunlara. İlk aklımıza gelen ya da benim ilk aklıma gelen Call of Duty oluyor. Ardından Counter Strike, Battlefield, Sniper…
2. TPS (Third Person Shooter)
Nostalji oldu değil mi? GTA Vice City. İnternet kafelere gidip çılgınlarca oynadığımız oyun, bir de Türk yaması vardı. Neyse konumuz bu değil. TPS türü görselden de anlaşılabilceği gibi oyundaki kahramanımızı bir bütün olarak görebildiğimiz oyunlardır. Türkçe karşılığı için de “Üçüncü Şahıs Bakışlı” diyebiliriz. Bu oyun için verebileceğimiz ve eminim bir çoğumuzun aklına gelebilecek ilk örnek GTA serisi. Ardından Metal Gear Solid, Just Cause, God of War, Assasin’s Creed diyebiliriz.
3. RPG (Role Playing Game)
RPG oyunları genelde en kapsamlı oyunlardır. Ne açıdan, hemen açıklayalım. Karakterinizin özelliklerinden tutunda da giyeceği kıyafet, kuşanacağı silah kadar çoğu şeyi siz belirlersiniz. Bunlara göre de oyunun hikayesinde ve oynanışında kısım kısım değişiklikler meydana gelir. Hatta bazı oyunlarda diyalogları bile isteğimize göre seçeriz ve hikaye de buna göre değişiklik gösterir. Bu oyun türüne örnek verelim: The Witcher, Skyrim, Mass Effect…
