Batman’ın Hasankeyf ilçesinde, farklı tarihsel dönemlerden eserlerin yer aldığı Hasankeyf Müzesi, ziyarete açıldı. Ilısu Barajı HES Projesi kapsamında, kültürel varlıkları koruma kurtarma çalışmaları ile baraj gölü sahasında yapılan arkeolojik kazılarda çıkarılan eserler, kültürel mirasın gelecek nesillere aktarılması amacıyla kurulan Hasankeyf Müzesi’nde sergilenmeye başladı. 73 bin metrekare alan üzerine inşa edilen, 4 bin metrekaresi kapalı alandan oluşan müzede, Hasankeyf’in yanı sıra Batman, Mardin, Siirt, Şırnak ve Diyarbakır’daki kurtarma kazılarında çıkarılan Paleolitik, Neolitik, Kalkolitik, Tunç Çağı, Demir Çağı, Ortaçağ, Roma, Artuklu ve Osmanlı dönemlerine ait 1453 eser yer alıyor. Bölge illerindeki kurtarma kazılarında çıkarılan farklı dönemlere ait eserlerin nakledilmesiyle Hasankeyf Müzesi, 4 bini aşkın eserle gelecek yıl tam kapasite ziyaret edilebilecek.
Tarihe yolculuğa çıkaracak müzeye teknelerle ulaşılabilecek
Müzedeki eserler, kronolojik düzende, ait oldukları döneme ilişkin görsel canlandırmalarla ziyaretçilere “o dönemde yaşıyormuş hissi” uyandıracak. Binlerce yıl önce Dicle Nehri kenarındaki mağaralarda yaşayan insanların yaşam tarzlarının mum heykellerle yansıtıldığı müzede, kafeterya, fuaye ve multivizyon alanı, konferans salonu, çocuk eğitim atölyesi, müze mağazası, kütüphane, idari birimler, atölye ve laboratuvar yer alıyor. Müze, yeni yerleşim alanına taşınan Zeynel Bey Türbesi, Er Rızk Camisi minaresi ve yapı elemanları, Süleyman Han Camisi minaresi ve yapı elemanları, Yamaç Külliyesi mihrabı, Koç Camisi kapısı ve mihrabı, Orta Kapı, Kızlar Camisi, Er-Rızk Camisi ve yapı elemanlarının maketleri ile ziyaretçilerini adeta tarihi bir yolculuğa çıkaracak. Müzeye, hem teknelerle hem de inşa edilen köprü ile ulaşılabilecek.
“Hasankeyf’i çok daha fazlasıyla yaşayacaklarını düşünüyorum”
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdür Yardımcısı Ali Rıza Altınel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, müzenin, bölgenin tarihine ışık tutacağını söyledi. Hasankeyf Müzesi’nin, Ilısu Barajı kapsamında yapılan en nadide eserlerden biri olduğuna işaret eden Altınel, şöyle konuştu: “Müze iki katlı ve teşhir salonları var. Ilısu Barajı kapsamında Batman, Diyarbakır, Mardin ve civarında, Ilısu Barajı etkileşim alanında kalan höyüklerin yanı sıra diğer şehir ve köylerden elde edilen birçok eserin sergilenmesi için yapılan bir müze. Özellikle Hasankeyf eski yerleşim alanındaki birçok eseri Arkeopark’a naklettik. Bunların orijinalinin birebir küçültülmüş maketlerini de burada sergiliyoruz.” dedi. Altınel, turizm acenteleri ve seyahat firmalarına, bölgeye gelecek turistlere mutlaka müzeyi gezdirmeleri çağrısında bulundu. Bölgeyi ziyaret edecek turistlerin müze sayesinde Hasankeyf’i doya doya yaşama fırsatı bulacağına dikkati çeken Altınel, “Misafirlerimizin bu müzeyi görmelerini istiyoruz. Belki eski Hasankeyf’i görme imkanları olmayacak ama Hasankeyf’i hissetmek istediklerinde bu müzemizi gezerek, Hasankeyf’i çok daha fazlasıyla yaşayacaklarını düşünüyorum.” diye konuştu.
Hem arkeolojik hem de etnografik özelliklere sahip
Müzede her döneme ait eserin yer aldığına işaret eden Altınel, müzenin hem arkeolojik hem etnografik özelliğe sahip olduğunu vurguladı. Altınel, müzenin ziyaretçilerini tarihi bir seyre çıkaracağını dile getirerek, şöyle konuştu: “Müzemiz Prehistorik dönemden başlayarak Roma, Artuklu, Osmanlı dönemlerinden birçok eseri barındırıyor. Aynı zamanda Hasankeyf’in güncel ile kültür ve sanatsal yaşamını, estetiğini içinde barındırıyor. Dolayısıyla müzemiz iki yönlü. Hem arkeolojik bir müze hem de etnografik özelliklere sahip. Bu özelliklere sahip olması nedeniyle yörenin geçmişten günümüze her türlü kültürünü yansıtma özelliğine sahip bir müze. Alanın mimarisiyle birleşen, bütünleşen bir yapıya da sahip olması ayrıca bir güzellik katıyor.”
4 bini aşkın eser sergilenecek
Altınel, müzede 4 bini aşkın eserin sergileneceğini anlatarak, şunları kaydetti: “Kültür varlıkları açısından Hasankeyf’i ve Hasankeyf bölgesinde Ilısu Barajı kapsamındaki birçok arkeolojik eseri kurtarıp Arkeopark alanına taşıyarak veya müzemizde koruma altına alarak önemli bir işe imza attığımızı düşünüyorum. 1453 eser sergide ama hala depolarımızda buraya taşımaya devam ettiğimiz, restorasyonları devam eden eserler var. Onların da buraya taşınmasıyla yaklaşık 4 binin üzerinde arkeolojik buluntu burada sergilenmiş olacak.”